Özer DEMİRDİZEN
Sosyal Güvenlik Denetmeni
Mali Hukuk Bilim Uzmanı
[email protected]
- Giriş
Bilindiği üzere, Soma faciası sonrasında yer altı maden işlerinde çalışanların çalışma koşulları ve mesleki riskleri uzun süreler gündemin ana maddesi olmuş ve bu acı olay sonrasında hazırlanan Torba Yasa olarak bilinen 6552 sayılı Kanun(1) ile yer altı maden işlerinde çalışan işçilerin çalışma şartlarında ve emeklilik haklarında bazı iyileştirmeler yapılmış ve getirilen ücrette alt sınır uygulamasıyla ücretleri arttırılmıştır. Makalemizde, Torba Yasa ile yer altı maden işlerinde çalışanlara getirilen bu haklar yürürlük tarihleriyle birlikte başlıklar halinde anlatılmaktadır.
- Çalışma Şartlarıyla İlişkili Yenilikler
4857 sayılı İş Kanunu’na(2) göre işyerinde işe başladığı günden itibaren, deneme süresi de içinde olmak üzere, en az bir yıl çalışmış olan işçilere yıllık ücretli izin verilmektedir. Torba Yasa sonrasında yer altı işlerinde çalışan işçilere yıllık ücretli izin süreleri dörder gün arttırılarak uygulanmaktadır. Yapılan bu düzenleme sonrasında, yer altı işlerinde çalışan işçilere verilecek yıllık ücretli izin süresi, hizmet süresi; bir yıldan beş yıla kadar (beş yıl dahil) olanlara 18 günden, beş yıldan fazla onbeş yıldan az olanlara 24 günden, onbeş yıl (dahil) ve daha fazla olanlara 30 günden az olamayacaktır.
Torba Yasa’nın yürürlüğe girdiği 11.09.2014 tarihi itibariyle zorunlu nedenler(3) veya olağanüstü haller(4) dışında yer altında maden işlerinde çalışan işçilere fazla çalışma yaptırılamamaktadır. Yürürlük tarihi olan 01.01.2015 tarihinden itibaren ise yer altı maden işlerinde çalışan işçilerin çalışma süreleri; haftada en çok 36 saat olup günlük 6 saatten fazla olamayacaktır. Bu uygulama sadece maden ocaklarının yer altında geçen çalışma süreleri için uygulanacak olup, diğer yer altı işlerde çalışanların çalışma süreleri önceden olduğu gibi haftada en çok 45 saat, günlük ise 7,5 saatten fazla olmayacak şekilde devam edecektir.
Ayrıca, yine 01.01.2015 tarihi itibariyle uygulanmak üzere, yer altı maden çalışanlarına zorunlu nedenlerle veya olağanüstü hallerde fazla çalışma yaptırılması halinde ise haftalık 36 saati aşan her bir fazla çalışma saati için verilecek ücret, normal çalışma ücretinin saat başına düşen miktarının yüzde yüzünden az olmamak üzere arttırılarak ödenecektir. Yani, fazla çalışma ücreti normal ücretinin iki katı olacaktır. Diğer çalışanlar için ise, fazla mesai ücreti çalışma ücretinin saat başına düşen miktarının yüzde elli fazlası olarak uygulanmaktadır.
- İşe İade Uygulamasında Kıdem Süresi
İş Kanunu’na göre, otuz veya daha fazla işçi çalıştıran işyerlerinde en az altı aylık kıdemi olup, işveren tarafından iş sözleşmesi feshedilen işçi, fesih bildiriminde sebep gösterilmediği veya gösterilen sebebin geçerli bir sebep olmadığı iddiası ile fesih bildiriminin tebliği tarihinden itibaren bir ay içinde iş mahkemesine işe iade davası açabilmektedir. Torba Yasa ile 4857 sayılı İş Kanunu’nun 18 nci maddesinde değişiklik yapılarak yeraltı çalışanlarına istisna getirilmiştir. Buna göre, en az altı ay çalışma yani kıdem şartı yeraltı işlerinde çalışan işçiler için uygulanmayacaktır. Yani, yeraltı işlerinde çalışan işçiler, bu işlerde bir gün bile çalışmışlar ise işe iade davası açabileceklerdir.
- Ücrette Alt Sınır Uygulaması
3213 sayılı Maden Kanunu’na(5) Torba Yasa ile eklenen maddeyle; linyit ve taşkömürü çıkarılan işyerlerinde, yer altında çalışan işçilere ödenecek ücret miktarının asgari ücretin iki katından az olamayacağı hüküm altına alınmış ve böylece bu işlerde çalışanlara daha yüksek bir ücret seviyesi garanti edilmiştir. Buna göre, linyit ve taşkömürü çıkarılan işyerlerinde yer altında çalışan bir bekar işçiye 11.09.2014-31.12.2014 tarihlerinde asgari geçim indirimi dahil aylık en az 1.701,73-TL net ücret ödenmesi gerekmektedir. Bu düzenlemeyle birlikte yer altı maden işlerinde çalışanların ücretlerine alt sınır uygulaması getirilmekte ve yasa ile belirlenen bu ücretin altında çalışmamaları sağlanmaktadır.
- Emeklilik Haklarına Yönelik Değişiklikler
Torba Yasa ile, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun(6) emeklilik aylığı bağlanması şartlarını düzenleyen 28 nci maddesinin 6 ncı fıkrasında yer alan “55” ibaresi “50” şeklinde değiştirilmiştir. Yapılan bu değişiklikle birlikte, maden işyerlerinin yeraltı işlerinde sürekli veya münavebeli olarak en az 20 yıldan beri çalışan sigortalılar için emeklilik yaş şartı 50 olarak uygulanacaktır. Yapılan bu düzenlemeyle maden işyerlerinin yeraltı işlerinde çalışanlara 5 yıl daha önce emekli olma hakkı verilmiştir.
Yıpranma payı olarak bilinen fiili hizmet süresi zammı uygulaması 5510 sayılı Kanun’un 40 ncı maddesinde yer almaktadır. Buna göre, maden ocakları (elementer cıva bulunduğu saptanan cıva maden ocakları hariç), kanalizasyon ve tünel yapımı gibi yer altında yapılan işlerde çalışanların bu işyerlerinde ve işlerde geçen çalışma sürelerinin her 360 günü için hizmetlerine 180 gün fiili hizmet süresi zammı eklenmektedir. Yalnız, Torba Yasa öncesinde fiili hizmet süresi zammı, sadece yer altında fiilen çalışılan günler için verilebilmekte, yer üstünde çalışılan sürelerde, izin ve tatil günlerinde ise verilememekte idi. Bunu düzeltmek amacıyla, Torba Yasa ile, 5510 sayılı Kanun’un yıpranma payını düzenleyen 40 ncı maddesinin 1 nci fıkrasına bir cümle eklenmiştir. Eklenen bu cümle uyarınca; bu işlerde çalışan sigortalıların, fiili hizmet süresi zammından yararlandırılacakları dönem içerisinde kalan; yıllık ücretli izin, sıhhi izin, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil günleri ile eğitim, kurs, iş öncesi ve sonrası hazırlık sürelerinde fiilen çalışma ve söz konusu işlerin risklerine maruz kalma şartı aranmamaktadır. Bu düzenlemeyle birlikte yer altında çalışan işçilerin, yıllık ücretli izin, sıhhi izin, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil günleri ile eğitim, kurs, iş öncesi ve sonrası hazırlık süreleri aynen yer altında çalışılmış gibi değerlendirilmekte ve sigortalı hizmetlerine bu süreler için de fiili hizmet süresi zammı yansıtılmaktadır.
- Sonuç
Sonuç olarak, yer altı maden işlerinde çalışanlara verilen haklar kesinlikle olması gereken ve yerinde olan haklardır. Ancak, çalışanların en temel hakları şüphesiz yaşama ve güvenli çalışma haklarıdır. Soma ve sonrasında Ermenek’te yaşanan maden faciaları bizlere iş güvenliği tedbirlerinin ve bu tedbirlerin uygulanıp uygulanmadığının denetiminin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha göstermiştir. Artık, bu gibi üzücü facialarla karşılaşmamak için ülkemizde de madenlerin denetimi ve iş güvenliği ile ilişkili çok sıkı tedbirlerin alınması ve caydırıcı yaptırımların getirilmesi gerekmektedir. Zira, önemli olan kanun çıkarmak değil çıkarılan kanunun gereğinin yerine getirilip getirilmediğini denetleyebilmek ve denetim sonucunda önerilen yaptırımları uygulayabilmektir. Öte yandan, kamuoyunda iş güvenliği bilincinin gelişmesi için de ortak çalışmalar yapılması gerekmektedir. Toplumda iş güvenliği bilincinin oluşması şüphesiz kanun çıkartmak ve denetim yapmaktan daha etkili olacaktır.
(1) 11.09.2014 tarih ve 29116 mükerrer sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.
(2) 10.06.2003 tarih ve 25134 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.
(3) Gerek bir arıza sırasında, gerek bir arızanın mümkün görülmesi halinde yahut makineler veya araç ve gereç için hemen yapılması gerekli acele işlerde, yahut zorlayıcı sebeplerin ortaya çıkmasında, işyerinin normal çalışmasını sağlayacak dereceyi aşmamak koşulu ile işçilerin hepsi veya bir kısmına fazla çalışma yaptırılabilmektedir.
(4) Seferberlik sırasında ve bu süreyi aşmamak şartıyla yurt savunmasının gereklerini karşılayan işyerlerinde fazla çalışmaya lüzum görülürse işlerin çeşidine ve ihtiyacın derecesine göre Bakanlar Kurulu günlük çalışma süresini, işçinin en çok çalışma gücüne çıkarabilmektedir.
(5) 15.06.1985 tarih ve 18785 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.
(6) 16.06.2006 tarih ve 26200 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.