Covid-19 Pandemisi Bankacılık Sektörü
Saltuk Aziz GÖKALP (*)
Yönetim Bilimleri Uzmanı
Doktora Öğrencisi
[email protected]
İnsanların sağlıklı ve huzurlu bir ortamda yaşam sürmeleri birincil haklarındandır. Dolayısıyla insan sağlığını olumsuz yönde etkileyecek her türlü etmenden uzak durmak önem arz etmektedir. 2020 yılında dünya genelinde olduğu gibi ülkemizde de etkisi sürdüren Covid-19 pandemisi de bunu bir kez daha bize hatırlatmıştır. Çin’in Hubei bölgesinin başkenti olan Vuhan’da ortaya çıkan ve kısa sürede tüm dünyayı etkileyen bu salgın sebebiyle neredeyse tüm ülkeler kısıtlayıcı tedbirler alarak bu süreçten sağlam çıkmayı hedeflemişlerdir. Tabi bu noktada ekonomik anlamda ülkelerin salgından en az şekilde etkilenmesine yönelik tedbirlerin alınması gerekliliği de doğmuştur. İşte ülkemizde de bankacılık sektörü bu konuda gereken önlemleri almış ve almaya devam etmektedir.
26/06/2020 tarihli ve 31167 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Bazı Kanun Ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun çerçevesinde 5411 sayılı Bankacılık Kanunu, 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu ve 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu’nda birtakım düzenlemeler yapılmıştır;
(Madde-6) 5411 sayılı Bankacılık Kanunun 76.maddesinin 2. Fıkrası değiştirildi;
Yeni madde;
Bu kanunun 4. Maddesinde yer alan faaliyet konularına ilişkin bankalar ve müşteriler arasındaki ilişkiler, yazılı şekilde veya uzaktan iletişim araçlarının kullanılması suretiyle mesafeli olarak ya da mesafeli olsun olmasın kurulun yazılı şeklin yerine geçebileceğini belirlediği ve bir bilişim veya elektronik haberleşme cihazı üzerinden gerçekleştirilecek ve müşteri kimliğinin doğrulanmasına imkan verecek yöntemler yoluyla kurulacak sözleşmeler ile düzenlenir ve buna ilişkin usul ve esaslar Kurul (BDDK) tarafından belirlenir.
(Madde-7) 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanununun 24.maddesinin 1.fıkrasının 1.cümlesi değiştirildi;
Yeni madde;
Kart çıkarak kuruluşlar ile kart hamilleri arasındaki ilişkiler, bu kanun ve ilgili diğer mevzuat çerçevesinde en az 12 punto ve koyu siyah harflerle hazırlanacak yazılı şekilde veya uzaktan iletişim araçlarının kullanılması suretiyle mesafeli olarak ya da mesafeli olsun olmasın kurulun yazılı şeklin yerine geçebileceğini belirlediği ve bir bilişim veya elektronik haberleşme cihazı üzerinden gerçekleştirilecek ve müşteri kimliğinin doğrulanmasına imkan verecek yöntemler yoluyla kurulacak sözleşmeler ile düzenlenir ve buna ilişkin usul ve esaslar Kurul (BDDK)tarafından belirlenir.
(Madde-9-10) 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanununun 49.maddesinin 2.fıkrası değiştirildi;
…“imzalanırken” ibaresi “kurulurken” oldu.
5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanununun 50.maddesinin 1.fıkrasında 1.cümlenin sonundan itibaren gelmek üzere aşağıdaki cümle eklendi ve 4.fıkranın 3.cümlesinde yer alan “yazılı olarak” ibaresi “taleplerini” şeklinde değiştirildi;
Yeni madde;
… “sözleşme yazılı olarak veya elektronik ortamda kurulur. Elektronik ortamda kurulacak sözleşmelerde başvuru sahibinin kimliğinin doğrulanmasına imkan verecek şekilde Kurum (BTK) tarafından belirlenecek yöntemler kullanılır ve bunlara ilişkin usul ve esaslar Kurum (BTK) tarafından belirlenir.”
Söz konusu kanunlarda yapılan düzenlemeler ile birlikte vatandaşların uzaktan iletişim yöntemleri ile müşteri olabilme ve bankacılık işlemlerini gerçekleştirmelerine imkan sağlanmıştır. Bu süreçte ülkemizde özellikle Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu (BDDK) da mesaisine devam etmektedir. Yine Türkiye Bankalar Birliğinin (TBB) yayınlamış olduğu raporlar da mevzuat çalışmalarına yardımcı olmaktadır. Birliğin 2020 yılı Mart ayında yayınlamış olduğu rapordan da görüleceği üzere;
2020 yılında aktif dijital bireysel müşteri sayısı 53 milyon 981 bin kişiye ulaşmıştır. Aynı zamanda Ocak-Mart 2020 dönemi içinde en az bir kez internet bankacılığı giriş işlemi yapmış aktif bireysel müşteri sayısı da 10 milyon 920 bin kişi olmuştur. Artık neredeyse her yetişkin yurttaşın akıllı telefonu mevcuttur ve bunlar üzerinden bankacılık işlemlerini gerçekleştirmektedir. 2020 yılında mobil bankacılık kullanımının 50 milyon 827 bin kişi olarak rapor edilmesi de bunun bir göstergesidir.
Bunun yanında BDDK’nın 20/10/2020 tarihinde kendi internet sitesinde yayınlamış olduğu Bankalarca Kullanılacak Uzaktan Kimlik Tespiti Yöntemlerine İlişkin Tebliğ Taslağı da bankacılıkta uzaktan iletişimin mümkün hale getirilmesine yönelik bir düzenlemedir.
Tebliğ, 19/10/2005 tarihli ve 5411 sayılı Bankacılık Kanununun 76 ncı maddesinin ikinci fıkrası ve 15/3/2020 tarihli ve 31069 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Bankaların Bilgi Sistemleri ve Elektronik Bankacılık Hizmetleri Hakkında Yönetmeliğin 43 üncü maddesi uyarınca düzenlenmiştir. Tebliğin amacı ise bankalar tarafından yeni müşteri kazanımında ve müşteri kimliğinin doğrulanmasında kullanılabilecek uzaktan kimlik tespiti yöntemlerine ilişkin usul ve esasların düzenlenmesidir.
Yapılan düzenlemeler kısaca aşağıdaki şekilde özetlenebilir;
Uzaktan kimlik tespiti
Müşteri temsilcisi ile kişinin; fiziksel olarak aynı ortamda bulunmasına gerek olmadan, çevrim içi olarak görüntülü görüşmesi ve birbiriyle iletişim kurması ile gerçekleşir. Bu görüşmede uygulanacak yöntem, yüz yüze yapılan kimlik tespiti yöntemine benzer ve asgari seviyede risk ihtiva edecek şekilde tasarlanır.
Görüntülü görüşme esnasında, kişiye yalnızca yapılan kimlik tespiti işlemi için geçerli, merkezi olarak üretilen SMS OTP iletilir. İletilen SMS OTP’nin kişi tarafından çevrim içi olarak uygulama ara yüzü üzerinden geri gönderilmesi sağlanır. Kişinin söz konusu SMS OTP’yi uygulama ara yüzüne girmesi ve sistemde bu doğrulama kodunun başarılı şekilde onaylanması durumunda uzaktan kimlik tespiti işlemi tamamlanmış olur.
Uzaktan kimlik tespitine ilişkin süreçler ve sistemler kritik bir işlem olarak değerlendirilir ve işlemin tek bir kişi tarafından başlatılması, onaylanması ve tamamlanmasına imkân vermeyecek şekilde tasarlanır ve işletilir.
Görüntülü görüşme ile uzaktan kimlik tespitini gerçekleştirecek personel ve çalışma ortamı
Görüntülü görüşme ile uzaktan kimlik tespiti, bankanın bu konuda eğitim almış müşteri temsilcisi tarafından yapılır. Müşteri temsilcisinin, kimlik tespitinde kullanılabilecek belgelerin özelliklerini ve bu belgeler için uygulanan geçerli doğrulama yöntemlerini öğrenmesi ve bilinen dolandırıcılık yöntemlerini bilmesi sağlanır. Yılda en az 1 defa ve her güncelleme sonrası eğitim alması sağlanır.
Görüntülü görüşme ile uzaktan kimlik tespiti sürecinde uyulması gereken ilkeler
Görüntülü görüşme ile uzaktan kimlik tespitinin başlamasından önce kişinin başvurusu bir form ile alınır, alınan veriler kullanılarak kişi hakkında risk değerlendirmesi gerçekleştirilir. Uygulanacak görüntülü görüşme ile uzaktan kimlik tespiti sürecinin başlangıcında kişinin açık rızası kayıt altına alınır. Yapılan görüntülü görüşme uçtan uca güvenli iletişim ile gerçekleştirilir.
Kullanılabilecek kimlik belgeleri ve bunların doğrulanması
Görüntülü görüşme ile uzaktan kimlik tespiti sürecinde beyaz ışık altında görsel olarak ayırt edilebilen ve asgari olarak giyoş, gökkuşağı baskı, optik değişken mürekkep, gizli görüntü, hologram ve mikro yazı güvenlik öğelerine, fotoğraf ve ıslak imzaya sahip olan kimlik belgeleri kullanılır. Kimlik belgesinin sahip olduğu çıplak gözle veya basit cihazla görülebilen farklı optik güvenlik öğelerinden rastgele seçilen en az dört adedinin doğrulama kriterinin karşılanması ve yakın alan iletişimi kullanılarak kimlik belgesinin yongası üzerinde yer alan kimlik bilgilerinin doğrulanması, kimlik belgesinden kişinin kimliğinin tespit edilmesi için gereken eşleşmenin sağlandığı anlamına gelir. Ayrıca, kişiye ilişkin kimlik belgesinde yer alan bilgilerin banka tarafından bilinen, Kimlik Paylaşımı Sisteminden alınan ve varsa kimlik tespiti yapmak amacıyla bankanın erişimine açık olan diğer bilgiler ile eşleştiği; kişiden görüntülü görüşme sırasında varsa kimlik belgesinde yer alan seri numarası doğrulanır.
Kimliği tespit edilecek kişinin doğrulanması
Görüntülü görüşme ile uzaktan kimlik tespiti sırasında kişinin canlılığını tespit edici teknikler kullanılır. Kişinin yüzü ile kimlik belgesinde yer alan fotoğrafın biyometrik karşılaştırması yapılır. Müşteri temsilcisi, kullanılan kimlik belgesindeki fotoğrafın ve kişisel bilgilerin kişi ile uyuştuğundan emin olur. Kimlik belgesinde yer alan fotoğrafın, veriliş tarihinin ve doğum tarihinin tutarlılığı kontrol edilir.
Uzaktan kimlik tespiti için kullanılan çözümlerin kişiyi yanlış tespit riskini en aza indirecek şekilde kullanılmasını sağlamak bankanın sorumluluğundadır.
Yapılan düzenlemelerden görüleceği üzere, öncelikle müşteri temsilcisinin iyi eğitimli ve müşterinin doğru söylediğine kanaat getirebilen bir yetkinlikte olması ve Bilgi Teknolojileri (BT) açısından bankaların yeterli bir yazılım ve donanıma sahip olması gerekmektedir.
Sonuç olarak;
2020 yılında tüm dünyada etkisini gösteren Covid-19 pandemisi insan sağlığının önemini bir kez daha ortaya koymuştur. Ülkeler artık insanların toplu olarak bir araya gelmeden de ekonomik ve sosyal gereksinimlerini karşılayabileceği tedbirleri almak durumundadır. Ülkemizde de bankacılık alanında yapılan düzenlemeler ile birlikte uzaktan iletişim yöntemleriyle bankacılık işlemlerinin yapılmasına olanak sağlanmıştır.
Bilgi
(*) Yönetim Bilimleri Uzmanı, Kırıkkale Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Doktora Öğrencisi