Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi, TBMM Genel Kurulu’nda kabul edilerek yasalaştı.
Kanuna göre, Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamındaki kredi veren ile tüketiciler arasındaki sözleşmelerin şekil şartı, bir bilişim veya elektronik haberleşme cihazı üzerinden gerçekleştirilecek ve tüketici kimliğinin doğrulanmasını içeren yöntemler yoluyla kurulabilmesine de imkan sağlayarak yeniden düzenleniyor. Buna göre, tüketici kredisi sözleşmesi yazılı veya mesafeli olarak kurulmadıkça geçerli olmayacak.
Tüketici kredisi sözleşmelerinin mesafeli yolla uzaktan iletişim araçlarıyla kurulabilmesine yönelik düzenleme göz önünde bulundurularak, sözleşmeye bağlı diğer işlemlerin de kalıcı veri saklayıcısı aracılığıyla elektronik ortamda uzaktan yapılabilmesi amacıyla düzenleme yapılıyor. Buna göre, belirli süreli kredi sözleşmesine ilişkin hesap, tüketicinin aksine yazılı veya kalıcı veri saklayıcısıyla talebi olmaması halinde kredinin ödenmesi ile kapanacak.
Aynı hükümler, konut finansmanı kuruluşu ile tüketiciler arasındaki sözleşmeler için de geçerli olacak.
Kanunla, doğrudan satış sistemleri “doğrudan satış şirketi tarafından oluşturulan ve iş sözleşmesi ile istihdam edilmeyen, bağımsız temsilci, distribütör, danışman ve benzeri isimlerle komisyon, prim, teşvik ve ödül gibi menfaatler karşılığında faaliyet gösteren doğrudan satıcıların tüketicilere mal veya hizmet pazarladığı satış sistemi” olarak açıklandı. Doğrudan satış şirketinin, sermaye şirketi olması ve yönetmelikle belirlenen diğer koşulları sağlaması zorunlu olacak.
Doğrudan satış sisteminin, elde edilecek kazancın ağırlıklı olarak sisteme yeni doğrudan satıcılar kazandırılması ve bu sayede ortaya çıkan menfaatlerin dağıtılması üzerine kurulmaması, mal veya hizmetin tüketicilere satışını esas alması ve yönetmelikle belirlenen diğer ilkelere uygun olması gerekecek. Doğrudan satıcılardan, sisteme dahil olmaları veya sistemde kalmaları için tüketiciye satışı öngörülen mal veya hizmeti içermeyen yenileme, paket, ücret, aidat ve benzeri isimler altında herhangi bir bedel veya borç altına sokan belge alınamayacak.
Doğrudan satış şirketinin belirlediği miktar ya da tutarda mal veya hizmet satın alınması, doğrudan satıcının sistem içindeki seviyesini belirleyemeyecek. Doğrudan satış sistemi kapsamında mal veya hizmet satın alan tüketici 30 gün içinde herhangi bir gerekçe göstermeksizin ve cezai şart ödemeksizin sözleşmeden cayma hakkına sahip olacak. Cayma hakkının kullanıldığına dair bildirimin bu süre içinde doğrudan satıcıya veya doğrudan satış şirketine yöneltilmiş olması yeterli olacak.
Doğrudan satış şirketi, Ticaret Bakanlığınca belirlenen hususlarda tüketicinin bilgilendirilmesini, talep ve bildirimlerini iletebilmesini sağlayan bir sistem kurmakla yükümlü olacak. Bu düzenleme, kanunun yayımından 9 ay sonra yürürlüğe girecek.