Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık; “Devrim otomobiline yaptıkları gibi bu projeyi boğma girişimine müsaade etmeyeceğiz. İnşallah Türkiye kendi otomobilini yapacak ve bir Türk markasıyla bütün dünyaya da satacak”
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, “Devrim otomobiline yaptıkları gibi bu projeyi boğma girişimine müsaade etmeyeceğiz. İnşallah Türkiye kendi otomobilini yapacak ve bir Türk markasıyla bütün dünyaya da satacak” dedi.
Işık, trambüslerin toplu ulaşımda kullanılmaya başlanması nedeniyle Malatya Büyükşehir Belediyesince düzenlenen törende, böylesi bir etkinliğe katılmasından duyduğu mutluluğu dile getirdi.
Kente güzel hizmetler kazandıran Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Çakır’a teşekkür eden Işık, şehirlerde karşılaşılan en önemli problemlerin başında ulaşım ve hava kirliliğinin geldiğini vurguladı.
Trambüs projesiyle aynı anda iki soruna da önemli bir çözüm getirildiğini hatırlatan Işık, elektrikle çalışan bu toplu taşıma araçların sıfır emisyonla şehir içerisinde hava kirliğini önlenmesine katkı sağlayacağını ifade etti.
Işık, kente yapılan hizmetlerin aynı zamanda Türkiye’nin yerli üretimine de destek sağladığına dikkati çeken Işık, şunları kaydetti:
“Bir zamanlar ‘Türk aklı otomobil mi yapar’ dediler. Yapar. Güney Kore 1960 yılında açlık çekerken bugün dünyada 4-5 çok iyi bilinen otomobil markası var. Türkiye’nin niye otomobil markası yok. Bu ülke, tarihin her döneminde insanlığa medeniyeti öğretmiştir. Bu ülkenin kendi otomobilini, uçağını ve teknolojisini geliştirme imkanı, kapasitesi, potansiyeli yok mu. Peki niye bugüne kadar geri kaldık. Bazı konularda neden arzu ettiğimiz noktada değiliz. İşte burada zihniyet savaşı var. Birileri bu ülkenin sadece pazar olmasını istiyor. Ne varsa ithal edelim, burada tüketsinler. Bu ülke ne üretebiliyorsa yerli üretecek, bu ülke kendi otomobilini de Allah’ın izniyle yapacak.”
“Devrim otomobilini boğdular”
Işık, Türkiye’nin otomobil hayalinin Cumhuriyet öncesine dayandığını anımsattı.
Yerli otomobili o tarihte yaptırmadıklarını anlatan Işık, “Şartlar uygun değildi diyelim. 1961 yılında devrim otomobili yapıldı. Peki ne oldu da o gün devrim otomobil hayata geçmedi de bugün bizim özellikle dünyada büyük bir başarı olarak gördüğümüz Güney Kore’nin markaları çıktı. Türkiye’de o dönemde otomobil ithalatı yapan bir takım çıkar odaklarıyla ülkemizin gelişmesini istemeyen bazı odaklar işbirliği yaptı. Siyasi irade de yapılan işin arkasında durmadı ve devrim otomobilini boğdular” diye konuştu.
“Türkiye kendi otomobilini yapacak ve bir Türk markasıyla dünyaya otomobil satacağız” dediklerini hatırlatan Işık, bu konuda yaklaşık 1,5 yıldır çok titiz bir çalışma yürüttüklerini dile getirdi.
“Birileri fena halde korkuyor”
Dünyada bu işte tecrübeli firmalarla işbirliğini çok önemsedikleri ve prototipleri geçen hafta tanıttıklarını altını çizen Işık, “Sonra bir kıyamettir koptu. Gençlerden büyük bir teveccüh gördük, otomobil meraklılarından büyük bir destek aldık. Kendini bu topraklara ait hisseden insanlarımızdan ciddi destek aldık ama devrim otomobilinde olduğu gibi Türkiye’nin otomobil yapmasını kendi çıkarları için zararlı gören çevrelerden önemli bir dirençle karşılaşmaya başladık. Hemen projeyi değersizleştirmeye başladılar. Bir dünya ülkesine gittiğinizde bir Türk markasını yollarda görmek bizi sevindirip gururlandırmaz mı? Bu birilerini fena halde korkutuyor. Eleştirin varsa söyle, ‘şurası eksik, yanlış’ de. Devrim otomobiline yaptıkları gibi bu projeyi boğma girişimine müsaade etmeyeceğiz. İnşallah Türkiye kendi otomobilini yapacak ve bir Türk markasıyla bütün dünyaya da satacak” ifadelerini kullandı.
Işık, bu çağda ‘her şey yüzde 100 bizim olsun anlayışı”nın geride kaldığına işaret etti.
Yerli otomobilin teknolojinin Türkiye’de geliştirileceğini belirten Işık, “Marka, fikri mülkiyet hakları Türkiye’ye ait ve en az yüzde 85’i yerli üretim olacak” dedi.
Gurur verici gelişmeler
Bakan Işık, Türkiye’nin savunma sanayisinin her geçen gün güçlendiğini vurguladı.
Türkiye’nin, ürettiği silahları dost ve kardeş ülkelere sattığını ve “yüksek teknolojide ben de varım” dediğini belirten Işık, hayata geçirilen projelerin bazı kişilerce itibarsızlaştırılmaya çalışıldığını savundu.
2020’de dünyada uydusunu kendi teknolojisiyle yapan on ülkeden biri olacaklarını aktaran Işık, “Kendi helikopterimizi yaptık, füzemizi yapıyoruz. Bunlar Türkiye için gurur verici gelişmeler değil mi? Eğer bir milli iktidar olmasaydı ne olurdu biliyor musunuz. Bunların tamamını yurt dışından satın alırdık. Ondan sonra domates, biber satarak aradaki farkı ödemeye çalışırdık” diye konuştu.
“Her üretim yenilikçi olacak”
“Türkiye namerde muhtaç olmaktan Allah’a şükürler olsun kurtardık” diyen Işık, şöyle devam etti:
“Yerli üretim bizim için olmazsa olmazdır. Her ne olursa kendi ölçek ekonomimize uygun olanları Türkiye’de üreteceğiz. Biz milletimizle beraber Allah’ın izniyle yolumuza devam edeceğiz. Artık her yaptığımız üretim yenilikçi olacak. Devamlı geliştirmenin ve daha iyiye gitmenin yoluna bakacağız. Ayrıca her ne üretirsek insana ve tabiata saygılı olacağız.”