Teminat
Serhat ERDEN
Vergi Dairesi Müdür Yardımcısı
Yazar Hakkında
6183 Sayılı Kanunda Teminat
Teminat; icrai bir işlem olmayıp, aksine amme alacağının tahsilini güvence altına alırken amme borçlusunu da cebri icradan koruyan bir müessesedir.
6183 sayılı Kanunun 9 ila 12. maddelerinde teminat hükümlerine yer verilmektedir.
Teminat İsteme
6183/9 uncu maddesinin birinci fıkrası: “213 sayılı Vergi Usul Kanununun 344 üncü maddesi uyarınca vergi ziyaı cezası kesilmesini gerektiren haller ile 359 uncu maddesinde sayılan hallere temas eden bir amme alacağının salınması için gerekli muamelelere başlanmış olduğu takdirde vergi incelemesine yetkili memurlarca[1] yapılan ilk hesaplara göre belirtilen miktar üzerinden tahsil dairelerince teminat istenir.”
İlgili fıkrada belirtildiği üzere yapılan vergi incelemelerinde vergi ziyaına sebebiyet verilmesi ile kaçakçılık ve iştirak suçlarından herhangi birinin vücuda gelmesi halinde vergi incelemesine yetkili elemanlarca hazırlanan ön rapor tahsil dairesine gönderilerek, teminat istenmesi belirtilir ki bu durum teminatın istenmesi açısından zorunluluk arz eder.
Farkındalık Notu:
İnceleme elemanlarınca defter ve belgelerin ibrazı için mükellefe verilen süre dolmadan VEYA tutanak tutulduktan ve inceleme raporu tamamlandıktan sonra VEYA vergi/ceza ihbarnamesinin mükellefe tebliğinden sonra madde hükmü gereği teminat istenemez.
Vergi incelemesine yetkili memurlarca yapılan ilk hesaplara göre belirtilen tutar üzerinden istenecek teminatın, vergi aslı, gecikme faizi ile ceza tutarlarını karşılayacak değerde olması gerekmekte olup, bu aşamada vergi alacağı tahakkuk etmediğinden gecikme faizinin hesabında ise teminat isteme yazısının düzenlendiği tarih esas alınacaktır.
Türkiye’de ikametgahı bulunmayan amme borçlusunun durumu amme alacağının tahsilinin tehlikede olduğunu gösteriyorsa, tahsil dairesi kendisinden teminat isteyebilir. Burada teminat istemenin ihtiyari olduğunu gözden kaçırmayalım.
Farkındalık Notu:
Dikkat edilmesi gereken nokta, borçlunun Türkiye’de herhangi bir ikametgahının bulunmaması ile birlikte ikametgah olmayışının amme alacağını tehlikeye düşüreceği kanaatinin hasıl olmasıdır.
!.. Teminat isteme yazılarında verilecek olan süre, 213 sayılı Kanuna yapılan atfa binaen 15 günden az olamayacaktır. (VUK/Madde 14)
♦ Teminat olarak şunlar kabul edilir (6183/madde 10):
- Para,
- Bankalar ve özel finans kurumları tarafından verilen süresiz teminat mektupları,
- Hazine Müsteşarlığınca ihraç edilen Devlet iç borçlanma senetleri veya bu senetler yerine düzenlenen belgeler (Nominal bedele faiz dahil edilerek ihraç edilmiş ise bu işlemlerde anaparaya tekabül eden satış değerleri esas alınır.),
- Hükümetçe belli edilecek Milli esham ve tahvilat “Bu esham ve tahvilat, teminatın kabul edilmesine en yakın borsa cetvelleri üzerinden % 15 noksaniyle değerlendirilir.”,
- İlgililer veya ilgililer lehine üçüncü şahıslar tarafından gösterilen ve alacaklı amme idaresince haciz varakasına müsteniden haczedilen menkul ve gayrimenkul mallar.
Teminat hükmünde sayılanlardan haczedilen menkul ve gayrimenkul mallar için ayrı bir parantez açacak olursak, üçüncü şahısların kendilerine ait malları başkasının borcuna karşılık teminat vermek istemesi halinde, bu beyanını açık bir şekilde ifade eden imzalı muvafakat yazısını tahsil dairesine bizzat kendisinin getirmesi gerekmektedir. Kendisinin getiremediği durumlarda ise üçüncü şahıs tarafından imzalanmış ve noter tarafından onaylanmış bir örneğinin tahsil dairesine gönderilmesi kâfidir.
♦ Haciz varakasına müsteniden haczedilecek mal;
- Gayrimenkul ise Haciz Bildirisi düzenlenerek tapu müdürlüğüne bildirilir.
- Menkul mal ise Haciz Tutanağı ile haczedilerek Kanunun 82 ve 83 üncü maddeleri gereği muhafaza altına alınır.
!.. Gayrimenkullerin teminat olarak verilmesi durumunda elbirliği (iştirak halinde) mülkiyeti varsa, diğer ortaklardan (maliklerden) muvafakat alınması gerektiği tabiidir.
Farkındalık Notu:
İhtiyati haciz sebeplerinin ilk maddesinde sayılan “9 uncu madde gereğince teminat istenmesini mucip haller mevcut ise” hükmü gereği derhal ihtiyati haciz tatbik olunacağı, ancak ihtiyati haczin kaldırılma sebepleri arasında sayılan “6183/10. maddeye göre teminat gösterilmesi (Menkul mallar hariç)” halinde ise ihtiyati haczin kaldırılacağı belirtilmiştir. (İhtiyati Haciz – İhtiyati Tahakkuk adlı makalem bkz.)
Yazdığımız makalenin konusunu teşkil eden Teminat müessesesi, bu yönüyle de amme borçlusunu koruduğunu göstermektedir.
Amme borcuna müsteniden verilen teminatların tamamen veya kısmen değerini kaybetmesi veya borç tutarının artması halinde teminatın tamamlanması veya yerine başka teminat gösterilmesi istenir. Üçüncü kişilerce gösterilen teminatın değerinde azalma meydana gelirse, teminatın tamamlatılması yine amme borçlusundan istenecektir.
Alacaklı amme idaresi tarafından uygun görüldüğü takdirde, amme borçlusu daha önce verdiği teminatı kısmen veya tamamen başka bir teminat ile değiştirilebilir(Teminat değişikliği).
Şahsi Kefalet Müessesesi
6183 sayılı Kanunun 10 uncu maddesinde sayılan teminatlardan herhangi birini sağlayamayanlar için yine aynı Kanunun 11 inci maddesiyle hükmolunan Şahsi Kefalet müessesesi, borçluyu ve amme alacağını koruyan farklı bir yoldur.
♦ Şahsi kefaletin şartları:
- Muteber (itibar gören, güvenilir) bir şahıs olmalıdır.
- Noterden tasdikli mukavele tesis edilmelidir.
- Müteselsil kefil ve müşterek müteselsil borçlu olarak taahhüt vermelidir.
- İdare, şahsi kefaleti kabul edip etmemekte serbettir.
- Amme borçlusu tarafından borcun ödenmemesi durumunda kefil, asıl borçlu gibi takip edilecek olsa da takip nisabı, taahhüt edilen borç miktarı ile sınırlı olacaktır.
Ayrıca 6183 sayılı Kanunun 11 inci maddesinde yer alan Şahsi Kefalet, aynı Kanunun 14 üncü maddesinde belirtilen İhtiyati Haciz ile 48 inci maddesinde belirtilen Tecil Müessesesi için (yukarıda bahsi geçen şartlar ışığında) teminat olarak kabul edilebilir.
Teminat Hükmünde Olan Eşya:
6183/Madde 12: Bar, otel, han, pansiyon, çalgılı yerler, sinemalar, oyun ve dans yerleri, birahane, meyhane, genel evler içerisinde bulunan eşya ve malzeme, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 270, 271 inci maddeleri hükümleri mahfuz kalmak şartıyla bu müesseselerin işletilmesinden doğan amme borçlarına karşı teminat hükmündedir.
Noterden tasdikli icar (kira) mukavelesinde gayrimenkul sahibinin demirbaşı olarak kayıtlı eşya ve malzemesi ile otel, han ve pansiyonlardaki misafir ve kiracıların kendilerine ait eşyaları bu hükümden hariç tutulacağı tabiidir.
!.. Karşılığında teminat gösterilen amme borcunun vadesinde ödenmediği takdirde ilgililere “borcun 15 gün içinde ödenmesi gerektiği, aksi halde teminatın paraya çevrileceği veya diğer şekillerle cebren tahsile devam olunacağı” bildirilir.
Belirtilen süre içerisinde borç ödenmezse, borca konu teminat paraya çevrilerek amme alacağı tahsil edilir(Teminatlı alacaklarda takip – 6183/Madde 56).
3065 Sayılı Kanunda Teminat
İade hakkı doğuran her bir işlem bakımından KDV Genel Uygulama Tebliğinin ilgili bölümlerinde belirlenmiş sınırları aşan kısmının tamamı için teminat verilir.
Teminat olarak 6183 sayılı Kanunun 10 uncu maddesinde sayılan iktisadi kıymetlerden bir veya bir kaçı gösterilebilir.
Teminat türlerinden olan banka teminat mektubu, 5411 sayılı Bankacılık Kanununa göre faaliyette bulunan bankalar tarafından kesin ve süresiz olarak düzenlenmiş olması gerekir.
Teminat mektupları, iade hakkı doğuran işlem bazında kabul edilen vergi inceleme raporu veya YMM raporu sonucuna göre iade edilir.
İndirimli Teminat Uygulama Sistemi (İTUS)
İTUS, KDV İade hakkı doğuran işlemleri bulunan ve Tebliğde belirtilen genel ve özel şartları birlikte taşıyan tüm KDV İade mükelleflerine Vergi Dairesi Başkanlığı (bulunmayan yerlerde Defterdarlık) tarafından verilir.
Teminat kapsamındaki nakden iade talepleri, nakit iade talebine ilişkin dilekçe ve teminatın yanı sıra ibrazı gerekli diğer belgelerin tamamlanıp KDVİRA sistemi tarafından “KDV İadesi Kontrol Raporu”nun üretilmesinden ve varsa yapılması gereken teyitlerin (örneğin, mal ihracatında gümrük beyannameleri ve usulüne uygun olarak gösterilmiş teminat mektupları ile varsa onaylı özel faturaların teyidi) yapılmasından sonra 10 gün içinde yerine getirilir. (KDVGUT VI/A/5)
KDV Genel Uygulama Tebliğinde belirtilen indirimli teminat oranları, KDV iadesinin türüne göre Hazine ve Maliye Bakanlığınca belirlenen iade alt sınırını aşan kısım için;
* KDV İade hakkı doğuran işlemleri bulunan tüm mükellefler için % 8 i
* Dış ticaret sermaye şirketleri ve sektörel dış ticaret şirketleri için % 4 ü
oranında teminat verilir.
Artırımlı Teminat Uygulaması (ATU)
√ Mükelleflerin Tebliğde (IV/A-3) belirlenen sınırı aşan,
(İade taleplerinin yerine getirilmesi bakımından özel esaslara tabi olanlar hariç)
√ İşlem türü itibarıyla YMM KDV İadesi Tasdik Raporu ile talep edilen nakden iadelerinde,
√ İade talep dilekçesi ile Tebliğin ilgili bölümlerinde iade taleplerine ilişkin aranan belgelerin (YMM KDV İadesi Tasdik Raporu hariç) tamamlanması sonrasında,
√ Nakden iadesi talep edilen tutarın %120’si oranında (İTUS sertifikası sahibi mükellefler için %60’ı oranında) banka teminat mektubu verilmesi halinde,
√ İade işlemi beş iş günü içinde gerçekleştirilir.
İadeye ilişkin YMM raporunun iadenin yapıldığı tarihten itibaren altı ay içinde verilmemesi halinde, iade talebi sürenin sonunda ivedilikle incelemeye sevk edilir.
YMM raporu ilgili daireye süresinde teslim edilirse, 2 ay içerisinde gerekli tetkikler yapılarak teminat mektubunun iadesi gerekir.
Yapılan tetkikler sonucunda eksiklikler bulunursa, 30 + 30(ek süre) güne kadar süre verilerek eksikliğin giderilmesi istenir.
Farkındalık Notu:
6183 Sayılı Kanunda Teminat;
- Alacaklı amme idarelerince,
- Amme alacakları için,
- Hazinenin alacak yönünden korunması için alınırken,
3065 Sayılı Kanunda Teminat;
- Alacaklı amme idarelerinden olan Vergi Dairelerince,
- KDV iadesi için,
- Hazinenin iade/ödeme yönünden korunması için alınır.
Yayımlanan Makalelerim
Her hasadın bir zekâtı vardır. İlmin zekâtı ise öğretmektir. İlim, paylaştıkça çoğalan bir hazinedir.
Kaynaklar
– 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun.
– Tahsilat Genel Tebliğleri.
– 3065 Sayılı KDV Genel Uygulama Tebliği.
– Vergi İcra – Muharrem ÖZDEMİR.
Dipnotlar
[1] Vergi Usul Kanunu – Madde 135: Vergi incelemesi; Vergi Müfettişleri, Vergi Müfettiş Yardımcıları, ilin en büyük mal memuru veya vergi dairesi müdürleri tarafından yapılır.
Gelir İdaresi Başkanlığının merkez ve taşra teşkilatında müdür kadrolarında görev yapanlar her hal ve takdirde vergi inceleme yetkisini haizdir.