Site icon Alomaliye.com Güncel Mevzuat, Muhasebe, Ekonomi, Vergi, SGK Haberleri

Uzlaşma-2 (7524 Sayılı Kanun ile Yapılan Değişiklikler) – Doğan ÇENGEL, YMM – Volkan DEMİRCİOĞLU, YMM

Doğan ÇENGEL
Yeminli Mali Müşavir
Bağımsız Denetçi
Volkan DEMİRCİOĞLU
Yeminli Mali Müşavir
bilgi@beratymm.com
1. Bölüm (Uzlaşma) İçin Tıklayınız

Uzlaşma” başlıklı yazımızda; uzlaşmanın kapsamı, talepte bulunabilecekler/görüşmelere katılabilecekler, yeri/şekli, süresi, mükellefin bilgilendirilmesi, tarihin ertelenmesi, talepten vazgeçme, davete uyulmaması, kısmi uzlaşma, uzlaşmanın vaki olması/olmaması/temin edilememesi, tutanakta yer alması gereken bilgiler, teklifin sonradan kabulü,  sonuçları, uzlaşmanın davaya/süresine etkisi, uzlaşılan tutarların ödenmesi/süresinde ödenmemesi ve uzlaşılan tutarlar üzerinden VUK’un 376.maddesi kapsamında ayrıca indirim yapılması hususları tarhiyat öncesi ve tarhiyat sonrası karşılaştırmalı olarak ele alınarak bazı özellikli hususlara değinilmiştir. Yine bu çalışmamızda Vergi Denetim Kurulunun (VDK’nın), Gelir İdaresi Başkanlığının (GİB’in) ve Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğünün faaliyet raporları ve istatistikleri üzerinden uzlaşma müessesine olan talep, bu müessesenin önemi ve etkinliği üzerine değerlendirmeler yapılmıştır.

02.08.2024 Tarihli Resmî Gazetede yayımlanan 7524 sayılı Kanun ile VUK’un tarhiyat öncesi/sonrası uzlaşma hükümlerinde değişiklikler yapılmıştır.  Uzlaşmanın, Anayasanın “verginin kanuniliği” ve “eşitlik” ilkelerine aykırı olduğu tartışmaları zaten mevcuttu. Değişiklikle birlikte bu tartışmaya “kanunsuz ceza olmaz” ilkesinin de dahil olacağı görüşündeyiz. Diğer taraftan fiili uygulama göz önünde bulundurulduğunda düzenlemenin mükellef lehine olabileceği buna karşın kapsam sınırlamasının mükellefin moral ve motivasyonu üzerinde olumsuz etkileri olabileceğini söylememiz mümkündür.

7524 Sayılı Kanun ile Yapılan Değişiklikler:

Tablodaki kırmızı renkler kanundan çıkartılan, mavi renkler kanuna ilave edilen, lacivert renkli olanlar ise üzerinde değişiklik yapılmayan hükümleri/ifadeleri temsil etmektedir.

Madde No Değişiklik Öncesi Değişiklik Sonrası
112 Uzlaşılan vergilerde gecikme faizi; uzlaşılan vergi miktarına, (a) fıkrasında belirtilen tarihten itibaren uzlaşma tutanağının imzalandığı tarihe kadar geçen süre için uygulanır. (Mülga cümle:28/7/2024-7524/14 md.)

 

 

376 2.Uzlaşmanın vaki olması durumunda, üzerinde uzlaşılan vergiyi veya vergi farkını ve vergi cezalarının %75’ini, bu Kanunun ek 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (1) numaralı bendinde yer alan ödeme süreleri içinde öderse üzerinde uzlaşılan cezanın %25’i indirilir. 2. (Mülga:28/7/2024-7524/14 md.)

indirilir.

 

 

Ek Madde 1 Mükellef tarafından, ikmalen, re’sen veya idarece tarh edilen vergilerle bunlara ilişkin vergi ziyaı cezaları ile 5.000 (23.000 üzeri) Türk lirasını aşan usulsüzlük ve özel usulsüzlük cezalarının (359 uncu maddede yazılı fiillerle vergi ziyaına sebebiyet verilmesi halinde tarh edilen vergi ve kesilen ceza ile bu fiillere iştirak edenlere kesilen ceza ve 370 inci maddenin (b) fıkrası kapsamında kendilerine ön tespite ilişkin yazı tebliğ edilen mükelleflere mezkur maddeye göre kesilen ceza hariç) tahakkuk edecek miktarları konusunda, vergi ziyaına sebebiyet verilmesinin kanun hükümlerine yeterince nüfuz edememekten ya da 369 uncu maddede yazılı yanılmadan kaynaklandığının veya bu Kanunun 116, 117 ve 118 inci maddelerinde yazılı vergi hataları ile bunun dışında her türlü maddi hata bulunduğunun veya yargı kararları ile idarenin ihtilaf konusu olayda görüş farklılığının olduğunun ileri sürülmesi durumunda, idare bu bölümde yer alan hükümler çerçevesinde mükellefler ile uzlaşabilir. Uzlaşma konusu verginin matrah farkları itibariyle bölünebildiği durumlarda uzlaşma sadece toplam matrah farkının bu bölümüne isabet eden vergi kısmı için de yapılabilir. (Ek cümle:14/10/2021-7338/44 md.) Uzlaşmaya konu edilebilecek usulsüzlük ve özel usulsüzlük cezalarının tespitinde cezayı gerektiren fiil bazında kesilecek toplam ceza tutarı dikkate alınır ve 5.000 (23.000 ve altı) Türk lirasını aşmayan usulsüzlük ve özel usulsüzlük cezaları için Kanunun 376 ncı maddesindeki indirim oranı %50 artırımlı olarak uygulanır.

Uzlaşma talebi vergi ihbarnamesinin tebliğ tarihinden itibaren otuz gün içinde yapılır. Uzlaşmanın vaki olmaması veya temin edilememesi halinde yeniden uzlaşma talebinde bulunulamaz. Uzlaşmanın vaki olmadığına dair tutanağa idarenin nihai teklifi yazılır. Mükellef dava açma süresinin sonuna kadar teklif edilen vergi ve cezayı kabul ettiğini yazılı olarak bildirirse bu takdirde uzlaşma sağlanmış sayılır. Mükellef, uzlaşma görüşmelerinde, bağlı olduğu meslek odasından bir temsilci ve 3568 sayılı Kanuna göre kurulan meslek odasından bir meslek mensubu bulundurabilir.

Sürekli, geçici ve merkezi uzlaşma komisyonlarının teşkili, uzlaşmaya müracaat etmeye yetkili olanların belirlenmesi, uzlaşmanın şekli, uzlaşmaya konu edilebilecek vergi, resim ve harçların belirlenmesi, uzlaşma komisyonlarının yetkileri, uzlaşmanın yapılmasına ilişkin usul ve esaslar Maliye Bakanlığınca çıkarılacak bir yönetmelikle düzenlenir. İl özel idareleri ve belediyelere ait vergi, resim ve harçlar için bu yönetmelik İçişleri Bakanlığının görüşü alınarak Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca hazırlanır.

Maliye Bakanlığı vergi incelemesine dayanılarak tarh edilecek vergilerde tarhiyat öncesi uzlaşma yapılmasına izin verebilir.

Mükellef tarafından, ikmalen, re’sen veya idarece tarh edilen vergilere ilişkin vergi ziyaı cezaları ile 5.000 (23.000 üzeri) Türk lirasını aşan usulsüzlük ve özel usulsüzlük cezalarının (359 uncu maddede yazılı fiillerle vergi ziyaına sebebiyet verilmesi halinde (…)144 kesilen ceza ile bu fiillere iştirak edenlere kesilen ceza ve 370 inci maddenin (b) fıkrası kapsamında kendilerine ön tespite ilişkin yazı tebliğ edilen mükelleflere mezkur maddeye göre kesilen ceza hariç) tahakkuk edecek miktarları konusunda, vergi ziyaına sebebiyet verilmesinin kanun hükümlerine yeterince nüfuz edememekten ya da 369 uncu maddede yazılı yanılmadan kaynaklandığının veya bu Kanunun 116, 117 ve 118 inci maddelerinde yazılı vergi hataları ile bunun dışında her türlü maddi hata bulunduğunun veya yargı kararları ile idarenin ihtilaf konusu olayda görüş farklılığının olduğunun ileri sürülmesi durumunda, idare bu bölümde yer alan hükümler çerçevesinde mükellefler ile uzlaşabilir. (Mülga cümle:28/7/2024-7524/14 md.) (Ek cümle:14/10/2021-7338/44 md.) Uzlaşmaya konu edilebilecek usulsüzlük ve özel usulsüzlük cezalarının tespitinde cezayı gerektiren fiil bazında kesilecek toplam ceza tutarı dikkate alınır ve 5.000 (23.000 ve altı) Türk lirasını aşmayan usulsüzlük ve özel usulsüzlük cezaları için Kanunun 376 ncı maddesindeki indirim oranı %50 artırımlı olarak uygulanır.

Uzlaşma talebi vergi ihbarnamesinin tebliğ tarihinden itibaren otuz gün içinde yapılır. Uzlaşmanın vaki olmaması veya temin edilememesi halinde yeniden uzlaşma talebinde bulunulamaz. Uzlaşmanın vaki olmadığına dair tutanağa idarenin nihai teklifi yazılır. Mükellef dava açma süresinin sonuna kadar teklif edilen (…) 144 cezayı kabul ettiğini yazılı olarak bildirirse bu takdirde uzlaşma sağlanmış sayılır. Mükellef, uzlaşma görüşmelerinde, bağlı olduğu meslek odasından bir temsilci ve 3568 sayılı Kanuna göre kurulan meslek odasından bir meslek mensubu bulundurabilir.

Sürekli, geçici ve merkezi uzlaşma komisyonlarının teşkili, uzlaşmaya müracaat etmeye yetkili olanların belirlenmesi, uzlaşmanın şekli, uzlaşmaya konu edilebilecek vergi, resim ve harçlara ilişkin cezaların belirlenmesi, uzlaşma komisyonlarının yetkileri, uzlaşmanın yapılmasına ilişkin usul ve esaslar Maliye Bakanlığınca çıkarılacak bir yönetmelikle düzenlenir. İl özel idareleri ve belediyelere ait vergi, resim ve harçlar için bu yönetmelik İçişleri Bakanlığının görüşü alınarak Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca hazırlanır.

Maliye Bakanlığı vergi incelemesine dayanılarak kesilecek cezalarda tarhiyat öncesi uzlaşma yapılmasına izin verebilir.

Ek Madde 7 Müddeti içinde uzlaşma talebinde bulunan mükellef veya ceza muhatabı uzlaşma talep ettiği vergi veya ceza için, ancak uzlaşma vaki olmadığı takdirde dava açma yoluna gidebilir.

Mükellef veya ceza muhatabı aynı vergi veya ceza için uzlaşma talebinden önce dava açmışsa dava, uzlaşma işleminin sonuca bağlanmasından önce vergi mahkemelerince incelenmez; herhangi bir sebeple incelenir ve karara bağlanırsa bu karar hükümsüz sayılır.

Uzlaşmanın vaki olması halinde mükellef, üzerinde uzlaşılan vergi ve cezaya (bunlardan birisi üzerinde uzlaşılmış olsa dahi her ikisine); adına sadece ceza kesilmiş bulunan, üzerinde uzlaşılan işbu cezaya karşı dava açamaz.

Uzlaşmanın vaki olmaması halinde mükellef veya ceza muhatabı; tarhedilen vergiye veya kesilen cezaya, uzlaşmanın vaki olmadığına dair tutanağın kendisine tebliğinden itibaren genel hükümler dairesinde ve yetkili vergi mahkemesi nezdinde dava açabilir. Bu takdirde, dava açma müddeti bitmiş veya 15 günden az kalmış ise bu müddet tutanağın tebliği tarihinden itibaren 15 gün olarak uzar.

Müddeti içinde uzlaşma talebinde bulunan mükellef veya ceza muhatabı uzlaşma talep ettiği (…) 151 ceza için, ancak uzlaşma vaki olmadığı takdirde dava açma yoluna gidebilir.

Mükellef veya ceza muhatabı aynı (…) 151 ceza için uzlaşma talebinden önce dava açmışsa dava, uzlaşma işleminin sonuca bağlanmasından önce vergi mahkemelerince incelenmez; herhangi bir sebeple incelenir ve karara bağlanırsa bu karar hükümsüz sayılır.

(Mülga üçüncü fıkra:28/7/2024-7524/14 md.)

Uzlaşmanın vaki olmaması halinde mükellef veya ceza muhatabı; (…) 151 kesilen cezaya, uzlaşmanın vaki olmadığına dair tutanağın kendisine tebliğinden itibaren genel hükümler dairesinde ve yetkili vergi mahkemesi nezdinde dava açabilir. Bu takdirde, dava açma müddeti bitmiş veya 15 günden az kalmış ise bu müddet tutanağın tebliği tarihinden itibaren 15 gün olarak uzar.

Ek Madde 8 Uzlaşma konusu yapılan vergi ve cezalar;

1. Uzlaşma vakı olduğu takdirde, uzlaşma tutanağı vergi ve cezaların ödeme zamanlarından önce ilgiliye tebliğ edilmişse kanuni ödeme zamanlarında; ödeme zamanları kısmen veya tamamen geçtikten sonra tebliğ edilmişse ödeme süreleri geçmiş olanlar uzlaşma tutanağının tebliğinden itibaren bir ay içinde;

2. (Değişik: 23/6/1982-2686/48 md.) Uzlaşma vaki olmadığı takdirde, bu Kanunun 112 ve 368 inci maddeleri hükümleri ile 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 27 nci maddesinin 8 numaralı bendi hükmü dairesinde;

ödenir.

Uzlaşma konusu yapılan (…) 152 cezalar;

1. Uzlaşma vakı olduğu takdirde, uzlaşma tutanağı (…) 152 cezaların ödeme zamanlarından önce ilgiliye tebliğ edilmişse kanuni ödeme zamanlarında; ödeme zamanları kısmen veya tamamen geçtikten sonra tebliğ edilmişse ödeme süreleri geçmiş olanlar uzlaşma tutanağının tebliğinden itibaren bir ay içinde;

2. (Değişik: 23/6/1982-2686/48 md.) Uzlaşma vaki olmadığı takdirde, bu Kanunun 368 inci madde hükmü ile 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 27 nci maddesinin dördüncü fıkrası hükmü dairesinde;

ödenir.

Ek Madde 9 Bu bölüm uyarınca üzerinde uzlaşılan vergi ve cezalar hakkında 376 ncı maddenin birinci fıkrasının (2) numaralı bendi hükmü dışında indirim uygulanmaz.

Hakkında 376 ncı maddenin birinci fıkrasının (1) numaralı bendi hükümleri uygulanan vergi ve cezalar için bu bölüm hükümleri uygulanmaz. Mükellefin uzlaşma tutanağını imzalayıncaya kadar uzlaşma talebinden vazgeçtiğini beyanla hadiseye 376 ncı maddenin birinci fıkrasının (1) numaralı bendi hükümlerinin uygulanmasını isteme hakkı mahfuzdur.

Bu bölüm uyarınca üzerinde uzlaşılan cezalar hakkında başkaca bir indirim uygulanmaz.

Hakkında 376 ncı maddenin birinci fıkrasının (1) numaralı bendi hükümleri uygulanan (…) 153 cezalar için bu bölüm hükümleri uygulanmaz. Mükellefin uzlaşma tutanağını imzalayıncaya kadar uzlaşma talebinden vazgeçtiğini beyanla hadiseye 376 ncı maddenin birinci fıkrasının (1) numaralı bendi hükümlerinin uygulanmasını isteme hakkı mahfuzdur.

Ek Madde 11 (Değişik birinci fıkra: 11/8/1999-4444/7 md.) Maliye Bakanlığı, vergi incelemesine dayanılarak tarh edilecek vergiler ve bunlara ilişkin kesilecek vergi ziyaı cezaları ile 5.000 (23.000 üzeri) Türk lirasını aşan usulsüzlük ve özel usulsüzlük cezalarında (359 uncu maddede yazılı fiillerle vergi ziyaına sebebiyet verilmesi halinde tarh edilecek vergi ve kesilecek ceza ile bu fiillere iştirak edenlere kesilecek ceza hariç) tarhiyat öncesi uzlaşma yapılmasına izin verebilir. (Ek cümle:14/10/2021-7338/45 md.) Uzlaşmaya konu edilebilecek usulsüzlük ve özel usulsüzlük cezalarının tespitinde, cezayı gerektiren fiil bazında kesilecek toplam ceza tutarı dikkate alınır.

Tarhiyattan önce uzlaşmaya varılması halinde tutanakla tespit edilen bu husus hakkında dava açılamaz ve hiçbir mercie şikayette bulunulamaz. (Ek: 3/12/1988-3505/10 md.) Uzlaşılan vergi miktarı üzerinden, bu Kanunun 112 nci maddesine göre gecikme faizi hesaplanır.

Tarhiyat öncesi uzlaşmanın temini edilememiş veya uzlaşma müzakeresinde uzlaşmaya varılamamış olması halinde mükellefler veya ceza muhatabı olanlar verginin tarhından ve cezanın kesilmesinden sonra uzlaşma talep edemezler.

(Değişik birinci fıkra: 11/8/1999-4444/7 md.) Maliye Bakanlığı, vergi incelemesine dayanılarak tarh edilecek vergilere ilişkin kesilecek vergi ziyaı cezaları ile 5.000 (23.000 üzeri) Türk lirasını aşan usulsüzlük ve özel usulsüzlük cezalarında (359 uncu maddede yazılı fiillerle vergi ziyaına sebebiyet verilmesi halinde (…) 155 kesilecek ceza ile bu fiillere iştirak edenlere kesilecek ceza hariç) tarhiyat öncesi uzlaşma yapılmasına izin verebilir. (Ek cümle:14/10/2021-7338/45 md.) Uzlaşmaya konu edilebilecek usulsüzlük ve özel usulsüzlük cezalarının tespitinde, cezayı gerektiren fiil bazında kesilecek toplam ceza tutarı dikkate alınır.

Tarhiyattan önce uzlaşmaya varılması halinde tutanakla tespit edilen bu husus hakkında dava açılamaz ve hiçbir mercie şikayette bulunulamaz. (Ek: 3/12/1988-3505/10 md.) (Mülga cümle:28/7/2024-7524/14 md.)

Tarhiyat öncesi uzlaşmanın temini edilememiş veya uzlaşma müzakeresinde uzlaşmaya varılamamış olması halinde mükellefler veya ceza muhatabı olanlar (…) 155 cezanın kesilmesinden sonra uzlaşma talep edemezler.

Geçici Madde 35 (Ek:28/7/2024-7524/16 md.)  Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce uzlaşma talep edildiği halde henüz uzlaşma günü verilmemiş, uzlaşma günü verilmiş ancak uzlaşma görüşmesi yapılmamış ya da çeşitli nedenlerle uzlaşma günü ertelenmiş veya uzlaşma talep süresi geçmemiş olan vergi ve cezalara ilişkin bu Kanunun 112 nci, 376 ncı, ek 1 inci, ek 7 nci, ek 8 inci, ek 9 uncu ve ek 11 inci maddelerinin bu maddeyi ihdas eden Kanunla değiştirilmeden önceki hükümleri uygulanır.
Mükerrer Madde 355 (Ek fıkra:28/7/2024-7524/13 md.) 153/A maddesinin üçüncü ve müteakip fıkraları uyarınca istenilen teminatın süresinde verilmemesi veya tamamlanmaması halinde mezkûr fıkralar kapsamında verilmesi veya tamamlanması gereken teminat tutarı kadar, teminatı vermeyenler veya tamamlamayanlar adına özel usulsüzlük cezası kesilir. Bu ceza hakkında, Kanunun 376 ncı maddesi ile uzlaşma hükümleri uygulanmaz.

Değişiklikler:

7524 sayılı Kanunun 14.maddesiyle VUK’un 112, 376, Ek 1, Ek 7, Ek 8, Ek 9 ve Ek 11.maddelerinde değişiklik yapılmış ve VUK’a Geçici 35.madde ilave edilmiştir. Söz konusu değişiklikleri aşağıdaki gibi özetlememiz mümkündür.

Vergi aslı uzlaşma kapsamından çıkarılmıştır. Böylelikle sadece vergi ziyaı cezaları ile belirlenen haddin üzerinde kalan (2024 yılı için 23.000 TL) usulsüzlük/özel usulsüzlük cezaları uzlaşma kapsamında kalmıştır.

Uzlaşma tutanağının imzalandığı tarihe kadar geçen süre için gecikme faizi hesaplanmasına ilişkin hüküm yürürlükten kaldırılmış bu sebeple de söz konusu maddeye atıf yapan diğer maddeler değişikliğe uğramıştır. Vergi cezalarına gecikme faizi uygulanamayacağından söz konusu hükmün kanun metninden çıkarılması yerinde olmuştur.

Uygulamada nadiren karşılaşılan, verginin matrah farkları itibariyle bölünebilmesi haline ilişkin olan kısmi uzlaşma kaldırılmıştır.

Uzlaşılan vergi ziyaı, usulsüzlük ve özel usulsüzlük cezalarına VUK’un 376.maddesi ile Ek 9.maddesi kapsamında ödeme süresine bağlık olarak uygulanan %25 oranındaki indirim kaldırılmıştır.

7524 sayılı Kanunun 16.maddesiyle VUK’a geçici 35.madde ilave edilerek değişikliğe ilişkin maddelerin yürürlük tarihinden önce (02.08.2024);

uzlaşma talep edildiği halde henüz uzlaşma günü verilmemiş,

uzlaşma günü verilmiş ancak uzlaşma görüşmesi yapılmamış ya da

çeşitli nedenlerle uzlaşma günü ertelenmiş veya

uzlaşma talep süresi geçmemiş olan vergi ve cezalara ilişkin

değişiklik öncesi hükümlerinin uygulanması sağlanarak hak kayıplarının önüne geçilmeye çalışılmıştır.

7524 sayılı Kanunun 13.maddesiyle VUK’un mükerrer 355.maddesine;

153/A maddesinin üçüncü ve müteakip fıkraları uyarınca istenilen teminatın süresinde verilmemesi veya tamamlanmaması halinde mezkûr fıkralar kapsamında verilmesi veya tamamlanması gereken teminat tutarı kadar, teminatı vermeyenler veya tamamlamayanlar adına özel usulsüzlük cezası kesilir. Bu ceza hakkında, Kanunun 376 ncı maddesi ile uzlaşma hükümleri uygulanmaz.

hükmü ilave edilerek yeni bir özel usulsüzlük cezası belirlenmiş ve bu özel usulsüzlük cezası indirim ve uzlaşma kapsamı dışında tutulmuştur.

GİB’in vergi terimleri sözlüğünü, vergi aslının uzlaşma kapsamı dışında bırakılması sebebiyle;

Uzlaşmanın tanımını “Mükelleflerin ikmalen, re’sen ve idarece tarh edilecek/edilen vergilere ilişkin kesilecek/kesilen vergi ziyaı cezaları ile kanunen belirlenen tutarı geçen usulsüzlük ve özel usulsüzlük cezaları konusunda yargı yoluna başvurmadan, vergi idaresi ile anlaşmak amacıyla başvurabilecekleri idari bir çözüm yoludur.”

Tarhiyat Öncesi Uzlaşmanın tanımını “Vergi incelemesi yapmaya yetkili olanlarca haklarında vergi incelemesine başlanmış mükelleflerin, bu inceleme kapsamında kendilerine kesilecek vergilere ilişkin vergi ziyaı cezası veya usulsüzlük ile özel usulsüzlük cezası kesilmeden önce kullanabilecekleri bir haktır.”

Tarhiyat Sonrası Uzlaşmanın tanımını “Mükelleflerin ikmalen, re’sen veya idarece tarh edilen ve vergi dairelerinin tarha yetkili olduğu bütün vergi, resim ve harçlara ilişkin olarak kesilen vergi ziyaı cezaları ile kanunen belirlenen tutarı geçen usulsüzlük ve özel usulsüzlük cezaları için başvurabilecekleri idari bir çözüm yoludur.”

şeklinde güncellemiştir. Buna karşın Uzlaşma ve Tarhiyat Öncesi Uzlaşma Yönetmeliklerinde henüz bir değişiklik olmamıştır. Ayrıca vergi aslı için dava süresinin kaçırılması gibi hak kayıplarına uğranmaması adına GİB’in Haziran/2024 tarihli Tarhiyat Öncesi ve Tarhiyat Sonrası Uzlaşma broşürlerinin ve VDK’nın internet sitesinde yer alan “Tarhiyat Öncesi Uzlaşma Talep Hakkı” başlıklı açıklaması ile “Uzlaşma Nedir”  konulu videosunun henüz güncellenmediğini hatırlatmamız faydalı olacaktır.

Değerlendirmelerimiz:

Kanunda yasal sınırlama olmamasına karşın uygulamada istisnai haller dışında uzlaşma görüşmeleri sonucu vergi aslında indirim yapılmadığı ayrıca kısmi uzlaşmanın da yaygın olmadığı bilinmektedir. Bu sebeple olsa gerek yapılan düzenlemenin büyük değişikliğe sebebiyet vermeyeceği görüşünün hakim olduğunu söyleyebiliriz. VDK ile GİB’in 2022 2023 Yılı Faaliyet Raporlarında yer alan uzlaşmaya konu vergi asıllarının %95’i üzerinde uzlaşmaya varılması ve 2023 yılında tarhiyat öncesi uzlaşmada sadece 62 mükellefle kısmi uzlaşma sağlanması bu görüşü desteklemektedir. Ancak aşağıdaki gerekçelerle değişikliklerin uzlaşma müessesesinin amacıyla örtüşmediği ve ilerleyen zamanlarda başkaca hukuki itilaflara sebebiyet vermesinin kaçınılmaz olduğu söylenebilir.

VUK’un Ek 1.maddesinde;

VUK’un 369.maddede kapsamındaki yanılmadan,

VUK’un 116, 117 ve 118.maddeleri kapsamındaki vergi hatalarından (matrah hataları, vergi miktarındaki hatalar, verginin mükerrer olması, mükellefin şahsında hata, mükellefiyette hata, mevzuda hata, vergilendirme veya muafiyet döneminde hata)

Bunlar dışındaki her türlü maddi hatadan,

Yargı kararları ile idare arasındaki görüş farklılığından

kaynaklı durumlarda idarenin mükellefle uzlaşabileceği hüküm altına alınarak bir nevi uzlaşmanın amacı/çerçevesi belirlenmiştir. Yanılma, hata ya da yargıyla görüş farklılıklarının vergi aslını da içerdiği, vergi cezalarının önemli bir kısmının vergi aslına bağlı olduğu haliyle birbirlerinden bağımsız olarak düşünülemeyeceği, kapsamın sadece vergi cezalarına indirgenmesinin uzlaşma müessesenin amacıyla/özüyle bağdaşmadığı, önceki uygulamada vergi aslında indirim yapılmamasının/az bir miktarda indirim yapılmasının bu durumu değiştirmediğini belirtmemiz gerekir.

Vergi aslının uzlaşma kapsamı dışına çıkarılması gereği VUK’un Ek 7.maddesinin “Uzlaşmanın vaki olması halinde mükellef, üzerinde uzlaşılan vergi ve cezaya (bunlardan birisi üzerinde uzlaşılmış olsa dahi her ikisine); adına sadece ceza kesilmiş bulunan, üzerinde uzlaşılan işbu cezaya karşı dava açamaz” hükmü mülga olduğundan vergi cezalarında sağlanan uzlaşma vergi aslının dava konusu yapılmasına engel olmayacaktır. Uzlaşma görüşmelerinde genellikle vergi aslında indirim yapılmaması sebebiyle değişikliğin mükellef lehine olduğu söylenebilir. Ancak vergi cezaları için uzlaşma yoluna gidilmesi, vergi aslının ise dava konusu yapılması, davanın mahkemece kabul edilerek kesinleşmesi halinde üzerinde uzlaşılarak tahakkuk/tahsil edilen cezanın meşruiyeti tartışmalı hale gelir. Zira tarha konu vergi aslının hukuka uygun olmadığı mahkeme tarafından karara bağlanmışken bu vergi aslına bağlı cezanın uzlaşmaya konu edilmiş olsa dahi hukuka uygun olduğu kabul edilebilir mi? Başka bir deyişle yargı, suçun (vergi ziyaı, usulsüzlük/özel usulsüzlük) olmadığı yönünde karar vermişken kısmen dahi olsa cezaya muhatap olunması Anayasanın 38.maddesinde de yer alan “kanunsuz ceza olmaz” evrensel hukuk ilkesine aykırılık teşkil etmektedir. Uzlaşma tek taraflı idari bir işlem olmamasına karşın bazı hallerde hataların düzeltilmesi/adaletin sağlanması adına kesinleşen yargı kararlarının dahi düzeltilmesine (VUK’un 125.maddesi) ya da olağanüstü yargı yoluna başvurulmasına (yargılamanın yenilenmesi) imkân varken uzlaşma sonucu ödenen ve haksız olduğu mahkeme kararına bağlanan cezanın iadesi/terkini neden olmasın? Bu nedenle vergi cezasının akıbetinin vergi aslına bağlı olduğu, ortada vergi suçu yoksa cezadan da bahsedilemeyeceği, daha önce üzerinde uzlaşılan vergi cezasının yargı kararına göre mükellefe iadesinin (ödenmemişse terkininin) hukuk devletinin gereği olduğu görüşündeyiz. Ancak idarenin iade/terkin işlemini VUK’un Ek 6.maddesine sirayet eden kanun değişikliği ya da yargı kararı olmaksızın yapması beklenemez.

Geçiş sürecine ilişkin olan VUK’un geçici 35.maddesinde cezayı gerektiren fiil tarihi esas alınarak düzenlenmesi halinin Anayasanın eşitlik ilkesine daha uygun olacağı görüşündeyiz. Zira değişiklikle, aynı tarihli/dönemli işlemler sebebiyle vergi tarhı ve ceza eleştirisine muhatap olan ilgililerin idarece yapılan tespit/tebliğ tarihindeki farklılık sebebiyle eşit olmayan haklara sahip olması söz konusudur. Diğer taraftan vergi incelemesi başlamış ancak henüz tamamlanmamış mükelleflerin 02.08.2024 tarihinden önce tutanak ya da dilekçe vasıtasıyla talep etmiş olmaları halinde geçici 35.madde hükmü gereği vergi aslı için tarhiyat öncesi uzlaşma hükümlerinden yararlanma imkanı olduğunu söyleyebiliriz. Bu sebeple incelemesi devam eden mükelleflerin süreci yakından takip ederek tutanak ve taleplerini gözden geçirmelerinde fayda bulunmaktadır. Ayrıca uzlaşma müessesesinin değişiklik öncesi ve sonrası hükümlerinin dava süresine ve kapsamına (vergi aslı ve cezaları) etkisi sebebiyle geçici 35.madde şartlarının sağlanıp sağlanmadığı hususu titizlikle incelenmelidir. Sadece dava açma süresinin uzatılması maksadıyla yapılan vergi aslını içeren hatalı uzlaşma talepleri dava açma süresinin dolmasına haliyle hak kaybına sebebiyet verebilir.

VUK’un Ek 7.maddesine göre; mükellef veya ceza muhatabı aynı ceza için uzlaşma talebinden önce dava açmışsa dava, uzlaşma işleminin sonuca bağlanmasından önce vergi mahkemelerince incelenmez; herhangi bir sebeple incelenir ve karara bağlanırsa bu karar hükümsüz sayılır. Ancak davanın vergi aslı ve cezaları için açılması halinde yargılamanın nasıl devam edeceği sorusu akıllara gelmektedir. Genel itibariyle yargılama süresi uzlaşma süresinden uzun olduğundan uzlaşmanın vaki olmaması hali için uygulamada çok fazla sorunla karşılaşılmayacağını, uzlaşmanın vaki olması halinde ise mahkemenin bu durumu göz önünde bulundurması gerekebileceğini söyleyebiliriz.

VUK’un Yanılma ve Görüş Değişikliği başlıklı 369.maddesinde, yetkili makamların mükellefin kendisine yazı ile yanlış izahat vermiş olmaları veya bir hükmün uygulanma tarzına ilişkin bir içtihadın değişmiş olması halinde mükellefe vergi cezası kesilmeyeceğine hükmedildiğinden söz konusu maddenin uzlaşmaya ilişkin kanun metninde kalmasının bu müessese üzerinde etkisi olmadığı görüşündeyiz.

VUK’un 34.maddesinde ikmalen ve re’sen tarh edilen vergilerin “İhbarname” ile ilgililere tebliğ olunacağı, VUK’un 366.maddesinde ise kesilen vergi cezalarının ilgililere “Ceza ihbarnamesi” ile tebliğ olunacağına hükmedilmiştir. Vergi aslı uzlaşma kapsamından çıkarılmış olması sebebiyle VUK’un Ek 1.maddesindeki “vergi ihbarnamesi” ifadesinin “ceza ihbarnamesi” şeklinde düzeltilmesi gerekmektedir. Buna karşın vergi ve cezanın ilgilisine tebliğinde idarece “Vergi/Ceza İhbarnamesi” başlıklı tek tip ihbarname kullanıldığından bu hususun işleyişe/sonuca tesiri olmadığı görüşündeyiz.

Bakanlığın/VDK’nın/GİB’in/Uzlaşma Komisyonların vergi aslında indirim yapma yetkisi Anayasaya aykırılık iddialarının yanı sıra zaman zaman çeşitli mecralarda kimi mükelleflerin vergi borçlarının silindiğine dair haber ve eleştirilere sebep olsa da değişikliklerin, etkinliği istatistiklerle kanıtlanmış olan bu müesseseye olan ilgiyi ve vergi tahsilatını azaltması, üzerinde uzlaşılan cezaların vergi aslına ilişkin yargı kararına göre yasallığını tartışılır hale getirerek yeni uyuşmazlıklara sebebiyet vermesi, yargıdaki dosya sayısını ve kamuya olan maliyeti artırması gibi sonuçlar doğurması kuvvetle muhtemeldir. Son dönemlerde vergi oranlarının/ceza ve harç miktarlarının arttırıldığı, kimi istisnaların törpülendiği ya da kaldırıldığı, gelecek dönemler için asgari vergilerin yürürlüğe konulduğu düşünüldüğünde beklenen sonuçların saydıklarımız olmadığı söylenebilir.  Diğer taraftan etkisini ancak VDK’nın, GİB’in ve Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğünün gelecek yıllardaki faaliyet raporları ve istatistikleri vasıtasıyla takip edebileceğimiz değişikliklerin, uzlaşma müessesesini Anayasa uygun hale getirmesi ya da eleştirileri sona erdirmesi de mümkün görünmemektedir. Özetle amacının daha adil ve hukuka uygun bir idari çözüm olduğundan kuşku duymadığımız ancak aradaki illiyet bağını dikkate almadan vergi aslı ve cezalarını ayıran düzenlemelerin öncesine kıyasla daha hukuka uygun ve çözüm odaklı olduğu söylenemez.

Son olarak zaman zaman bizleri riskli eylemden alıkoyan ve konumuza da uygun olduğunu düşündüğümüz “çalışıyorsa kurcalama” prensibini hatırlatmakta fayda görüyoruz.

Not: 7524 sayılı Kanun öncesi yayımlanan “Uzlaşma” başlıklı yazımızın 7524 sayılı Kanunla yapılan değişiklikleri içeren “Uzlaşma-2” başlıklı yazımızla birlikte değerlendirilmesi gerekmektedir.

Kaynakça:

– Anayasa

– 213 sayılı Vergi Usul Kanunu

– 7524 sayılı Kanun

– Gelir İdaresi Başkanlığı, Vergi Terimleri Sözlüğü, https://gib.gov.tr/vergi-terimleri-sozlugu

– Vergi Denetim Kurulu, Vergi İncelemesinde Mükellef Hakları, https://vdk.hmb.gov.tr/vergi-incelemesinde-mukellef-haklari

Doğan ÇENGEL, YMM – Volkan DEMİRCİOĞLU, YMM – Uzlaşma, https://www.alomaliye.com/2024/07/16/uzlasma/

[vc_row][vc_column][vc_message message_box_color=”juicy_pink”]
Bu makalenin tüm hakları www.alomaliye.com’a aittir. İktibas belirtilmeden ve linkimiz verilmeden (kaynak belirtilmeden) tamamı ya da bir kısmı herhangi bir ortamda (yazılı-görsel-işitsel-sanal-bulut-eğitim vb. ortamlar) kullanılamaz. Aksi  kullanımlarda gerekli yasal işlemler yapılır.
[/vc_message][vc_column_text]

 

 

Exit mobile version