Kentsel Dönüşüm Kapsamında Yapılan Binalara İlişkin Vergi Avantajları
Levent GENÇYÜREK
Yeminli Mali Müşavir
levent.gencyurek@atlasymm.com.tr
6306 sayılı “Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun”nun 1.inci maddesinde, Kanunun amacının afet riski altındaki alanlar ile bu alanlar dışındaki riskli yapıların bulunduğu arsa ve arazilerde, fen ve sanat norm ve standartlarına uygun, sağlıklı ve güvenli yaşama çevrelerini teşkil etmek üzere iyileştirme, tasfiye ve yenilemelere dair usul ve esasları belirlemek olduğu ifade edilmiştir.
6306 Sayılı Kanun’un, 7.maddesinin 9.uncu bendinde ise ; “ Bu Kanun uyarınca yapılacak olan işlem, sözleşme, devir ve tesciller ile uygulamalar, noter harcı, tapu harcı, belediyelerce alınan harçlar, damga vergisi, veraset ve intikal vergisi, döner sermaye ücreti ve diğer ücretlerden; kullandırılan krediler sebebiyle lehe alınacak paralar ise banka ve sigorta muameleleri vergisinden müstesnadır.” Hükmü yer almaktadır.
6306 Sayılı Kanun hükümleri incelendiğinde kanunun amacının afet riski altındaki alanlar ve bu alanlar dışında kalsa da riskli olan yapıların bulunduğu arsa ve arazilerde iyileştirme ve yenileme yapmak, sağlıklı ve güvenli yapılar oluşturmak olduğu anlaşılmaktadır.
492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 113.üncü maddesinde özel kanunlarla harçtan muaf tutulan kişilerle istisna edilen işlemlerden harç alınmayacağı hüküm altına alınmıştır. 6306 sayılı yasa ile kanun kapsamında yer alan hak sahibi maliklerle yapılacak işlemlere yönelik istisna öngörülmekte olup hak sahiplerinin taraf olmadığı işlemler ve kağıtlara istisna uygulanması mümkün değildir.
Yukarıda yapılan açıklamalara göre, 6306 sayılı Kanun kapsamında riskli yapı olarak belirlendiği anlaşılan taşınmaza ilişkin olarak 6306 sayılı Kanun kapsamında düzenlenecek gayrimenkul satış vaadi ve arsa payı karşılığında inşaat yapım sözleşmesinin noter ve tapu harçları ile damga vergisinden istisna edilmesi gerekir. Buna göre, riskli yapının yerine yapılacak olan bağımsız bölümlerden bir kısmı riskli yapıda pay sahibi olanlara verilecek bir kısmı da inşaat firmasına kalacaktır. Pay sahiplerine verilen bağımsı birimlerle ilgili devir ve tescil işlemleri vergi avantajlarından yararlanacak, ancak riskli yapıda payı olan bir kişinin bu payı karşılığı kendisine düşen bağımsız bölümü başka birisine satışında ise istisna söz konusu olmayacaktır.
Ancak, riskli yapı yerine yapılacak bağımsız bölümlerin hak sahipleri dışında kalan üçüncü kişilere satışı nedeniyle üçüncü kişilerle inşaatı yapan şirket arasında düzenlenen sözleşmelere damga vergisi uygulanacak ve tapuda yapılacak işlemlerden de tapu harcı alınacaktır. (Ankara Vergi Dairesi Başkanlığı KDV ve Diğer Vergiler Grup Müdürlüğü’nün 07.01.2015 tarih ve 10 sayılı Özelgesi)
Diğer taraftan, uygulama alanında olmakla birlikte kentsel dönüşüme tabi tutulmadan satışı yapılan yapıların vergisel avantaja sahip olup olmadığı konusu Uygulama Yönetmeliği ile açıklığa kavuşmuştur.
6306 Sayılı Yasanın Uygulama Yönetmeliğinin 16.ncı maddesinin 9/ç bendinde, hak sahibi malik tarafından uygulama alanındaki yapıların dönüşüme tabi tutulmadan önce ilk satışı, devir ve tescili işlemleri vergi ve harç istisnasından yararlanabilecektir.