Dr. Emrah AYGÜL
Yeminli Mali Müşavir
Bağımsız Denetçi
emrah.aygul@erisymm.com
İndirimli kurumlar vergisi uygulaması, Kurumlar Vergisi Kanununun 32/A maddesinde düzenlenen, teşvik belgeli yatırımların cazibesini önemli ölçüde artıran, kurumlar vergisinin indirimli uygulanması yolu ile yatırımların kısmen devlet tarafından finanse edilmesini sağlayan, ancak bir o kadar da karmaşık bir düzenlemedir.
Enflasyon düzeltmesi ise şirket bilançolarında parasal olmayan varlıklar içerisinde yer alan sabit kıymet hesaplarını da konu aldığından, yatırım teşvik belgesi kapsamında indirimli kurumlar vergisi hesaplamasına konu edilen bu hesaplardaki enflasyon düzeltmesi farklarının ve diğer sabit kıymet kalemlerindeki değişimin indirimli kurumlar vergisi hesaplamasına etkisi bu yazımızın konusunu oluşturmaktadır.
1. İndirimli Kurumlar Vergisi Hesaplamasına Konu Edilen Sabit Kıymet ve Yapılmakta Olan Yatırımlar Hesabında (Gerçekleşen Yatırımlarda) Enflasyon Düzeltmesi Sonucu Meydana Gelen Artışlar Yatırıma Katkı Tutarını Artırır mı?
İndirimli kurumlar vergisi uygulamasında gerçekleşen sabit kıymet yatırımları üzerinden hesaplanan yatırıma katkı tutarı, sabit kıymet harcamalarındaki enflasyon düzeltmesi artışından etkilenmemelidir. Diğer bir deyişle yatırım teşvik belgesi kapsamındaki sabit kıymet harcamalarında enflasyon düzeltmesi sonucu meydana gelen artışlar, ilave bir yatırıma katkı tutarı oluşturmamalıdır. Nitekim yatırıma katkı tutarı, yatırım harcaması anında doğmaktadır.
2. Yatırımlar İçin Verilen Avanslardaki Enflasyon Düzeltmesi Artışı Yatırıma Katkı Tutarını Artırır mı?
Yatırımcılar gelecekte oluşacak fiyat hareketlerinden etkilenmemek amacıyla sabit kıymet yatırımları için nakit avans ödeyebilmekte, böylece yatırım malının fiyatı artsa dahi bu artıştan etkilenmemektedir. Bu kapsamda TL ödenen avanslar parasal olmayan kıymet olarak dikkate alındığından ödendiği tarih dikkate alınarak enflasyon düzeltmesine konu edilmektedir.
Nitekim 165 Sayılı VUK Sirküleri uyarınca Vergi Usul Kanununun mükerrer 298’inci maddesinin (A) fıkrasının (3/b) alt bendinin parantez içi hükmünde belirtilen parasal olmayan kıymetler için mahsuben verilen ve alınan avanslar parasal olmayan nitelikte iseler ödeme/tahsil tarihinden mahsup tarihine kadar düzeltilecektir. Bu kapsamda, belli mal veya hizmet miktarına endekslenen avansların parasal olmayan nitelikte olduğu kabul edilecek ve düzeltilecektir. Yabancı para cinsinden olan alınan ve verilen avanslar ise düzeltme tarihindeki döviz kuru ile düzeltilecek, ayrıca enflasyon düzeltmesine tabi tutulmayacaktır.
Sirküler uyarınca verilen avanslar malın teslim edilmesi veya hizmetin görülmesi halinde aynı hesabın alacağına yazılarak kapatılır. Avansa ilişkin taahhüdün yerine getirilmesi ile parasal olmayan verilen avanslar kapatılırken bu avansa ait düzeltme farkı da avansın mahsup edileceği ilgili hesaba aktarılarak kapatılır.
Buna göre yatırım malının teslimi ve faturasının düzenlenmesi anında parasal olmayan kıymet mahiyetindeki verilen avansın enflasyon düzeltmesine tabi tutulması sonucu oluşan fark, yatırımın maliyetine ilave edilecektir. Peki bu tutar indirimli kurumlar vergisi hesaplanmasında, diğer bir deyişle yatırıma katkı tutarının hesabında dikkate alınacak mıdır?
Öncelikle şu hususu belirtmekte fayda var. Bir harcamayı Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının mevcut yatırım teşvik belgesi kapsamında indirimli vergi uygulaması açısından yatırıma katkı tutarının tespitinde dikkate alınacak unsurlar arasında değerlendirmesi halinde, bu tutarı indirimli kurumlar vergisine esas yatırım harcaması olarak dikkate alabiliriz. Dolayısıyla uygulama kapsamında, yasadaki sınırlamalar çerçevesinde, harcamaların temel belirleyicisinin Gelir İdaresi Başkanlığı değil, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı olduğunu söyleyebiliriz.
Teorik olarak enflasyon düzeltmesi “mali tablonun ait olduğu tarihteki satın alma gücü cinsinden hesaplanması” olduğundan TL olarak nakit verilen avanslarda bu düzeltme sonucunda meydana gelen artışların yatırıma katkı payını artırması makul görülebilir. Nitekim avans döviz olarak verilseydi yatırım malının teslim (faturalama) tarihine kadar oluşacak kur farkı yatırıma katkı tutarının hesabında dikkate alınabilecekti. Ancak bu yaklaşımın İdare tarafından dikkate alınmayacağı düşünülmekle birlikte, Gelir İdaresi Başkanlığı ve Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının bu konudaki görüşlerinin bir an önce ortaya konulması uygun olacaktır.
3.Tevsi Yatırımlardan Elde Edilen Kazancın Tespitinde Sabit Kıymetlerin Düzeltilmiş Değerlerinin Dikkate Alınması Gerekliliği
Kurumlar Vergisi Kanununun 32/A maddesi uyarınca yatırımlardan elde edilen kazanca indirimli kurumlar vergisi uygulanması kapsamında tevsi yatırımlardan elde edilen kazancın ayrı bir şekilde tespit edilememesi halinde tevsi yatırım dolayısıyla indirimli vergi oranı uygulanacak kazanç, yapılan tevsi yatırım tutarının, dönem sonunda kurumun aktifine kayıtlı bulunan toplam sabit kıymet tutarına (devam eden yatırımlara ait tutarlar da dahil) oranlanması suretiyle belirlenmektedir.
1 Seri No.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliği uyarınca dönem sonunda kurumun aktifine kayıtlı bulunan toplam sabit kıymet ifadesinden Vergi Usul Kanununun 313’üncü maddesi uyarınca amortisman mevzuunu oluşturan iktisadi kıymetlerin anlaşılması, dolayısıyla boş arazi-arsa ve amortismana tabi olmayan diğer kıymetlerle ilgili tutarların bu hesaplamada dikkate alınmaması; sabit kıymet tutarının hesabında ise bu kıymetlerin birikmiş amortismanları düşülmeden önceki brüt tutarlarının dikkate alınması gerekmektedir.
Yine Tebliğ uyarınca hesaplamalar sırasında işletme aktifinde yer alan sabit kıymetlerin kayıtlı değeri olarak, gerekli şartların oluşması halinde yapılan enflasyon düzeltmesi sonucu oluşan değerleri dikkate alınmalıdır.
Sonuç olarak yukarıdaki yasal düzenlemeler uyarınca enflasyon düzeltmesi sonrasında tevsi yatırımlardan elde edilen kazancın tespitinde dikkate alınacak kazanç oranının hesaplanmasında, indirimli kurumlar vergisine konu yatırımlar ile diğer sabit kıymetler düzeltilmiş değerleri ile dikkate alınmalıdır.
[vc_row][vc_column][vc_message message_box_color=”juicy_pink”]
Bu makalenin tüm hakları www.alomaliye.com’a aittir. İktibas belirtilmeden ve linkimiz verilmeden (kaynak belirtilmeden) tamamı ya da bir kısmı herhangi bir ortamda (yazılı-görsel-işitsel-sanal-bulut-eğitim vb. ortamlar) kullanılamaz. Aksi kullanımlarda gerekli yasal işlemler yapılır.
[/vc_message][vc_column_text]