3.1. Rekabet İhlalleri Kanun’un 4. maddesinde, rekabeti sınırlama amacı taşıyan veya bu etkiyi doğuran ya da doğurabilecek nitelikte olan anlaşma, uyumlu eylem ve teşebbüs birliği kararları yasaklanmaktadır. Bu maddenin uygulanması için anlaşma yahut kararların uygulanmış olması zorunluluğu aranmamakta, pazarda etki yaratmamış işlemler de amacı ve olası etkileri yönüyle 4. madde kapsamında sayılabilmektedir.
Bu madde, birden fazla teşebbüsün taraf olduğu işlemleri konu almaktadır. Teşebbüs birliği kararları da üyelerinin irade ve çıkarlarını yansıtması nedeniyle birden fazla teşebbüsçe oluşturulmuş sayılmakta ve madde kapsamında incelenmektedir. Anlaşma ve kararların yanı sıra, anlaşma olmaksızın teşebbüslerin iradesiyle oluşan, rekabeti kısıtlayıcı veya bozucu yöndeki paralel davranışlar olarak nitelendirilebilecek uyumlu eylemler de 4. madde kapsamındadır. Bu maddenin ikinci fıkrasıyla getirilen karine dolayısıyla uyumlu eyleme dayalı bir iddia karşısında, böyle bir eylemde bulunmadığının ispat yükü teşebbüslerdedir.
Rekabeti sınırlayıcı işlemleri yatay ve dikey işlemler olarak ikiye ayırmak mümkündür. Yatay işlemler pazarın aynı seviyesinde faaliyet gösteren teşebbüslerce gerçekleştirilirken; dikey işlemler, sağlayıcı ve dağıtıcı gibi, pazarın farklı seviyelerinde yer alan teşebbüslerin taraf olduğu anlaşmaları kapsamaktadır. Rekabet hukuku uygulamalarında markalar arası rekabeti sınırlayan yatay işlemlerin, marka içi rekabeti sınırlayan dikey işlemlere göre rekabet üzerindeki olumsuz etkilerinin daha fazla olduğu genel olarak kabul görmektedir.
Kanun’un 6. maddesinde bir veya birden fazla teşebbüsün hakim durumunu kötüye kullanması yasaklanmaktadır. Burada altı çizilmesi gereken önemli bir nokta 6. madde ile hakim durumda bulunmanın ya da hakim duruma geçmenin değil, bu durumun kötüye kullanılmasının yasaklanmış olmasıdır.
Bu maddenin uygulanması açısından bir teşebbüsün hakim durumda olup olmadığının belirlenmesi büyük önem taşımaktadır. Bu aşamada da pazar payı, pazara giriş engelleri, dikey bütünlük, pazardaki diğer teşebbüslerin gücü ve diğer bazı unsurlar dikkate alınarak teşebbüsün rakiplerinden, sağlayıcılarından ve müşterilerinden bağımsız davranıp davranmadığı incelenmektedir.
Kanun’da gerek 4. maddede rekabeti sınırlayıcı işlemlere, gerekse 6. maddede kötüye kullanma hallerine ilişkin bazı örnekler sayılmıştır. Ancak her iki durumda da Kanun kapsamında olabilecek işlemler yahut eylemler verilen örneklerle sınırlı değildir.
Tablo 1: Rekabet İhlali İddiası Hakkındaki Kararların Sektörlere Göre Dağılımı
SEKTÖRLER DOSYA SAYISI
Ulaştırma, Taşıt ve Hizmetleri 15
Bilgi ve İletişim Teknolojileri 11
Petrol ve Petrokimya 9
Medya ve Reklam 9
İnşaat 7
Gıda, Tarım, Ormancılık, Balıkçılık, Hayvancılık 7
Makine ve Teçhizat 5
İlaç, Sağlık ve Tıbbi Malzeme 4
Kimyasal Ürünler 4
Enerji 3
Cam ve Cam Ürünleri 3
Mesleki, Bilimsel ve Teknik Faaliyetler 3
Yiyecek ve İçecek Hizmetleri 2
Eğitim 1
Finans 1
Kültür, Sanat, Eğlence ve Spor 1
Tekstil ve Hazır Giyim 1
Turizm ve Konaklama 1
Beyaz Eşya ve Mobilya 1
Diğer 1
TOPLAM 89
2015 yılında ilk inceleme, önaraştırma ya da soruşturma sonucunda nihai karara bağlanan dosyaların sektörlere göre dağılımı yukardaki tabloda yer almaktadır. Bu kararlar, teşebbüslerin 4054 sayılı Kanun’un esasa ilişkin maddeleri olan 4’üncü ve 6’ncı maddelerinde öngörülen yasaklama kapsamına giren davranışları nedeniyle alınan kararlardır. Buna göre 19 ana sektör ve diğer grubunda yer alan sektörlerde toplam 89 karar alınmıştır. Bu yöndeki kararların 78’i ret, 11’i 4054 sayılı Kanun’un 9. maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca görüş bildirilmesine ilişkindir. Ayrıca özelleştirme kapsamındaki işlemlerle ilgili olarak 3 adet görüş bildirilmiştir. Toplam 186 başvuru hakkında ise mevzuat gereği işlem yapılmasına gerek görülmemiştir.