09 Ocak 2024 Tarihli Resmi Gazete
Sayı: 32424
Anayasa Mahkemesi Başkanlığından:
Başvuru Numarası: 2018/35591
Karar Tarihi: 21/9/2023
BİRİNCİ BÖLÜM
KARAR
ADEM BEKTAŞ BAŞVURUSU
Başkan | : | Hasan Tahsin GÖKCAN |
Üyeler | : | Muammer TOPAL |
|
Yusuf Şevki HAKYEMEZ | |
İrfan FİDAN | ||
Muhterem İNCE | ||
Raportör | : | Murat AZAKLI |
Başvurucu | : | Adem BEKTAŞ |
Vekili | : | Av. Hicran İLHAN |
I. BAŞVURUNUN ÖZETİ
1. Başvuru, işe iade talebiyle açılan davanın Yargıtayın içtihat değişikliğine gitmesinden dolayı reddedilmesi nedeniyle adil yargılanma hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.
2. Ankara Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi (ASKİ) ihale sonucunda bir kısım güvenlik işini Ç.G.H. A.Ş.ye (Şirket) devretmiştir.
3. Başvurucu, alt işveren Şirketin çalışanı olarak ASKİ’ye ait işyerinde güvenlik görevlisi sıfatıyla hizmet sözleşmesi uyarınca çalışmaya başlamıştır.
4. Başvurucunun iş akdi aynı işi yapan çok sayıda kişi ile birlikte 6/5/2016 tarihinde feshedilmiştir. Fesih gerekçesinde; davalı Şirketin ASKİ’nin güvenlik işlerini ihaleyle aldığı, üst işveren ASKİ tarafından ihale sözleşmesinin feshedildiği, başvurucunun davalı ASKİ’nin belirlediği işyerinde güvenlik personeli olarak çalıştığı, ASKİ’nin hizmet sözleşmesini sona erdirmesi nedeniyle başvurucunun iş akdinin feshedildiği belirtilmiştir.
5. Aralarında başvurucunun da olduğu iş akdi feshedilen işçiler, feshin haksız ve geçersiz olduğunu belirterek Şirket ve ASKİ aleyhine işe iade talebiyle dava açmıştır.
6. Bu davalar Ankara İş Mahkemeleri arasında tevzi edilmiştir.
7. İş akdi feshedilen işçilerin açtığı davaların bir kısmı iş mahkemelerince kabul edilmiş ve Yargıtay tarafından kararlar onanmıştır.
8. Başvurucunun açtığı davada da Ankara 30. İş Mahkemesi (Mahkeme) 13/12/2016 tarihli kararla davayı kabul etmiştir. Söz konusu kararda başvurucunun iş akdinin geçerli bir sebebe dayanılarak feshedildiğinin ve feshe son çare olarak başvurulduğunun işveren tarafından ispatlanamadığını belirtmiş, ayrıca ASKİ’ye ait işyerinde güvenlik işinin devam ettiğine işaret etmiştir.
9. İstinaf talebi, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi tarafından 22/2/2017 tarihinde reddedilmiştir.
10. Bu arada Yargıtay 22. Hukuk Dairesi, emsal dosyaların temyiz incelemesi üzerine 2/3/2017 tarihinde verdiği kararla başka bir çalışanın açtığı işe iade davasının kabulüne dair kararı kaldırmıştır. Kararda “Bölge Adliye Mahkemesi karar gerekçesinde emsal kabul edilen, Dairemizin 09.06.2016 tarihli ve 2016/13729 esas 2016/17170 karar sayılı onama kararında fesih gerekçesi farklı olduğundan emsal nitelikte kabul edilmesi doğru değildir. Yine Dairemizin 06.10.2016 tarihli 2016/25510 esas 2016/22639 karar sayılı ve 2016/25507 esas 2016 /22636 karar sayılı kararları açısından ise, gerek emsal nitelikte belirtilen kararların gerekse dosya içeriğinin Dairemizce yeniden değerlendirilmesi neticesinde davalılar arasındaki hizmet alım sözleşmesinin sona erdirilmesinin işletmesel karar niteliğinde olduğu kararın yerindelik denetimine tabi olmaması nedeniyle sadece feshin son çare olması ilkesi kapsamında araştırma ve inceleme yapılması gerekliliği karşısında görüş değişikliği yoluna gidilmiştir.” şeklinde gerekçe belirtilmiştir.
11. Başvurucunun açtığı davada davalılar temyiz talebinde bulunmuştur. Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 23/6/2017 tarihinde hükmü bozmuştur. Yargıtaya göre 22/5/2003 tarihli ve 4857 sayılı İş Kanunu’nun 18. maddesi uyarınca işletmenin işyerinin veya işin gereklerinden kaynaklanan sebeplerle işveren işçinin iş sözleşmesinin feshi dâhil olmak üzere işletme, işyeri ve işin düzenlenmesi konusunda işletmesel kararlar alabilecek olup alınan bu kararlar yerindelik denetimine tabi olmayıp yargı makamlarının denetimi işverenin fesihte keyfî davranıp davranmadığı ve işletmesel karar sonucu feshin kaçınılmaz olup olmadığıyla (ölçülülük denetimi-feshin son çare olması ilkesi) sınırlıdır. Bu kapsamda yapılan incelemede güvenlik hizmetlerinin davalı Şirket tarafından yerine getirilmesine ilişkin davalılar arasındaki sözleşmenin feshinin işletmesel bir karar olduğu, bu fesih sonucunda alt işveren şirkette istihdam fazlalığının kaçınılmaz olduğu belirtilmiştir. Yargıtay bu saptamalardan hareketle davalı Şirketin işçilerini çalıştırabileceği başka bir işyeri olup olmadığı ve aynı vasıftaki kişilerin yakın bir tarihte işe alınıp alınmadığı gibi hususların araştırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiği yönünde görüş bildirmiştir.
12. Mahkeme, bozma ilamına uyarak yaptığı yargılama sonucunda 19/10/2017 tarihli kararla dosya kapsamına ve Yargıtay ilamındaki nedenlere dayanarak davanın reddine karar vermiştir.
13. Başvurucu, hükmü temyiz etmiştir. Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 15/2/2018 tarihinde mahkeme kararını onamıştır.
14. Nihai karar 21/3/2018 tarihinde tebliğ edilmiş, başvurucu 17/4/2018 tarihinde bireysel başvuruda bulunmuştur.
15. Başvuru formundaki aynı konu ve aynı ihlal iddiasıyla başvurucu ile birlikte 19 başvurucu adına bireysel başvuruda bulunulmuş, diğer başvurularda kabul edilemezlik kararları verilmiştir.
16. Öte yandan başvurucu, makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğini iddia etmiştir. Anılan ihlal iddiasına yönelik olarak başvurucunun Adalet Bakanlığı Tazminat Komisyonuna başvurabileceği gerekçesiyle 8/2/2019 tarihinde başvuru ayrı bir başvuru numarasına kaydedilmiş ve başvuruda başvuru yollarının tüketilmemesi nedeniyle kabul edilemezlik kararı verilmiştir.
17. Komisyon başvurunun kabul edilebilirlik incelemesinin Bölüm tarafından yapılmasına karar vermiştir.
Tamamı İçin Tıklayınız (word)