Site icon Alomaliye.com Güncel Mevzuat, Muhasebe, Ekonomi, Vergi, SGK Haberleri

Askerlik Borçlanması – Murat YETİK Sosyal Güvenlik Denetmeni

Askerlik Borçlanması Nedir

Murat YETİK
Sosyal Güvenlik Denetmeni
muratyetik@gmail.com 

1.Giriş: Sosyal Güvenlik Hukukunda Hizmet Borçlanmaları ve Askerlik Borçlanması

Sigortalılar iradi olarak (aylıksız izin gibi) veya iradesi dışında (askerlik gibi) meydana gelen devamsızlık halleri ile veya da çalışma ilişkisinin özelliğinden kaynaklanan bazı durumlarda (kısmi süreli iş sözleşmesi gibi) sigorta primi ödenmesi olanağından mahrum kalmaktadır.[1] İşte primi ödenmeden geçirilmiş çalışma süresinin sonradan borçlanılarak ödenmesi ve malullük, yaşlılık, ölüm sigortaları açısından sigortalılık süresine eklenmesine hizmet borçlanması denmektedir (Yargıtay 21. Hukuk Dairesi, 27.05.1996, 2172/3076).

[2] Askerlik mükellefiyetini yapan er ve erbaşlar bu sürede sağlık güvencesinde olmalarına karşın yaşlılık sigortasının kapsamı dışında kalmaktadırlar. Emekliliklerini geciktiren bu duruma çözüm getirmek için 5510 sayılı Kanunda “Bu Kanuna göre sigortalı sayılanların… Er veya erbaş olarak silahaltında veya yedek subay okulunda geçen süreleri” için borçlanma hakkı tanınmıştır.

[3] Sigortalıların; er veya erbaş olarak silahaltında veya yedek subay okulunda geçen sürelerini borçlanabilecekleri anlamında kullanılan “askerlik borçlanması” da sosyal güvenlik hukukundaki hizmet borçlanmalarının özel bir türüdür.

5510 sayılı Kanunun hizmet borçlanmalarına ilişkin hükümleri genel olarak 2008 yılı Ekim ayı başı itibariyle yürürlüğe girmiştir. Söz konusu Kanunun 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının a, b ve c bentlerine tabi sigortalılar ile bunların hak sahiplerinin borçlanabilecekleri süreler Kanunun 41, 46, geçici 4 ve geçici 8’inci maddeleriyle düzenlenmiştir. Sigortalının, sigortalılık ilişkisi mevcut olmayan her süreyi borçlanabilmesi mümkün değildir. Hangi sürelerin borçlanmaya konu olabileceği Kanunda gösterilmiştir. Sayılanlar dışında kalan süreler için hizmet borçlanması yapılamaz.

[4] Askerlik borçlanması uygulaması sosyal güvenlik sistemimize ilk kez 5434 sayılı Emekli Sandığı Kanununa 23.02.1965 tarih ve 545 sayılı Kanunla yapılan ekleme ile girmiş daha sonra bu uygulama 1972’de 506 sayılı Kanuna, 1985’te de 1479 sayılı Kanuna alınmıştır.

[5] Bugün için sosyal güvenlik hukukunda askerlik borçlanması; 5510 sayılı Kanun md. 41/1/b’de, 12.05.2010 tarihli Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği md. 66’da ve Sosyal Güvenlik Kurumunun 22.02.2013 tarihli ve 2013/11 sayılı Sigortalılık İşlemleri Birleşik Genelgesinde düzenlenmiştir.

[6] Anılı genelgenin askerlik borçlanmasına ilişkin çeşitli hükümleri 28.02.2014 tarihli ve 2014/5 sayılı Genelge ile tadil edilmiştir.

2.Askerlik Borçlanmasına İlişkin Genel Esaslar (2013/11 ve 2014/5 Sayılı Genelgeler Çerçevesinde)

Yapılacak askerlik borçlanmalarında, hava değişimlerinin 1111 sayılı Kanunun yayımlandığı 17.07.1927 tarihine kadar 1 yılının, bu tarihten sonra 3 ayının, 22.02.2014 tarihinden sonra otuz gününün; 1076 sayılı Kanunun 3’üncü maddesi uyarınca erbaş ve er statüsünde askerlik görevini yapanların (kısa dönem) ise 14.11.1980 tarihinden itibaren 1 ayının, 22.02.2014 tarihinden itibaren on beş gününün askerlik süresi olarak dikkate alınması gerektiğinden, bu süreleri aşan kısmı ile hastalık veya cezai bir sebeple uzayan süreler borçlandırılmayacaktır.

Askerliğini er olarak yapanların aksi bir durum bulunmadıkça, esarette geçen süreleri muvazzaf askerlik hizmetinden sayıldığından bu süreler de borçlandırılacaktır.

1111 sayılı Kanuna göre askerlik hizmetini er öğretmen olarak yapanların kıtada maaşsız olarak geçen süreleri borçlandırılacaktır.

Yedek subay okulunda ve hazırlık kıtasında 01.01.1950 tarihinden önce geçen süreler hizmet sürelerine dahil edildiğinden, bu süreler ayrıca borçlandırılmayacaktır. Ancak, 01.01.1950 tarihinden önce hazırlık kıtasına veya yedek subay okuluna duhul etmiş olup da, okul devresinin tamamı veya bir kısmı 01.01.1950 tarihinden sonraya isabet edenler de okul devresinin 01.01.1950 tarihinden sonraki kısmını borçlanabileceklerdir.

Yedek subay okulunda öğrenci iken veya muvazzaf veya ihtiyat askerliğini er olarak yapmakta bulundukları sırada vazife malulü olmaları sebebiyle kendilerine vazife ve harp malullüğü aylığı bağlananların, öğrencilikte ve askerlikte geçen süreleri, Kanunun 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının a ve b bentlerine göre çalışmaları halinde borçlandırılacaktır.

Askeri liselerden mezun olduktan sonra harp okuluna giden veya Türk Silahlı Kuvvetleri hesabına yüksekokullara devam edenlerin bu okullardan, istekleri dışında, disiplinsizlik veya başka bir nedenle ayrılanların, sadece harp okulu veya yüksekokulda geçen sürelerinin (emsallerinin tabi olduğu askerlik süresini geçmemek üzere) borçlandırılması, askeri lisede geçen sürelerin ise borçlanma dışında bırakılması gerekmektedir.

Askerlik görevini 1965-1967 yılları arasında er olarak yapanların 29.12.1967 tarihini geçmemek üzere, 1962-1964 yılları arasında er olarak yapanların ise 31.10.1964 tarihini aşmamak üzere Kıbrıs olayları nedeniyle uzayan askerlik süreleri herhangi bir araştırmaya gerek kalmaksızın borçlandırılacaktır.

Kanunun 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının b bendine (bağımsız çalışanlar) tabi sigortalıların 41’inci maddeye göre yapacakları borçlanma taleplerinde de tescil edilmiş olma şartı dışında herhangi bir şart aranmayacaktır. Bu nedenle, 01.10.2008 tarihinden önce 1479 ve 2926 sayılı Kanunlar gereğince aktif sigortalı olmamaları nedeniyle askerlik borçlanma talepleri reddedilen sigortalı ve hak sahiplerinin 01.10.2008 tarihinden sonra yeniden müracaatları halinde borçlanma işlemleri aktif sigortalı olma şartı aranmaksızın sonuçlandırılacaktır.

5510 sayılı Kanun md. 4/1/b bendi (bağımsız çalışanlar) kapsamında sigortalı sayılanlar askere alınmaları halinde sigortalılıkları sona ermediğinden bu sigortalılıkları devam ettiği sürece 41’inci maddenin birinci fıkrasının b bendine göre er veya erbaş olarak silahaltında veya yedek subay okulunda geçen sürelerin borçlandırılmasında zorunlu sigortalılıkları devam edenler dışındakiler borçlanma yapabilecektir. Fiili askerlik hizmeti silahaltına alınmakla başlayıp terhis tarihinde sona erdiğinden, 5510 sayılı Kanun md. 4/1/b bendi (bağımsız çalışanlar) kapsamında sigortalı sayılanlar askerlik yaparken söz konusu sigortalılıkları devam edenlerin askerlik süreleri borçlandırılmayacaktır.

Türk vatandaşlığına alınanlardan vatandaşlığa alındıkları tarihte 22 yaşını doldurmuş olanlardan geldikleri ülkelerde yaptıkları askerlik sürelerini belgeleyenler belgede kayıtlı süreyi, belgede kayıtlı sürenin olmaması veya Türkiye’deki emsallerinin yaptığı askerlik süresinden fazla olması hallerinde emsalleri kadar borçlandırılacaklardır. Türk vatandaşlığına alınan kimselerin askerlik süresini belgeleyememeleri durumunda borçlanma işlemleri yapılmayacak, varsa yapılmış olan borçlanma işlemleri iptal edilecektir.

Türk vatandaşı iken askere alınan ve askerlik yükümlülüğünü yerine getirenlerin daha sonra Türk vatandaşlığından çıkmaları halinde Türk vatandaşı iken yaptıkları askerlikleri borçlanılabilecek, daha önce yapılmış olan borçlanmaları geçerli sayılacaktır. Türk vatandaşı olduğu halde vatandaşlıktan çıkıp yeniden vatandaşlığa alınanlardan vatandaşlığa alındıkları tarihte 22 yaşını doldurmuş olanların da 1111 sayılı Kanun gereğince askerlik yapmaları zorunlu olduğundan bu durumda olanlardan yaptıkları fiili askerlik sürelerini belgelemeleri istenerek borçlanma işlemleri buna göre sonuçlandırılacaktır.

3. Askerlik Borçlanması Başvurusu

Borçlanma için sigortalının kendisinin veya (sigortalının ölümü halinde) hak sahiplerinin yazılı talepte bulunmaları gerekmektedir.[7] Hizmet borçlanmasına ilişkin talepler, örneği Kurumca hazırlanan hizmet borçlanması başvuru belgesi veya borçlanma isteğini belirtir dilekçe ile Kuruma yapılır. Kanunun yürürlük tarihinden önce veya sonra geçen ve Kanunun 41’inci maddesinde belirtilen sürelerin borçlanılması için Kanun veya mülga sosyal güvenlik kanunlarına göre tescil edilmiş olmak yeterli olup, borçlanma talep tarihi veya ölüm tarihi itibarıyla sigortalı olma şartı -fiilen çalışma şartı- aranmaz (S.S.İ.Y. md. 66/1). Askerlik yapılmış olduğu, askerlik şubesinden alınan belge ile kanıtlanmaktadır. Belgede belirtilen sürenin tümü borçlanılabilir. Ancak sigortalı kısmi borçlanma hakkına da sahiptir.[8]

4.Borçlanma Tutarının Hesaplanması

Kanunun 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının; a (işçiler) ve b (bağımsız çalışanlar) bentleri ile Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra ilk defa c bendi (kamu görevlileri) kapsamında sigortalı sayılanların, Kanunun 41’inci maddesine göre borçlanacakları sürelere ait prim tutarı, sigortalıların veya hak sahiplerinin talepte bulundukları tarihte Kanunun 82’nci maddesine göre prime esas kazancın alt ve üst sınırları arasında olmak üzere kendilerince belirlenen günlük kazancın % 32’si oranında hesaplanacaktır (5510 sayılı Kanun md. 41; S.S.İ.Y. md. 66/2; 2013/11 sayılı Genelge).

Kanunun 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının b bendine (bağımsız çalışanlar) tabi sigortalıların yapacakları hizmet borçlanmalarına ait borçlanma tutarı, sigortalılıkları nedeniyle ödedikleri prime esas kazançları dikkate alınmadan, “Borçlanma Talep Dilekçesi” ile beyanda bulundukları prime esas kazanç üzerinden, prime esas kazanç beyanında bulunulmaması halinde ise borçlanma tutarı asgari günlük kazanç tutarı üzerinden hesaplanacaktır.

Borçlanılacak sürenin hesabında ayın 28, 29, 30 ve 31 gün çektiği üzerinde durulmaksızın ay 30, yıl 360 gün olarak alınacaktır. Borçlanacağı sürenin başlangıcı ve bitişi ay içinde herhangi bir tarih ise o aylara ait gün sayısı parmak hesabı yapılmak suretiyle hesaplanacaktır. Prime esas günlük kazanç alt sınırı asgari ücretin otuzda biri, üst sınırı ise prime esas günlük kazanç alt sınırının altı buçuk katıdır.

Borçlanma tutarı (Borç Tutarı = Belirlenen Günlük Kazanç x % 32 x Borçlanılacak Gün Sayısı) formülüne göre hesaplanacaktır. Sigortalının borçlanmaya esas günlük kazancının tespitinde, adi posta veya kargo ile gönderilen veya Kuruma doğrudan verilen borçlanma dilekçesinin Kurum kayıtlarına intikal ettiği tarih, iadeli taahhütlü veya acele posta servisi olarak gönderilenlerde ise postaya verildiği tarih esas alınacaktır (2013/11 sayılı Genelge).

5.Borcun Tebliği ve Ödenmesi

Tahakkuk ettirilen borç tutarı, ilgiliye iadeli taahhütlü olarak tebliğ edilecek, PTT alındısının ilgiliye teslim edildiği tarih borcun tebliğ tarihi olacaktır. Hesaplanan borç, tebliğ tarihinden itibaren bir ay içerisinde sigortalı veya hak sahipleri tarafından Kuruma ya da Kurumun anlaşmalı olduğu bankalara ödenecek, bir ay içinde ödenmeyen borçlanmalar ise geçerli sayılmayacaktır. Borcun bir ay içinde tamamının ödenmemesi halinde, ödenen miktara karşılık gelen süre sigortalılık süresi olarak değerlendirilecektir (S.S.İ.Y. md. 66/2; 2013/11 sayılı Genelge). Kuruma yazılı olarak başvurup dilekçeleri ekinde borçlanma belgeleri bulunmayanlardan bir ay içinde söz konusu belgeleri ibraz etmeyenlerin hizmet borçlanma tutarları, belgenin Kurum kayıtlarına ibraz edildiği tarihte geçerli olan prime esas günlük kazanç miktarlarına göre hesaplanacaktır. Her borçlanma için ayrı borçlanma talep dilekçesi alınacaktır. Süresi içinde tebliğ edilen borcunu ödemeyenler ile bir kısmını ödeyenlerin kalan süreleri için yeniden başvurmaları gerekmektedir (2013/11 sayılı Genelge). Primi ödenmeyen borçlanma süreleri hizmetten sayılmaz (5510 sayılı Kanun md. 41).

6.Borçlanılan Sürelerin Statülerinin Belirlenmesi

6.1. Kural olarak borçlanma süresine ait sigortalılık statüsü, kişinin, borçlanma başvurusunu yaptığı sırada Kanunun 4. maddesinin 1. fıkrasının ilgili bendindeki sigortalılık statüsüne göre belirlenir (yani kişinin borçlanma başvurusunu yaptığı sırada a bendi (işçiler), b bendi (bağımsız çalışanlar) ya da c bendi (kamu görevlileri) kapsamındaki mevcut statüsüne bakılır) -5510 sayılı Kanun md. 41; S.S.İ.Y. md. 66; 2013/11 sayılı Genelge-

Örnek: İlk defa 21.11.2008 tarihinde Kanunun 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının a bendine (işçi) tabi çalışmaya başlayıp 15.12.2009-15.03.2010 tarihleri arasında askerliğini er olarak yapan sigortalı, 15.08.2010 tarihinde Kanunun 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının c bendine (kamu görevlisi) tabi sigortalı olmuştur. 12.02.2015 tarihinde Kuruma müracaat ederek askerlik süresini borçlanmıştır. Bu sigortalının borçlandığı süreler Kanunun 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının c bendi (kamu görevlisi) kapsamında geçmiş hizmet olarak değerlendirilecektir.

6.2. Eğer sigortalı, sigortalılığı sona erdikten sonra Kuruma başvuru yapmış ise bu kez en son sigortalılık statüsüne bakılacaktır (2013/11 sayılı Genelge);

Örnek: 21.01.2009 tarihinde Kanunun 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının a bendine (işçi) tabi çalışmaya başlayıp daha sonra 24.12.2010 tarihinde işinden ayrılan sigortalı, 15.01.2010-15.03.2011 tarihleri arasında askerliğini er olarak yaptıktan sonra yeniden çalışmaya başlamadan Kuruma başvurarak askerlik süresini borçlanmıştır. Bu sigortalının borçlandığı süreler Kanunun 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının a bendi (işçi) kapsamında geçmiş hizmet olarak değerlendirilecektir.

6.3. 2925 sayılı Kanuna tabi sigortalılığı devam edenlerden daha önce Kanunun 4’üncü maddesi kapsamında sigortalılığı bulunanların borçlanılacak süreleri 4’üncü maddenin birinci fıkrasının a bendi (işçi) kapsamında değerlendirilecektir (2013/11 sayılı Genelge).

6.4. Kanununun 4’üncü maddesi kapsamında zorunlu sigortalılığı sona erdikten sonra isteğe bağlı sigortaya prim ödeyenlerden, sigortalılığı sona erdikten sonra yapılan askerlik borçlanması 4’üncü maddenin birinci fıkrasının b bendi (bağımsız çalışanlar) kapsamında değerlendirilecektir (2013/11 sayılı Genelge).

6.5. Kanunun 5’inci maddesinin birinci fıkrasının g bendine tabi sigortalıların borçlanma statüsü 4’üncü maddenin birinci fıkrasının a bendi (işçi) kapsamında sigortalılık süresi olarak değerlendirilecektir (2013/11 sayılı Genelge).

6.6. 3201 sayılı Kanuna göre yurtdışında geçen hizmet sürelerini borçlanan sigortalıların Kanunun 41’inci maddesine göre yapacakları borçlanmalar, 3201 sayılı Kanuna göre belirlenen sigortalılık statüsüne göre değerlendirilecektir (2013/11 sayılı Genelge).

6.7. Kanuna göre yurt içinde çalışması bulunmayanlardan, sosyal güvenlik sözleşmesi imzalanmış ülkelerde çalışmış olanlar ile halen çalışmaya devam edenler askerlik borçlanması yapabileceklerdir. Bunların borçlandıkları süreler Kanunun 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının b bendine (bağımsız çalışanlar) tabi sigortalılık süresi olarak değerlendirilecektir (S.S.İ.Y. md. 66; 2013/11 sayılı Genelge)

7.Borçlanmanın İadesi

5510 sayılı Kanunun 41’inci maddesine göre yapılan borçlanmalarda aylık bağlanmamış olması şartıyla bir defaya mahsus borçlanma tutarının tamamı iade edilmekte iken 21.08.2013 tarihli ve 28742 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan S.S.İ.Y.’nin 66’ncı maddesinin on birinci fıkrasında yapılan değişiklikle bir defaya mahsus iade kaldırılmış olup, aylık bağlanmamış olması şartıyla borçlanma tutarının tamamı sigortalının talebi halinde faiz uygulanmaksızın her zaman iade edilebilecek, ancak kısmi iade yapılmayacaktır.” Sigortalı tarafından ödenmiş olan borçlanma tutarının vefatından sonra hak sahiplerince iadesinin talep edilmesi halinde borçlanma tutarının hak sahiplerine iadesi yapılmayacaktır (S.S.İ.Y. md. 66/11; 2013/11 sayılı Genelge)

8.Borçlanma İşleminin Sigortalılığa Etkisi

Askerlik borçlanması, bütün erkek sigortalılara tavsiye edilebilecek imkanlar taşımaktadır. Askerlik süresinin tamamı veya istenilen süre kadarlık kısmi borçlanılabilir. Borçlanılan gün sayısı kadar sigortalının prim ödeme gün sayısı artar. Sigorta başlangıcından önceki askerlik süresi dahi borçlanılabilir ve sigorta başlangıcından önceki askerlik süresinin borçlanılması halinde, ayrıca, sigorta başlangıç tarihi, borçlanılan gün sayısı kadar geriye götürülür. Sigorta başlangıç tarihinin farazi olarak, borçlanılan süre kadar geriye götürülmesi Geçici 81. maddeye göre emeklilikte geçiş dönemi hükümlerine tabi sigortalılara daha elverişli emeklilik yaşı ve prim ödeme gün sayısı avantajı sağlayacaktır.[9] Ancak sigortalılığın başlangıç tarihinden sonraki süreler için (yani askerlik hizmetinden önce sigortalı olanlar) borçlandırılma halinde ise (sadece) prim ödeme gün sayısı artırılmış olmaktadır.[10]

Dip Notlar:

[1] Ali Nazım Sözer, Türk Sosyal Sigortalar Hukuku, Beta, İstanbul, 1. Baskı, Mart 2013, s. 441

[2] Güzel-Okur-Caniklioğlu, Sosyal Güvenlik Hukuku, Beta, İstanbul, 14. Bası, Ekim 2012, s. 587

[3] Ali Nazım Sözer, Türk Sosyal Sigortalar Hukuku, Beta, İstanbul, 1. Baskı, Mart 2013, s. 441

[4] Tuncay-Ekmekçi, Sosyal Güvenlik Hukuku Dersleri, Beta, İstanbul, 14. Bası, Eylül 2011, s. 512

[5] Tuncay-Ekmekçi, Sosyal Güvenlik Hukuku Dersleri, Beta, İstanbul, 14. Bası, Eylül 2011, s. 514

[6] Hizmet borçlanmalarına ilişkin daha önceki düzenlemeleri ihtiva eden 2008/111 sayılı ve 2010/106 sayılı genelgeler, 2013/11 sayılı genelgeyle; 01.07.2010 tarihli ve 27628 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Hizmet Borçlanma İşlemlerinin Usul ve Esasları Hakkında Tebliğ ise 17.12.2011 tarih ve 28145 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Hizmet Borçlanma İşlemlerinin Usul ve Esasları Hakkında Tebliğin Yürürlükten Kaldırılmasına İlişkin Tebliğ ile yürürlükten kaldırılmıştır.

[7] Güzel-Okur-Caniklioğlu, Sosyal Güvenlik Hukuku, Beta, İstanbul, 14. Bası, Ekim 2012, s. 599

[8] Ali Nazım Sözer, Türk Sosyal Sigortalar Hukuku, Beta, İstanbul, 1. Baskı, Mart 2013, s. 441-442

[9] Müjdat Şakar, Sosyal Sigortalar Uygulaması, Beta, İstanbul, 10. Baskı, Şubat 2011, s. 340

[10] Ali Nazım Sözer, Türk Sosyal Sigortalar Hukuku, Beta, İstanbul, 1. Baskı, Mart 2013, s. 459

 

Exit mobile version