6331 Sayılı Kanun İşveren Yükümlülükleri
Mustafa Bahadır ALTAŞ
SM.Mali Müşavir
Giriş ;
Bilindiği gibi 30 Haziran 2012 tarih ve 28339 sayılı resmi gazetede yayınlanan 6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu 01 Ocak 2013 tarihi itibari ile yürürlüğe girmiş bulunmaktadır. 6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu uygulanmasına ilişkin; İş sağlığı ve güvenliği hizmetleri yönetmeliği, İş güvenliği uzmanlarının görev yetki sorumluluk ve eğitimleri hakkında yönetmelik ile İş sağlığı ve güvenliği risk değerlendirmesi yönetmeliği, İş sağlığı ve güvenliği kurulları hakkında yönetmelik olmak üzere 4 yönetmelik ile İş sağlığı ve güvenliğine ilişkin işyeri tehlike sınıfları tebliği geçtiğimiz günlerde resmi gazetede yayınlayarak yürürlüğe girmiş bulunmaktadır. 6331 sayılı kanunla daha önce 4857 sayılı Kanunda yer alan iş sağlığı ve güvenliğine ilişkin düzenlemelerde 4857 kanun kapsamından çıkartılarak 6331 sayılı kanun hükümleri kapsamında değerlendirilmeye alınmıştır.
Yapılan düzenleme ile İş yerlerinde iş sağlığı ve güvenliğinin sağlanması ve mevcut sağlık ve güvenlik şartlarının iyileştirilmesi için işveren ve çalışanların görev, yetki, sorumluluk, hak ve yükümlülüklerini düzenlenmiştir. Bu kanun kamu ve özel sektöre ait tüm (işçi sayısına bakılmaksızın) işlere ve işyerlerine, faaliyet konularına bakılmaksızın, bu işyerlerinin işveren, işveren vekili, çırak ve stajyerler de dâhil olmak üzere tüm çalışanlarına uygulanacaktır. İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu hiçbir ayrım yapmaksızın bütün iş kollarında işçi çalıştıran kamu ve özel sektör işverenlere, iş güvenliği sağılığı ve konusunda genel bir sorumluluk yüklemiştir. .(İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu Uygulamayacak Yerler; Fabrika, bakım merkezi, dikimevi ve benzeri işyerlerindekiler hariç Türk Silahlı Kuvvetleri, genel kolluk kuvvetleri ve Milli İstihbarat Teşkilatı Müsteşarlığının faaliyetleri. Afet ve acil durum birimlerinin müdahale faaliyetleri.Ev hizmetleri. Çalışan istihdam etmeksizin kendi nam ve hesabına mal ve hizmet üretimi yapanlar. Hükümlü ve tutuklulara yönelik infaz hizmetleri sırasında, iyileştirme kapsamında yapılan işyurdu, eğitim, güvenlik ve meslek edindirme faaliyetlerinde bulunan işyerleri.)
Kanun neler getiriyor?
- İş sağlığı ve güvenliği kanunu ile herkes sağlıklı ve güvenle çalışma ortamı sağlanacak.
- İş sağlığı ve güvenliğinin sağlanması için işyerlerinde yeni bir sistem uygulamaya konulacak.
- Her işyerinde iş sağlığı ve güvenliği profesyonelleri istihdam edilecek/Görevlendirilecek.
- İSG (İş sağlığı ve güvenliği hizmeti sunan kuruluşlar) profesyonellerine büyük bir sorumluluk yükleniyor.
- İşverene iş sağlığı ve güvenliği hizmeti için alternatif çözümler uygulanabilecek.
- Bakanlık, küçük işletmelere İş sağlığı ve güvenliği hizmeti alma konusunda destek olacak.
- Çalışanlar sağlık gözetiminden geçmeden işe başlamayacak.
- İş kazası ve meslek hastalıklarının kayıtları etkin ve güncel olacak.
- Tüm işyerleri acil durumlara karşı eylem planı hazırlanacak.
- İş sağlığı ve güvenliği, işyeri çalışanlarının katkı ve katılımıyla sağlanacak.
- Çalışanlar, iş sağlığı ve güvenliği için bilgi ve eğitim ile verilecek.
- Çalışanlar, iş sağlığı ve güvenliği tedbirlerinin alınmaması halinde çalışmaktan kaçınma hakkını kullanabilecek.
- Risk değerlendirmesinin yapılmaması işi durdurma sebebi sayılacak.
- İş sağlığı ve güvenliği için çalışan işlerden temsilcisi seçilecek.
- Ulusal İSG (İş sağlığı ve güvenliği) Konseyinin kuruluş başlatılacak.
- İşyerlerinde iş sağlığı ve güvenliği kurulu oluşturulacak.
- İşyerlerinin toplu halde bulunduğu yerlerde iş sağlığı ve güvenliği koordinasyonu sağlanacak.
- Kanunla uyumsuz davranışlara idari para cezası uygulanacak.
- Hayati tehlike tespitinde işyerlerinde işin durdurulması sağlanacak.
- Büyük endüstriyel kaza oluşabilecek işyerleri için işletme kurulmadan gerekli önlem ve tedbir alınmış olacak.
Yayınlanan 6331 sayılı kanun ve ilgili yönetmelikler ile işverenlere İş Sağlığı ve Güvenliği önlemlerinin alınması konusunda önemli sorumluluklar yüklemekte ve aksi durumda yükümlülüğünü yerine getirmeyen işyerlerine her bir işlem için 1.000 TL ile 80.000 TL’ sı arasında para cezası yaptırımı öngörmektedir. Yasa işyerlerinde istihdam edilen işçi sayısı dikkate alınarak aşağıdaki şekilde belirlenen bir geçiş süreci içinde uygulamaya girecektir
Uygulama ve geçiş süreci
- Kamu kurumları ile 50’den az çalışanı olan ve az tehlikeli sınıfta yer alan işyerleri için yayımı tarihinden itibaren iki yıl sonra, (01 Temmuz 2014)
- 50’den az çalışanı olan tehlikeli ve çok tehlikeli sınıfta yer alan işyerleri için yayımı tarihinden itibaren bir yıl sonra, (01 Temmuz 2013)
- Diğer işyerleri için yayımı tarihinden itibaren altı ay sonra, (01 Ocak 2013)
İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu ve yayınlanan yönetmelikler kapsamında kapsamın da işverenlerin öncelikli olarak kendilerine bir yol haritası belirlemeleri gerekmektedir. Bizim önerimiz aşağıdaki şekilde bir çalışma yapılmasıdır.
İşyerlerinin Risk analizi ve İzlenecek yol haritası
Öncelikli olarak İş Yerlerinin
- Az tehlikeli iş yeri
- Tehlikeli iş yeri
- Çok tehlikeli iş yeri
olup olmadığı konusunda Sınıflandırılması bu sınıflandırma yapıldıktan sonra
- Risk değerlendirme raporunun hazırlanması
- Acil eylem planının hazırlanması
- Çalışanların eğitimlerinin tamamlanması
- Ölçüm ve muayene işlemlerinin tamamlanması
- İş yeri çalışanları temsilci atamalarının yapılması
- İş sağlığı ve iş güvenliği kurulu kurulması
- İş yeri hekimi ve iş güvenliği uzmanı çalıştırma mecburiyeti
Yukarıda yer alan eksikliklerin giderilmesi ile ilgili çalışmaların 01 Ocak 2013 tarihi itibari ile başlatılması ve en kısa zamanda sonuçlandırılması gerekmektedir. İş yeri hekimi ve iş güvenliği uzmanı çalıştırma mecburiyeti ise yukarıda uygulama ve geçiş süreci belirtilen takvime göre kademeli bir geçiş sonrasında tamamlanmalıdır.
Kanun, özellikle 6–7 ve 8.maddelerinde tüm işverenlerin işyerlerinde, İş Güvenliği Uzmanı, İşyeri Hekimi ve diğer sağlık personeli görevlendirmek zorundadır ilkesini benimsenmiştir. Bu ilkeye göre, İşverenler işyerlerinin tehlike sınıfları dikkate alarak, çok tehlikeli işyerlerinde A sınıfı, tehlikeli işyerlerinde B sınıfı ve az tehlike işyerlerinde ise C sınıfı belgeye sahip iş güvenliği uzmanı ile işyeri hekimi çalıştırmakla yükümlü kılınmıştır.
İşverenin yükümlükleri,
İşverenler çalışanların işle ilgili sağlık ve güvenliğini sağlayacak, sağlık ve güvenlik tedbirlerinin bu yasa ile değişen şartlara uygun hale getirilmesi ve mevcut durumun iyileştirilmesi için çalışmalar yapacak, işyerinde alınan iş sağlığı ve güvenliği tedbirlerine uyulup uyulmadığını izleyecek ve denetleyecektir.
Çalışanların yükümlülükleri
Çalışanlar iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili aldıkları eğitim ve işverenin bu konudaki talimatları doğrultusunda, kendilerinin ve hareketlerinden veya yaptıkları işten etkilenen diğer çalışanların sağlık ve güvenliklerini tehlikeye düşürmemekle yükümlü olup ayrıca işveren tarafından verilen eğitim ve talimatlar doğrultusunda görevlerini yerine getirmekle yükümlü olacaklardır.
İş Sağlığı ve Güvenliği hizmetlerinin bakanlıkça desteklenmesi şartları
Yasanın yedinci maddesinde yer alan bu düzenlemeye göre; Kamu kurum ve kuruluşları hariç olmak üzere on kişiden az çalışanı olanlardan, çok tehlikeli ve tehlikeli sınıfta yer alan işyerleri faydalanabileceklerdir. Bu işyerlerinde Çalıştırdığı kişilerin sigortasını yaptırmadığı tespit edilen işverenlerden, yapılan ödemeler yasal faizi ile birlikte tahsil edilecek ayrıca Bu işverenler sağlanan destekten 3 yıl süreyle faydalanamayacaklar. (Bu desteğin SGK tarafından finanse edileceği, Maliye Bakanlığı’nın da görüşü alınarak bir yönetmelik çıkarılacağı, bu yönetmelikte uygulamaya ilişkin detayların yer alacaktır.)
OSGB (Ortak Sağlık ve Güvenlik Birimi)
İş yeri hekimi ve iş güvenliği uzmanı bulundurmak zorunda olan işletmeler bu ihtiyaçlarını kendi bünyesinde çalışan iş yeri hekimi ve iş güvenliği uzmanlarından alabilecekleri gibi OSGB (Ortak Sağlık ve Güvenlik Birimi) Şirketleri şirketlerinden hizmet alarak da yerine getirebilirler. (Ancak belirlenen niteliklere ve gerekli belgeye sahip olması hâlinde, tehlike sınıfı ve çalışan sayısı dikkate alınarak, bu hizmetin yerine getirilmesini kendisi üstlenebilecektir.)
İş Sağlığı ve Güvenliği Yasasında İşçi Sayısının Tespiti
Bakanlığın işçi sayısını tespit ederken şubeleri olan şirketlerin, her şubesinin ayrı ayrı mı yoksa toplu olarak mı dikkate alınarak işçi sayılarının tespitinin yapılacağı konusunda net bir açıklama yapmadığı sürece işçi sayısının tespitinde işyerlerinin sigorta sicil numarasını dikkate alınarak merkez/şube ayrımı yapılmaksızın her bir işyerinin ayrı ayrı değerlendirilmesi gerekmektedir. (4857 sayılı kanun madde 30 – İşçi sayısının tespitinde aynı işverenliğin aynı il sınırları içerisindeki işyerlerinde çalıştırılan işçi sayısı toplamı esas alınmaktadır.)
Sonuç : Ülkemizde önemli bir sorun olan iş kazası ve meslek hastalıklarının özelikle 2012 yılında iş kazalarında meydana gelen ölümlü kazalarının 120 kişi civarında olduğu bu tür olumsuzların kaza olmaktan çıktığı önlenemeyen cinayet haline dönüştüğü dikkate alındığında çalışma hayatındaki bu eksikliği ve olumsuzlukları ortadan kaldırmak amacı ile düzenlenen 6331 sayılı yasanın 01 Ocak 2013 tarihi itibari ile uygulamaya girmiş olması nedeni ile işverenlerin İş sağlığı ve iş güvenliği konusunda alınacak önlemler ve yerine getirilecek yükümlülükler acısından ilerde cezalı duruma düşmemeleri için en kısa zaman gerekli çalışmaları yaparak eksikliklerini tamamlamaları gerekmektedir. İlgili Kurumlarında işverenleri bu konuda en kısa zamanda bilgilendirmek zorundadırlar.