Yapılandırma Kapsamında Davadan Vazgeçilmesi %5 Vergi İndirimine Engel mi?
Mehmet Göktuğ KÖKBULUT
Avukat
[email protected]
Vergiye uyumlu gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerine belirli şartları sağlamaları halinde, beyannameleri üzerinden hesaplanan verginin %5’ini, ödemeleri gereken gelir veya kurumlar vergisinden indirebilme hakkı tanınmıştır. Şartları sağlayanlar yıllık beyannameleri üzerinden hesaplanan gelir veya kurumlar vergisinin %5’i oranında vergi indirimi tutarını hesaplayacaktır. Vergi indirimi tutarı, her hal ve takdirde 2022 yılı için 2 milyon Türk lirasından fazla olamayacaktır. Bu suretle hesaplanan vergi indirimi tutarı, öncelikle bu beyannameler üzerinden ödenmesi gereken gelir veya kurumlar vergisinden indirilebilecektir. Vergi indirimi tutarının ödenmesi gereken vergiden fazla olması halinde ise kalan tutar, beyannamenin verilmesi gereken tarihi izleyen bir tam yıl içinde, mükellefin beyanı üzerine tahakkuk eden diğer vergilerinden mahsup edilebilecektir.
Vergi indirim şartlarından birisi de mükellefin beyana tabi vergi türleri itibariyle ikmalen, re’sen veya idarece yapılmış bir tarhiyatın bulunmamasıdır.
7338 sayılı Kanundan önceki halinde, son üç yılda tarhiyat varsa, kesinleşmese dahi uygulamadan faydalanılamıyordu. 7338 sayılı Kanun ile mükellef lehine bir değişiklik olarak kesinleşme şartı geldi.
Yapılandırma Kapsamında Davadan Vazgeçilmesi
7326 sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 3. maddesinde kesinleşmemiş veya dava safhasında bulunan alacaklara ilişkin kolaylıklardan yararlanmak suretiyle dava aşamasında bulunan ihtilaflı tarhiyatların dava sürecinden vazgeçilmişti.
01.01.2022 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere 7338 sayılı Kanunun 10. maddesi ile genelde vergi incelemeleri ile ikmalen, re’sen veya idarece yapılan tarhiyatların kesinleşmiş olma şartı getirildi. Ancak bu tarihten önceki yani 2021 ve öncesi dönemlere ilişkin olarak ikmalen, resen veya idarece yapılan tarhiyatların kesinleşme zorunluluğu olmadığı için bu durumda olan gelir ve kurumlar vergisi mükellefleri beyannamelerinde gösterilmiş olsa bile hesaplanan verginin, vergiye uyumlu mükelleflere tanınan %5’lik vergi indiriminden faydalandırılmıyor.
9 Haziran 2021 tarihli resmî gazetede yayımlanan ve bu tarihte vergi tarhiyatlarına karşı dava açmış olan gelir ve kurumlar vergisi mükellefleri 2021 yılında son 3 yıla ilişkin ikmalen, re’sen veya idarece yapılan tarhiyatlar dolayısıyla hesapladıkları gelir ve kurumlar vergisi üzerinden %5 oranında vergi indiriminden faydalanamadılar.
Dava aşamasında bulunan birçok tarhiyat için gelir ve kurumlar vergisi mükellefleri 7326 sayılı Kanun’un 3. maddesinde yer alan kesinleşmemiş veya dava aşamasında bulunan alacakların yapılandırılmasına ilişkin madde hükmünden faydalandılar.
Ancak vergi dairelerince hesaplanan gelir veya kurumlar vergisinin %5’i oranındaki indirimi kabul edilebilir görmediği için diğer vergi borçlarına mahsup etmediler. Gelir Vergisi Kanunu’nun Mükerrer 121. maddesine göre hesaplanan verginin yıllık gelir veya kurumlar vergisi beyannamesinin verilmesi gereken tarihi izleyen bir tam yıl içinde mükellefin beyanı üzerine tahakkuk eden diğer vergilerinden mahsup edilebilir.
Bu nedenle 2021 yılında verilen gelir veya kurumlar vergisi beyannamelerinde yer alan vergi indirimlerinin 31.12.2022 tarihine kadar diğer vergi borçlarına mahsubunun yapılması gerekiyor.
7326 Sayılı Kanun’a Göre Dava Sürecinden Vazgeçen Mükellefler İçin mahsup İmkanı Olabilir
2021 yılı içinde yayımlanan 7326 sayılı Kanun’a göre 2021 yılı içinde verilen gelir veya kurumlar vergisi mükelleflerinin vergi dairesine başvuru yapmaları için yılın son günlerine gelindi. Muhtemeldir ki haklarında ikmalen, resen veya idarece tarhiyatları nedeniyle dava aşamasında bulunanların 7326 sayılı Kanun’un 3. maddesinde yer alan yapılandırma ile davadan vazgeçilmiş olmasına rağmen vergi dairesince vergi indirimine ilişkin tutarın diğer vergi borçlarına mahsubu kabul edilmeyecek ve red cevabı gelecektir.
Ne Yapılmalı?
7326 sayılı Kanun ile vergi borç ve cezalarının belli bir kısmının veya tamamının mükellefler ve adına ceza kesilenler lehine yapılandırma veya vergi affı adıyla tahsilinden vazgeçilmesi, ödemelerin daha düşük oranlarda faiz uygulanarak yeniden taksitlendirilmeleri amacıyla yayımlanan kanunların ortak amacı, vergi uyuşmazlıklarının sulh yoluyla sonlandırılması olduğundan mükellef yönünden olumsuz sonuçlarının da ortadan kalkması gerekir.
Yukarıda açıkladığımız durumda olan gelir ve kurumlar vergisi mükellefleri açısından yapılandırmadan faydalanılmış olsa bile daha önce ikmalen, resen veya idarece tarhiyat yapıldığı gerekçesi ile 3 yıl süre ile vergi indiriminden kaynaklı olan tutarların mahsup talepleri vergi dairelerince reddedilecektir.
Reddedilen tutar hesaplanan gelir veya kurumlar vergisinin %5’i kadarlık bir tutarı oluşturmaktadır. Bu oran üzerinden hesaplanacak olan tutar yıllar itibariyle belirlenmiş olan azami tutarları geçemeyecektir. Azami vergi indirim tutarı örneğin 2022 yılı için 2 milyon TL’yi geçemiyor. Dolayısıyla vergi indirimleri gelir veya kurumlar vergisi tutarı yüksek olan mükellefler için çok ciddi tutarlara ulaşmaktadır.
Henüz 2021 yılı içinde beyannamesi verilmiş olup 2022 yılı sonuna kadar başvurup mahsup işleminin söz konusu nedenlerle gelir veya kurumlar vergisi mükelleflerinin vergi indirimi reddedilen mahsup taleplerinin dava konusu yapılması mümkün. Bu sürecin ilk etapta kısa sürede mahsup dilekçesi ile vergi dairesinden talep edilmesi ve cevabının olumlu veya olumsuz takip edilmesi gerekir. Muhtemeldir ki red cevabı sonrasında red işlemi için vergi mahkemesinde dava açılmış olması gerekir.