1. Genel Değerlendirme Yakın dönemde küresel oynaklıklarda gözlenen düşüş sürmüş ve küresel finansal koşullarda iyileşme yaşanmıştır. Küresel iktisadi faaliyetteki yavaşlama eğiliminin ve enflasyondaki düşük seviyelerin devam etmesi ile gelişmiş ülke merkez bankaları destekleyici politikalarını bu dönemde de sürdürmüşlerdir. ABD Merkez Bankası (Fed) faiz artışlarını daha yavaş gerçekleştireceğini belirtmiş, Avrupa Merkez Bankası (ECB) ve Japonya Merkez Bankası ise genişleyici yeni para politikası tedbirleri açıklamıştır. Ayrıca, son zamanlarda Çin ekonomisine yönelik belirsizliklerin de azaldığı görülmektedir. Bu gelişmeler doğrultusunda, gelişmekte olan ülkelerdeki finansal koşullarda da iyileşmeler gözlenmiş; bu ülkelere yönelik portföy akımları toparlanırken, risk primleri ile piyasa faizleri gerilemiş ve para birimleri değerlenme eğilimi sergilemiştir.
Küresel piyasalarda yaşanan olumlu gelişmelerin Türkiye ekonomisi üzerinde de etkileri gözlenmiştir. Ayrıca yakın dönemde açıklanan veriler makroekonomik göstergelerdeki iyileşme eğilimlerinin devam ettiğini ortaya koymuştur. Enflasyonda temelde işlenmemiş gıda grubu kaynaklı olarak belirgin bir azalış yaşanırken, birikimli döviz kuru etkilerinin hafiflemesi ile de çekirdek enflasyon eğilimi bir miktar iyileşme sergilemiştir. Bu dönemde cari işlemler açığındaki azalış sürmüş, açıklanan veriler ile öncü göstergeler iktisadi faaliyetin ılımlı ve istikrarlı büyüme eğilimini koruduğunu göstermiştir. Bu gelişmeler çerçevesinde, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) enflasyon görünümüne karşı sıkı, döviz likiditesinde dengeleyici ve finansal istikrarı destekleyici politika duruşunu devam ettirirken para politikası çerçevesinde sadeleşmeye yönelik adımlar atmıştır.
1.1. Para Politikası Uygulamaları ve Finansal Koşullar 2016 yılı ilk çeyreğinde TCMB, enflasyon beklentileri, fiyatlama davranışları ve enflasyonu etkileyen diğer unsurları dikkate alarak likidite politikasındaki sıkı duruşunu sürdürmüştür. Küresel oynaklıkların azalmasının yanı sıra 2015 yılı Ağustos ayında yayımlanan yol haritasında belirtilen politika araçlarının etkili bir şekilde kullanılması geniş bir faiz koridoruna duyulan ihtiyacı azaltmıştır. Bu doğrultuda TCMB, marjinal fonlama faizini Mart ayında 25 baz puan, Nisan ayında ise 50 baz puan düşürerek sadeleşme yönünde ölçülü adımlar atılmasına karar vermiştir. Bir hafta vadeli repo ihale faiz oranı ve gecelik borç alma faizi ise sırasıyla yüzde 7,5 ve yüzde 7,25 oranlarında sabit tutulmuştur.