Ferdi Asım HELLAÇ
SMMM
İşletme Yönetimi Bilim Uzmanı
[email protected]
İhbarlara yönelik yapılacak vergi incelemesi sonucu ihbarda verilen bilgiye istinaden tespit edilen vergi ve vergi kaybı cezasının yüzde 10’u tutarında ihbar ikramiyesi ödenebilecek.
Bakanlıkça yürütülen kayıt dışı ekonomi ile mücadele çalışmaları kapsamında, vatandaşların ihbar ve şikayetlerini kolay, hızlı ve istedikleri her an (7/24) yapabilmelerine imkân sağlamak amacıyla GİB’in internet sayfası, Dijital Vergi Dairesi, GİB Mobil ve Vergi İletişim Merkezi (VİMER) (189) hizmetleri güncellendi. Başkanlık, “BİP Vergi İhbarı Servisi”, X ve Instagram ihbar hesapları (“gibihbar” üzerinden “DM-Direkt Mesaj” yoluyla) ve WhatsApp İhbar Hattı (05521890189) yollarını da hizmete açtı. Bakanlıkça yürütülen kayıt dışı ekonomi ile mücadele çalışmaları kapsamında, vatandaşların ihbar ve şikayetlerini kolay, hızlı ve istedikleri her an (7/24) yapabilmelerine imkân sağlamak amacıyla GİB’in internet sayfası, Dijital Vergi Dairesi, GİB Mobil ve Vergi İletişim Merkezi (VİMER) (189) hizmetleri güncellendi. Başkanlık, “BİP Vergi İhbarı Servisi”, X ve Instagram ihbar hesapları (“gibihbar” üzerinden “DM-Direkt Mesaj” yoluyla) ve WhatsApp İhbar Hattı (05521890189) yollarını da hizmete açtı.
Bu yollar ile vatandaşlar,
- düşük KDV oranı uygulaması,
- IBAN/PTT çeki yolu ile ödeme talep edilmesi,
- fiş/fatura verilmemesi,
- başka işletmenin POS cihazının kullanılması,
- mükellefiyet kaydının olmaması,
- sahte/yanıltıcı belge düzenlenmesi veya kullanılması,
- personel ücretinin elden ödenmesi,
- kira gelirinin beyan edilmemesi,
- tapu harcının eksik ödenmesi,
- kaçak ürün satışının yapılması,
gibi konu başlıklarında vergi ihbarında bulunabilecekler.
Peki, 1905 sayılı Kanuna göre muhbire ödenecek ihbar ikramiyesi vergiye tabi tutulacak mı?
Konuyu mevzuat hükümleri açısından ele alalım.
İhbar ikramiyesi gelir vergisinin konusuna girmediğinden, ivazsız bir iktisap olarak Veraset ve İntikal Vergisine tabi tutulmuştur. 14/07/1972 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanan 105 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliği‘nde konuya ilişkin olarak,
III – Muhbir ve müsadirlere verilen ikramiyelerin Gelir Vergisi hükümleri karşısındaki durumu:
(…)
Gereğinin buna göre yapılması ve bu genelgede belirtilen açıklamalara aykırı şekilde yapılmış işlemlerin tarh zamanaşımı içinde (V. U. K. Md. 114) Hazine lehine düzeltilmesi, düzeltme yapılırken V. U. K. nunun 369 uncu maddesi hükmü (Aynı kanunun 413 üncü maddesi hükmü dâhil) dairesinde ceza uygulanmaması muktezidir.
Öte yandan, vazifesinin mahiyeti icabı olmaksızın sair bir şekilde bilgisi dahiline giren bir vergi kaçakçılığı olayını ihbar eden bir devlet memuruna veya menıur olmayan herhargi bir şahsa ihbarlarının tahakkuk etmesi sebebiyle, 1905 sayılı Kanuna istinaden ödenen ikramiyelarin –bu ikramiyelerin Gelir Vergisi Kanununun 2 nci maddesinde sayılan gelir unsurlarından hiç birine girmemesi sebebiyle– Gelir Vergisi konusuna ithaline mahal ve imkân bulunmamaktadır.
Söz konusu ikramiyelerin, Veraset ve İntikal Vergisi Kanunu hükümleri dairesinde Veraset ve İntikal Vergisine tabi tutulması gerekir.
denilmiş olup, anılan ikramiyenin Veraset ve İntikal Vergisine tabi olduğu vurgulanmıştır.
Diğer taraftan Danıştay, ihbar ikramiyesini ivazsız intikal olarak değerlendirerek Veraset ve İntikal Vergisinin konusuna girdiğine dair kararlar vermiştir. (Bkz. 11/10/1972 tarih Esas: 172/653, Karar No:172/2499)
Veraset ve İntikal Vergisi Kanununun 1’inci maddesinde “Türkiye Cumhuriyeti tabiyesinde bulunan şahıslara ait mallar ile Türkiye’de bulunan malların veraset tarikiyle veya herhangi bir suretle olursa olsun ivazsız bir tarda bir şahıstan diğer şahsa intikali Veraset ve İntikal Vergisine tabidir.” hükmü amirdir. Mezkur Kanunun 2’nci maddesinde, “İvazsız İntikal” tabirinin, hibe yoluyla veya herhangi bir tazda olan ivazsız iktisapları (maddi ve manevi bir zarar mukabili verilen tazminatlar ivazsız sayılmaz.) ifade ettiği belirtilmiş, Kanunun 5’inci maddesinde ise, Veraset ve İntikal Vergisinin mükellefinin, veraset tarikiyle veya ivazsız bir tarzda mal iktisap eden şahıs olduğu, Kanunun 17’nci maddesinde, kimlerin tevkifat yapmak zorunda olduğu belirtilmiş ve tevkifatı yapan ilgili kuruluşların, bu görevleri süresinde yerine getirmeyen sorumlularından, tevkif etmeye ve yatırmaya mecbur oldukları paraların %10’u oranında ayrıca ceza tahsil olunacağı hükme bağlanmıştır.
Bu hükümlere göre, muhbirlere ödenecek ihbar ikramiyesi ivazsız bir intikal niteliğindedir. Buna göre, muhbir Veraset ve İntikal Vergisi Kanununa göre beyanname verip ilgili dönemlerde bu vergiyi ödemelidir. Ancak, Kanunun 17’nci maddesi gereğince ikramiye ödemesi sırasında muhbir verginin ödendiğine dair belge veremez ise ödemeyi yapan tarafından teminat olarak kesinti yapılması gerekmektedir.
Diğer taraftan, muhbire ödenen ihbar ikramiyesinin intikali ivazsız şekilde gerçekleşeceğinden veraset ve intikal vergisi tabi olacaktır. Ancak, vergileme aşamasında yıllık istisna tutarının da dikkate alınacağı tabidir. Çünkü, Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından verilen özelgelerde ihbar ikramiyesinin Veraset ve İntikal Vergisi Kanunun 4’üncü maddesinin (d) bendinde yer alan istisnadan yararlanabileceği ifade edilmiştir (Bkz. 25/05/2009 tarih B.07.1.GİB.0.02.60/6004-2378 sayılı özelge).
İhbar ikramiyesinin ödenmesi sırasında düzenlenen kağıtlar da Damga Vergisi Kanununa göre damga vergisine tabi olduğundan, yapılan ikramiye ödemelerinden damga vergisi kesintisi de yapılacaktır.
İhbar ikramiyesinin geç ödenmesi nedeniyle mahkeme kararına istinaden hükmedilen gecikme faizi doğması halinde ise, gecikme faizinin GVK’nın 75’inci maddesinin ikinci fıkrasının (6) numaralı bendi kapsamında alacak faizi olarak vergilendirilmesi gerektiğinden, anılan Kanunun 85’nci ve 86’ncı maddeleri uyarınca tevkifata ve istisnaya konu olmayan menkul sermaye iratları için öngörülen beyan haddinin (2024 yılı için 13.000 TL) aşılması halinde, tamamının yıllık gelir vergisi beyannamesi ile beyan edilecektir.
Bu makalenin tüm hakları www.alomaliye.com’a aittir. İktibas belirtilmeden ve linkimiz verilmeden (kaynak belirtilmeden) tamamı ya da bir kısmı herhangi bir ortamda (yazılı-görsel-işitsel-sanal-bulut-eğitim vb. ortamlar) kullanılamaz. Aksi kullanımlarda gerekli yasal işlemler yapılır.