Vergi Suçlarının İnfaz Yasası Değişikliği Karşısındaki Durumu
Hürriyeti Bağlayıcı Ceza Gerektiren Vergi Suçlarının İnfaz Yasası Değişikliği Karşısındaki Durumu
ÖZET:
7242 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile yapılan düzenlemeyle denetimli serbestlik sınırı üç yıla çıkarıldığından, 30 Mart 2020 tarihine kadar işlenen ve Vergi Usul Kanunu’nda yer alan hürriyeti bağlayıcı ceza gerektiren vergi suçları için cezaevine girmeden cezanın çekilmesi mümkün olabilecektir.
Vergi Usul Kanunu’nda hürriyeti bağlayıcı ceza gerektiren “vergi kaçakçılığı”, “vergi mahremiyetini ihlal” ve “mükelleflerin özel işlerini” yapma olmak üzere 3 farklı suç tipi mevcuttur.
Bu suçları işledikleri için haklarında mahkûmiyet kararı verilen kişileri de ilgilendiren 15.04.2020 gün ve 31100 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan “7242 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” yayımı tarihinde yürürlüğe girmiştir.
Kanunun 48’inci maddesi ile 5275 sayılı Ceza Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun‘un 107’nci maddesinin ikinci fıkrası yeniden düzenlenmiştir.
Buna göre, 30 Mart 2020 tarihine kadar işlenen suçlar bakımından, denetimli serbestliğe tabi olabilme sınırı 3 yıla çıkmıştır. Bir başka deyişle, hükümlülerin dış dünyaya uyumlarını sağlamak, aileleriyle bağlarını sürdürmelerini ve güçlendirmelerini temin etmek amacıyla, açık ceza infaz kurumunda koşullu salıverilmesine 3 yıl veya daha az süre kaldığında iyi hâli de mevcutsa talebi hâlinde, cezalarının koşullu salıverilme tarihine kadar olan kısmını denetimli serbestlik tedbiri uygulanmak suretiyle infazına karar verilebilecektir.
Bunun yanı sıra 5275 sayılı Kanun’un 107’nci maddesinde de yapılan değişiklikle vergi suçlarından mahkûm olanların koşullu salıverilmeden yararlanabilmesi için cezalarının yarısını infaz kurumunda çekmeleri yeterli kabul edilecektir.
Bu durumda örneğin 30 Mart 2020 tarihi öncesinde vergi kaçakçılığı suçunu işleyen bir kişinin bu nedenle 5 yıl ceza aldığından infaz yasası değişikliği gereği 2,5 yıl hapis yatması gerekecektir. Ancak yukarıda da ifade edildiği üzere denetimli serbestlik sınırı da 3 yıla çıkarıldığından bu kişinin cezaevine girmeden cezasını çekmesi mümkün olacaktır.
Kanunun açıkça “30 Mart 2020 tarihine kadar işlenen suçlar” ifadesini kullandığından mükelleflerin henüz vergi incelemesi sonucu tespit edilmemiş ancak daha sonra tespit edilecek suçları bakımından da ilgili infaz kanunu değişikliği geçerli olacaktır.
Kaynak: TÜRMOB