Hazır Beyan Sistemi ve Gelirin Toplanması
Faruk TAŞYÜREK
Vergi Müfettişi
erkbilgif@gmail.com
Mali idarelerden biri olan Gelir İdaresi Başkanlığı mükelleflerin yükümlülüklerini yerine getirmesine yönelik olarak yakın zamanlı birçok kolaylıkları yine mükelleflerin hizmetine sunmuştur. Sunulan bu hizmetlerden biri de hazır beyan sistemidir. Bu çalışmamızda hazır beyan sistemi ile gelirin toplanması hususu ela alınacak, örnek olaylar eşliğinde bir kısım hatırlatma ve uyarılarda bulunulacaktır.
Giriş
Gelir Vergisi Beyannamesinin verilmesinde son günlere gelmiş bulunmaktayız. Malum olduğu üzere; bir önceki yıla ilişkin gelir vergisi beyannamesi izleyen yılın mart ayının sonuna (31 Mart) kadar verilmekte ve iki eşit taksitle (Mart-Temmuz) ödenmektedir. 31 Temmuz 2022 yılında resmi tatile denk geldiği için, bu yıl ikinci taksitin son ödeme günü 1 Ağustos tarihi şeklinde olacaktır.
Beyana dayalı vergilendirme sistemimizde gelir vergisinin beyanı kazançlar, iratlar ve ücretlerden oluşmaktadır. Kazançlar kendi içerisinde; ticari, zirai, mesleki ve değer artışı (+arızi) şeklinde ayrılmışken, iratlar; menkul ve gayrimenkul olarak, ayrılmıştır.
Mükellefler ticari, zirai ve mesleki kazançlar için kazanç elde etmemiş olsalar daha GVK 85. maddeye göre yıllık beyanname vermek zorunda iken, diğer kazanç ve iratlar için beyanda bulunmalarında kazanç elde etme şartı aranılmaktadır. Dolayısıyla ticari, zirai ve mesleki kazançlar dışında olan kazanç, irat ve ücretler için beyanname verilmesi belli şartlara bağlanmıştır. Bu şatların yerine getirilip getirilmediğinin belirlenmesi ile son yıllarda kullanıma alınan hazır beyan sistemi önemli bir faktör olarak mükelleflerin karşısına çıkmaktadır.
1.Hazır Beyan Sistemi
Hazır Beyan Sistemi, beyana tabi gelirleri sadece gayrimenkul sermaye iradı, ücret, menkul sermaye iradı, diğer kazanç ve iratlardan ibaret olan mükelleflerin, bu gelirlere ilişkin beyannamelerinin Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından hazırlanarak internet ortamında mükelleflerin onayına sunulduğu, kolay beyan sistemidir. Diğer bir ifadeyle de gelir vergisi açısından sürekli beyanname verme yükümlüğü olmayan mükelleflerin beyan da bulunmasına derlenmiş olan verilerle kolaylık sağlayan yöntemin adı hazır beyan sistemidir.
Bu yöntemle mali idare; Merkezi Nüfus İdaresi Sistemi, tapu, banka, PTT, inşaat ve sigorta şirketleri, TOKİ, elektrik, su, doğalgaz şirketleri ve Sosyal Güvenlik Kurumu gibi kurum ve kuruluşlardan edindiği verilerle gayrimenkul sermaye iradı (GMSİ-kira geliri), ücret, menkul sermaye iradı ile diğer kazanç ve iratları elde eden kişilerin olası beyannamesini elektronik ortamda hazır hale getirmektedir.
Belirtmekte fayda görülmektedir ki genel olarak da bilindiği üzere; vergi sistemimiz beyana dayalı vergilendirmeyi esas almıştır. Verginin tarhı mükelleflerin beyanına göre yapılmakta hatalı veya noksan beyanlar ile hiç yapılmamış olan beyanlar için sonradan re’sen, ikmalen ve idarece tarh yöntemleri kullanılmaktadır.
Bu kapsamda hazır beyan sistemi sadece mükelleflerin beyanlarını yansıtmakta kolaylık sağlamaktadır. Diğer bir ifadeyle de hazır beyan sistemine yansımamış olan ve tarhiyata konu edilebilecek tüm kazanç, ücret ve iratlardan mükellefler sorumlu olacaktır. Mükelleflerin hazır beyan sisteminde bu hususa önemle dikkat etmeleri gerekmektedir.
Daha iyi anlaşılması için benzetme yoluyla örnek vermek gerekirse; vergi dairesine kira beyannamesini vermek için gelen Hacı Amcaya bilmediği hususlarda yardımcı olmaya çalışan, doldurulmuş olması gereken yerleri gösteren, mali personelin fayda ve yükümlülüğü ile hazır beyan sisteminin fayda ve yükümlülüğü benzer olacaktır. Diğer bir ifadeyle de burada beyan ve imza sahibi kimse vergisel yükümlülük sahibi de o olacaktır.
2.Gelirin Toplanması ve Beyanı
GVK’nın 85. Maddesinde gelirin toplanması ve beyanına yönelik olarak “Mükellefler, ikinci maddede yazılı kaynaklardan bir takvim yılı içinde elde ettikleri kazanç ve iratları için bu kanunda aksine hüküm olmadıkça yıllık beyanname verirler. Bu kanuna göre beyanı gereken gelirlerin yıllık beyannamede toplanması zorunludur.” ifadelere yer verilmişken, mezkûr kanunun 86. Maddesinde “aksine” olan durumların neler olacağı açıklanmıştır.
Buna göre GVK’nın 86. maddesi kapsamında aşağıda başlıklar halinde belirttiğimiz gelirler için mükellefler tarafından yıllık beyanname verilmeyecek, diğer gelirler için beyanname verilmesi halinde ise bu gelirler beyana dâhil edilmeyecektir.
-Tam Mükellefiyette;
a) Gerçek usulde vergilendirilmeyen ziraî kazançlar ile GVK 75 inci maddesinin (15) ve (16) numaralı bentlerinde yazılı menkul sermaye iratları, kazanç ve iratların istisna hadleri içinde kalan kısmı, gelirin toplanmasında dikkate alınmayacaktır.
Buna göre gerçek usulde vergilendirilmeye konu edilmeyen zirai kazanç ile tüzel kişiliğe haiz emekli ve yardım sandıkları, sigorta ve emeklilik şirketleri tarafından ödenenler ve bireysel emeklilik sisteminden kaynaklı iratlar için beyanname verilmeyecek, diğer kazançlar için beyanname verilmişse de bunlar beyana dâhil edilmeyecektir. Bunun yanı sıra istisna hadleri içerisinde kalan tutarlar da gelirin toplanmasında dikkate alınmayacaktır.
b) Tek işverenden alınmış ve tevkif suretiyle vergilendirilmiş 103 üncü maddede yazılı tarifenin dördüncü gelir diliminde yer alan tutarı (2021 geliri için 650.000) aşmayan ücretler (birden fazla işverenden ücret almakla beraber, birinciden sonraki işverenden aldıkları ücretlerinin toplamı, 103 üncü maddede yazılı tarifenin ikinci gelir (2021 geliri için 53.000) diliminde yer alan tutarı ve birinci işverenden alınan dâhil ücret gelirleri toplamı 103 üncü maddede yazılı tarifenin dördüncü gelir diliminde yer alan tutarı aşmayan mükelleflerin, tamamı tevkif suretiyle vergilendirilmiş ücretleri dâhil), gelirin toplanmasında dikkate alınmayacaktır.
Buna göre ücretli olarak çalışanların ücretlerinin tevkifatlı olması ve birden fazla işverenden alınıp alınmamasına göre bazı özellikli durumlar ortaya çıkmaktadır.
Şöyle ki;
Tek işverenden alınmış ve tamamı tevkifat suretiyle vergilendirilmiş ve 650.000-TL’yi geçmemiş ücretler gelirin toplanmasına dâhil edilmeyecektir.
Birden fazla işverenden ücret alınmış olmakla birlikte birden sonraki (en yüksek ücretten sonrakiler) ücretlerin toplamı; 2021 gelirleri için 53.000-TL’yi geçmediği gibi birinci işverenden alınanla birlikte 2021 gelirleri için toplamı (yani tüm ücretlerin toplamı) 650.000’yi geçmeyen ücretlerin, tamamı tevkifata konu edilmiş olmak kaydıyla gelirin toplanmasında dikkate alınmayacaktır.
Ancak tüm ücretlerin toplamı, 2021 yılı için 650.000-TL’yi geçmiş olmakla birlikte birden sonrakilerin toplamı tevkifata tabi tutulmuş olmak koşuluyla bir sonraki bentte (86/1-c) belirtilen şartları sağlarsa yine gelirin toplanmasına dâhil edilmeyecektir.
c) Vergiye tâbi gelir toplamının [(a) ve (b) bentlerinde belirtilenler hariç] 103 üncü maddede yazılı tarifenin ikinci gelir diliminde yer alan tutarı aşmaması koşuluyla, Türkiye’de tevkifata tâbi tutulmuş olan; birden fazla işverenden elde edilen ücretler, menkul sermaye iratları ve gayrimenkul sermaye iratları, gelirin toplanmasında dikkate alınmayacaktır.
Buna göre 86/1-a ve b bentleri kapsamında olanlar hariç, diğer gelirlerinin toplamı 2021 yılı gelirleri için 53.000-TL’yi geçmeyen mükellefler, tevkifata tabi tutulmuş olmak kaydıyla menkul ve gayrimenkul sermaye iratları ile birden sonraki işverenden elde edilip tevkifata tabi tutulmuş ücretler için beyanname vermeyecekler ve gelirin toplanmasına dâhil etmeyeceklerdir. Buradaki diğer gelirlerden kasıt ise, 86/1-a ve b bentlerinde yer almayan ve vergiye tabi olan yedi gelir unsurunun tamamıdır.
d) Bir takvim yılı içinde elde edilen ve toplamı 600 milyon lirayı (313 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliği ile 2022 yılı için 2.800 TL.) aşmayan, tevkifata ve istisna uygulamasına konu olmayan menkul ve gayrimenkul sermaye iratları (86/1-c kapsamı hariç) gelirin toplanmasında dikkate alınmayacaktır.
Buna göre elde edilen irat tutarının toplamının 2021 yılı geliri için 2.800-TL’yi geçmemesi ve istisnaya konu edilmemiş olması gerekmektedir. Konutların mesken olarak kiraya verilmesindeki istisna uygulaması gibi hallerde istisnadan arta kalan tutarlar 86/1-d hükmünce (2.800-TL kapsamında) değerlendirilmeyecektir.
-Dar Mükellefiyette
Dar mükellefiyete tabi olan mükelleflerde gelirin toplanması ve beyanı nispeten daha kolaydır. Ticari ve zira kazançlar için dar mükellefler beyanname vermek zorunda iken, sayılan iki kazanç türü haricindekiler için tevkifat yoluyla vergilendirilmiş olmak kaydıyla dar mükellefler beyanname vermeyecekler, beyanname verseler bile beyan edilen kazanca bu kapsamdaki gelirlerini dâhil etmeyeceklerdir.
Ayrıca tam mükellef gerçek kişiler kazanç elde etmemiş olsalar dahi serbest meslek faaliyeti nedeniyle beyanname vermek zorunda iken, dar mükellef gerçek kişiler tevkifata konu edilmiş olmak kaydıyla serbest meslek kazancı için beyanname vermeyeceklerdir.
3.Örnek Olay
Tam mükellef X gerçek kişisi 2021 yılı için toplamda 635.000-TL birinci işverenden ücret geliri elde etmiştir. Bu kişi aynı yılda ikinci işverenden 20.000-TL ücret geliri elde etmiş ve bu ücret gelirlerinin tamamı tevkifata konu edilmiştir. Ayrıca bu kişi dükkân olarak kiraya verdiği iş yerinden 30.000-TL gelir elde etmiş ve bu gelir için 6.000-TL tevkifat yoluyla vergi ödemiştir. Yine bu kişi kıyı bankacılığı sistemi (off-shore bankacılık) üzerinden 2.750-TL tevkifatsız menkul sermaye iradı elde etmiştir. Ayrıca 2021 yılında bir konut satmış ve satıştan maliyet endekslemesi ve belgelendirilebilir satış masrafını düşüldükten sonra 18.000-TL kazanç sağlamıştır. Bu kişinin gelirin toplanması ve beyanındaki vergisel durumu (?)
Örnekteki X kişisinin kazançları içerisinde ticari, zirai ve mesleki kazanç yer almadığı için (bu alanda faaliyetinin olmadığı var sayılmıştır) bu kişinin beyan yükümlülüğüne gelirinin toplanılması suretiyle bakılmalıdır.
– Tam mükellef X gerçek kişisinin 2021 yılında konut satışından elde ettiği 18.000-TL bu yıl için belirlenen 19.000-TL değer artış kazancı istisnasının altında kaldığı için 86/1-a kapsamında toplanan gelire dâhil edilmeyecektir.
– X kişisi birinci işverenden 635.000-TL gelir elde etmiştir. Bu gelir 2021 yılı için belirlen 650.000-TL’nin altında kalması hasebiyle 86/1-b kapsamında değerlendirilmeli ve toplanan gelire dâhil edilmemelidir.
– X kişisinin ikinci işverenden elde ettiği ücret geliri ile birinci işverenden elde ettiği ücret geliri toplamı olan (635.000+20.000=) 655.000-TL, 2021 yılı gelirleri için belirlenen 650.000-TL’yi geçtiği için ikinci işverenden alınan 20.000-TL 86/1-b kapsamında değerlendirilmeyecektir.
– X kişisi ikinci işverenden aldığı ve 86/1-b kapsamında değerlendiremediği tevkifata konu edilmiş ücretini, diğer gelirleri ile birlikte 86/1-c kapsamında toplayacaktır. Bu kapsamda toplama dâhil edilmesi gereken diğer gelirler ise 30.000-TL tutarındaki tevkifata konu edilmiş iş yeri kirası ile 2.750-TL tutarındaki tevkifata konu edilmemiş kıyı bankacılığı kapsamındaki menkul sermaye iradı olacaktır. Buna göre üçünün toplamı olan (30.000+20.000+2.750=) 52.750-TL, 2021 yılı için 86/1-c kapsamında olan 53.000-TL sınırının altında kalması hasebiyle tevkifata konu edilmiş olan ve ikinci işverenden elde edilen gelir ile yine tevkifata konu edilmiş olan iş yeri kira geliri beyan edilecek gelirin toplanmına dâhil edilmeyecektir.
– X kişisinin kıyı bankacılığı kapsamında elde ettiği 2.750-TL, 86/1-c kapsamında gelirin toplamasına dâhil edilirken, bu kapsamda başkaca iradı olmadığı ve 2.800-TL’nin altında kaldığı için 86/1-d kapsamında değerlendirilecek ve beyan edilen gelire dâhil edilmeyecektir.
Örnek olaydaki X kişisinin tüm kazanç ve iratları GVK 86. maddesi kapsamında yer aldığı için toplama yapılmayan haller olarak dikkate alınıp, başkaca gelirinin olmadığı varsayımı altında bu gelirleri için beyanname vermeyecektir.
Sonuç ve Öneriler
Hazır beyan sistemi mükelleflerin ticari, zirai ve mesleki kazançlarının dışındaki diğer kazanç, ücret ve iratlarının beyanında mükelleflere önemli kolaylıklar sağlamaktadır. Bu kolaylığın sağlanmasına dayanak veriler, bankalar, postaneler gibi kurumlar tarafından verilen bilgilerle üretilmektedir. Dolayısıyla bu verilerin yeterli olmaması, gerçek durum açısından hatalı veya noksan olması ihtimali mevcuttur.
Mükelleflerin hatalı bir beyanda bulunmamaları için mutlaka gerçek durumlarını ihtiva eden verilerini kontrol etmeleri ve varsa hata veya noksanlıkları gidermeleri gerekmektedir.
Hazır beyan sistemi her ne kadar mükelleflere sistem üzerinden hazır olarak sunulsa da buradaki sorumluluk bu beyanı onaylayan kişilere aittir. Diğer bir ifadeyle de verginin eksik veya geç tahakkuk etmesinden bu onayı yapan mükellefler sorumludur.
Gelirin toplanması ve beyanı öteden beri anlaşılması güç bir konu olarak karşımıza çıka gelmiştir. Bu durum tarafımızca ayrıca dikkate alınmış, anlatılmak istenen hususlar için çalışmamızda örnek olaya yer verilmiştir.
Birden fazla kalemde gelir sahibi olan mükelleflerin, gelirin toplanmasında ve hazır beyan sisteminin kullanılmasında dikkatli davranmaları ve bu alanda uzman kişilerden faydalanmaları özellikle tavsiye edilebilecektir.
Kaynakça:
– 193 Sayılı Gelir Vergisi Kanunu