Site icon Alomaliye.com Güncel Mevzuat, Muhasebe, Ekonomi, Vergi, SGK Haberleri

Anayasa Mahkemesinin 2019/12951 Başvuru Numaralı Kararı – İdari Para Cezası

Mevzuatın Adı: Anayasa Mahkemesinin 17/9/2024 Tarihli ve 2019/12951 Başvuru Numaralı Kararı

21 Şubat 2025 Tarihli Resmi Gazete

Sayı: 32820

Anayasa Mahkemesi Başkanlığından:

BİRİNCİ BÖLÜM

KARAR

TURKCELL İLETİŞİM HİZMETLERİ A.Ş. BAŞVURUSU (5)

(Başvuru Numarası: 2019/12951)

Karar Tarihi: 17/9/2024

Başkan : Hasan Tahsin GÖKCAN
Üyeler

 

 

 

: Yusuf Şevki HAKYEMEZ
  Selahaddin MENTEŞ
  Muhterem İNCE
  Yılmaz AKÇİL
Raportör : Kamber Ozan TUTAL
Başvurucu : Turkcell İletişim Hizmetleri A.Ş.
Vekilleri

 

: 1. Av. Onur Meriç BEKAR
  2. Av. Betül Zekiye GÜRBÜZ

I. BAŞVURUNUN KONUSU

1. Başvuru, rekabet kurallarına aykırı davranıldığından dolayı idari para cezası verilmesi gerektiğine ilişkin kesinleşmiş mahkeme kararı nedeniyle mülkiyet hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir

II. BAŞVURU SÜRECİ

2. Başvuru 26/4/2019 tarihinde yapılmıştır. Komisyon; başvurunun makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiği iddiası yönünden kabul edilemez olduğuna, mülkiyet hakkının ihlal edildiği iddiası yönünden kabul edilebilirlik incelemesinin ise Bölüm tarafından yapılmasına karar vermiştir.

3. Başvuru belgelerinin bir örneği, bilgi için Adalet Bakanlığına (Bakanlık) gönderilmiştir. Bakanlık, görüşünü bildirmiştir. Başvurucu, Bakanlığın görüşüne karşı süresinde beyanda bulunmamıştır.

III. OLAY VE OLGULAR

4. Başvuru formu ve eklerinde ifade edildiği şekliyle ilgili olaylar şöyledir:

A. Bireysel Başvuruya Konu Süreç

5. Başvurucu, entegre iletişim ve teknoloji hizmeti alanında faaliyet göstermekte olup elektronik haberleşme hizmeti sunan bir şirkettir. Başvurucuyla benzer alanda faaliyet gösteren çeşitli şirketler, 2009 yılında Rekabet Kurumu Başkanlığına (Kurum) müracaat ederek başvurucunun distribütörlerine ve bayilerine yönelik uygulamaları nedeniyle 7/12/1994 tarihli ve 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun’un 4. ve 6. maddelerini ihlal ettiğini ileri sürmüştür.

6. Yapılan ön araştırma sonucunda Kurum bünyesindeki Rekabet Kurulu (Kurul) 11/11/2009 tarihinde başvurucu hakkında soruşturma açılmasına karar vermiştir. Kurul 17/11/2009 tarihinde başvurucuya soruşturma açıldığına ve ilk yazılı savunmasını göndermesine dair bildirimde bulunmuştur. Başvurucu 31/12/2009 tarihinde ilk yazılı savunmasını sunmuştur. Kurul 6/5/2009 tarihinde soruşturma süresini altı ay daha uzatmıştır. İkinci yazılı savunma için ek süre talebi kabul edilen başvurucu 24/1/2011 tarihinde ikinci yazılı savunmasını bildirmiştir. İkinci yazılı savunmaya karşı hazırlanan görüş başvurucuya gönderilmiştir. Başvurucunun üçüncü yazılı savunmaya ilişkin ek süre talebi de kabul edilmiştir. Kurul 31/5/2011 tarihinde sözlü savunma toplantısı yapılmasına karar vermiş, karar taraflara tebliğ edilmiş ve anılan tarihte sözlü savunma gerçekleştirilmiştir.

7. Kurul 6/6/2011 tarihli kararında; GSM hizmetleri pazarında hâkim konumda bulunan başvurucunun çok markalı olması gereken pazarda alt bayileri fiilî olarak münhasırlığa zorlayarak rakiplerinin faaliyetlerini zorlaştırıp hâkim durumunu kötüye kullandığını belirterek 4054 sayılı Kanun’un 6. maddesinin (a) bendini ihlal ettiğinden bahisle başvurucuya 91.942.343,31 TL idari para cezası vermiş; diğer taraftan başvurucunun tavsiye edilen fiyatı bildirmenin ötesinde yeniden satış fiyatı belirlediğine ve tavsiye edilen fiyattan sapmaları cezalandırdığına ilişkin yeterli delil elde edilemediğini belirterek 4054 sayılı Kanun’un 4. maddesini ihlal etmediğine oyçokluğuyla karar vermiştir. Bu yöndeki karara ilişkin karşıoy görüşünde ise soruşturma dosyasında yer alan çok sayıda belge ve tespit karşısında başvurucunun yeniden satış fiyatı belirlediği anlaşıldığından başvurucunun 4054 sayılı Kanun’un 4. maddesini de ihlal ettiğini kaydetmiştir.

8. Başvurucu aleyhine Kurula başvuran şirketlerden biri olan D. Dağıtım Satış Pazarlama Matbaacılık Ödeme Aracılık ve Tahsilat Sistemleri Anonim Şirketi (D. Şirketi) 9/12/2011 tarihinde Kurul kararının 4054 sayılı Kanun’un 4. maddesinin ihlal edilmediğine ilişkin kısmının iptali için dava açmıştır. D. Şirketi yeniden satış fiyatı belirlenmesiyle ilgili yeterli bir inceleme yapılmadığını ileri sürmüştür.

9. Başvurucu 17/7/2012 tarihinde davaya müdahil olma talebinde bulunmuştur. Davaya ilk derece mahkemesi sıfatıyla bakan Danıştay Onüçüncü Dairesi (Daire) 5/12/2012 tarihinde başvurucunun davalı yanında davanın bulunduğu noktadan itibaren katılma talebini kabul etmiştir. Dairenin 8/3/2016 tarihinde yaptığı duruşmada başvurucu, avukatla temsil edilmiş ve davanın taraflarına açıklamada bulunmak üzere söz verilmiştir.

10. Daire 16/10/2017 tarihinde davanın kabulü ile Kurul kararının dava konusu kısmının iptaline karar vermiş, karar gerekçesinde;

i. Soruşturma raporunun ekinde yer alan belgeler ile ön araştırma aşamasındaki tespitlere göre başvurucunun fiziki ve dijital kontörlerin satış fiyatını yeniden belirlediğini,

ii. Dosyadaki belge ve tablolarda başvurucuya bağlı çeşitli alt kademeler ve ürün satışını yapacaklar bakımından kontör fiyatlarının ve kâr oranlarının ayrıntılı olarak saptandığını, bunun dışında başvurucunun çalışanlarının elektronik posta yazışmalarının, alt kademedeki bazı yetkililerin beyanlarının olduğunu,

iii. Soruşturma raporunda POS cihazları ve internet üzerinden yapılan dijital kontör satışlarında sabit fiyat uygulaması yapıldığının, mavi nokta (perakende satış yapan bayiler) olarak tabir edilen bayilere bu fiyatları değiştirme imkânı verilmediğinin tespit edildiğini,

iv. İlgili pazarda hâkim durumda olan başvurucunun yeniden satış fiyatı belirlemesinin rekabete aykırılık oluşturduğunu ve buna izin verilmemesi gerektiğini,

v. Sonuç olarak hâkim durumdaki teşebbüsün fiyat, dağıtım ve satışa ilişkin politika ve uygulamaları çerçevesinde özellikle kontör fiyatlarının her düzeyde belirlenmesi yönünde çok sayıda bulgu ve belge dikkate alındığında başvurucunun 4054 sayılı Kanun’un 4. maddesini ihlal ettiği sonucuna varıldığından anılan Kanun’un 4. maddesinin ihlal edilmediğine ve başvurucu hakkında idari para cezası verilmesine gerek olmadığına dair Kurul kararında hukuka uygunluk bulunmadığını ifade etmiştir.

11. Davalı Kurum yanında kararı temyiz eden başvurucu, gerekçesiz olarak karar verildiğini, iddia ve itirazlarının karşılanmadığını, yargılamadan haberdar edilmediğini belirtmiştir. Ayrıca dosyadaki bilgi ve belgelerle ilgili olarak gerekli inceleme ve araştırmalar yapılmadan yerindelik denetimi niteliğinde hukuka aykırı karar verildiğini ileri sürmüştür.

12. Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu 31/1/2019 tarihinde davalı Kurumun ve başvurucunun temyiz talebini reddederek usul ve hukuka uygun bulduğu kararı onamıştır.

13. Başvurucu, nihai hükmü 2/4/2019 tarihinde öğrendikten sonra 26/4/2019 tarihinde bireysel başvuruda bulunmuştur.

Tamamı İçin Tıklayınız – (word)

Exit mobile version