Telif Haklarının Vergilendirilmesi – I
Muharrem ÖZDEMİR
Yeminli Mali Müşavir
[email protected]
1.1. Telif Kazançları İstisnasına Genel Bakış
Kanun koyucu mutad olarak yapılan serbest meslek faaliyetinden doğan kazançların serbest meslek kazancı olarak vergilendirilmesini öngörmüştür. Gelir Vergisi Kanunu’nun 18.maddesi “Serbest meslek kazançlarının istisnası” hükümlerini düzenlemekte olup bu istisnai düzenleme kitabımızın daha sonraki bölümlerinde “Telif Hakları İstisnası” olarak adlandırılacaktır.
Müellif, mütercim, heykeltraş, hattat, ressam, bestekâr, bilgisayar programcısı ve mucitlerin ve bunların kanuni mirasçılarının şiir, hikaye, roman, makale, bilimsel araştırma ve incelemeleri, bilgisayar yazılımı, röportaj, karikatür, fotoğraf, film, video band, radyo ve televizyon senaryo ve oyunu gibi eserlerini gazete, dergi, bilgisayar ve internet ortamı, radyo, televizyon ve videoda yayınlamak veya kitap, CD, disket, resim, heykel ve nota halindeki eserleri ile ihtira beratlarını satmak veya bunlar üzerindeki mevcut haklarını devir ve temlik etmek veya kiralamak suretiyle elde ettikleri hâsılat Gelir Vergisinden müstesnadır. Eserlerin neşir, temsil, icra ve teşhir gibi suretlerle değerlendirilmesi karşılığında alınan bedel ve ücretler istisnaya dahildir.
Yukarıda yazılı kazançların arızî olarak elde edilmesi istisna hükmünün uygulanmasına engel teşkil etmez. Serbest meslek kazançları istisnasının, bu Kanunun 94 üncü maddesi uyarınca tevkif suretiyle ödenecek vergiye şümulü yoktur.
Gelir Vergisi Kanununun serbest meslek kazançlarında istisnaya ilişin 18 nci maddesinde 3239 ve 4444 sayılı Kanunlarla yapılan değişiklikler ile telif hakları istisnasının kapsamı genişletilmiş olup müellif, mütercim, heykeltıraş, hattat, ressam ve bestekârlar, bilgisayar programcısı ile mucitler veya bunların kanuni mirasçıları istisna kapsamına alınmıştır.
Sözü edilen maddede yer alan istisnanın uygulanabilmesi için;
Telif hakları ve ihtira beratı sahiplerinin istisnadan yararlanabilmesi için aşağıdaki şartları taşımaları gerekir.
Söz konusu serbest meslek kazancı; müellif, mütercim, heykeltraş, hattat bilgisayar programcısı, ressam, bestekâr ve mucitler veya bunların kanuni mirasçıları tarafından elde edilmiş olması,
– Şiir, hikâye, roman, makale, bilimsel araştırma ve inceleme, röportaj, karikatür, fotoğraf, film, video band, radyo ve televizyon senaryo ve oyunu gibi eserleri ile hattatların hat sanatı çerçevesinde değerlendirilen yazılarının gazete, dergi, radyo, televizyon ve videoda yayınlanması,
– Kitap, resim, heykel ve nota halindeki eserler ile ihtira beratlarının satılması veya bunlar üzerindeki mevcut hakların devir ve temlik edilmesi veya kiralanması karşılığında elde edilmiş olacaktır.
-Elde edilen gelirin serbest meslek kazancı olması gerekir. Sözlü veya yazılı bir hizmet sözleşmesi ile herhangi bir işverene bağlı olan kişilere, 18 inci maddede belirtilen faaliyetleri dolayısıyla işverenler tarafından yapılan ödemeler, serbest meslek kazancı olmayıp, ücret geliri sayılacağından, bu gelire istisna uygulanmayacaktır,
-Yukarıda sözü edilen eserlerin 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Hakkında Kanun hükümlerine göre eser niteliğinde olması ve ihtira beratlarının da tescil edilmiş bulunması gerekmektedir,
– İhtira beratlarına konu olan buluşların ticari veya sınai bir işletmeye dahil iken satılması, devir ve temliki veya kiralanması yada ihtira beratına konu olan buluşun üretilerek satılması hallerinde elde edilen kazanç, serbest meslek kazancı kapsamına girmeyeceğinden, bu kazançlara söz konusu istisna uygulanmayacaktır.
Serbest meslek kazançlarına ait istisna maddesini düzenleyen Gelir Vergisi Kanunu’nun 18 inci maddesindeki istisnanın Vergi Reform Komisyonunun gerekçesinde “İsmi geçen eser sahiplerinin eserlerini ekonomik anlamda değerlendirilmelerinin zaman alabileceği, eserin tutmayabileceği, masraflarını telafi etmeyebilecekleri bu bakımdan serbestçe eser telif edenlerle bir yere bağlı olarak ücret mukabili yazanlar arasında farklılık olduğu, kazancın eserin satıldığı yılda vergilendirilmesinin müterakki tarifeye göre yüksek nispette hesaplanacak verginin ağır ve adaletli olamayacağı, ilmi edebi ve bedii faydaları nesle intikal edecek olan bazı eserlerin teşvik ve himaye edilmiş olması da mali istisna asıl sebeplerinden olmamakla birlikte kültür hayatımızın bakımından istisnanın hayırlı bir netice olarak kabul edilebilir” denilmektedir.
Bu kazanç istisnasının uygulanabilmesi için, maddede yer alan fikri ürünlerin serbest meslek faaliyeti olarak meydana getirilmesi, dolayısıyla elde edilen gelirin serbest meslek kazancı olması gerekmektedir. Bunun yanı sıra, serbest meslek faaliyeti sonucu ortaya konulan çalışmaların istisna kapsamında olabilmesi için bu çalışma, 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu uyarınca eser sayılmalıdır.
Sözü edilen Kanun’un 1 inci maddesinde eser; sahibinin hususiyetini taşıyan ve kanun uyarınca ilim, edebiyat, musiki, güzel sanatlar ve sinema eserleri sayılan her nevi fikir ve sanat mahsulleri olarak tanımlanmış olup bir fikir ürünün eser sayılmasındaki önem, onun korunmasıyla sıkı sıkıya ilgilidir. Koruma, ancak toplumun kültürünü geliştiren, zenginleştiren ve ona katkıda bulunan fikri ürünler için sağlanmaktadır. İşte Gelir Vergisi Kanunu’nun 18 inci maddesiyle getirilen istisnanın amacı da, bu şekilde toplum kültürüne katkıda bulunan, müellif, mütercim, heykeltraş, ressam, bestekâr ve mucitlerin, ilim ve edebiyat eserleri ile musiki eserleri, güzel sanat ve sinema eserlerinin devamını sağlamak, teşvik etmektir.
5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Hakkında Kanunun 1 nci maddesine göre, eser; “Sahibinin hususiyetini taşıyan ve kanun uyarınca ilim, edebiyat, musiki, güzel sanatlar ve sinema eserleri sayılan her nev’i fikir ve sanat mahsulleri” olarak tanımlanmıştır. Bu kanun kapsamına giren eserler aşağıda da belirtildiği üzere 4 ana başlık altında açıklanmıştır.
1- İlim ve Edebiyat Eserleri,
2- Musiki eserleri,
3- Güzel Sanat Eserleri,
4- Sinema eserleri,
Öte yandan, 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nun 6.maddesine göre; diğer bir eserden istifade suretiyle vücuda getirilip de bu esere nispetle müstakil olmayan ve aşağıda yazılı fikir ve sanat mahsulleri işlenme kabul edilmiş ve işleyenin hususiyetini taşıyan işlenmelerin bu kanuna göre eser sayılacağı hükme bağlanmıştır. Bu şekilde eser sayılan yazılı fikir ve sanat eserleri” şöyle sıralanmıştır.
1- Tercümeler,
2- Roman, hikâye, şiir ve tiyatro piyesi gibi eserlerden birinin bu sayılan nevilerden bir başkasına çevrilmesi,
3- Musiki, güzel sanatlar, ilim ve edebiyat eserlerinin film haline sokulması veya filme alınmaya ve radyo ve televizyon ile yayıma müsait bir şekle sorulması,
4- Musiki aranjman ve tertipleri,
5- Güzel sanat eserlerinin bir şekilden diğer şekillere sokulması,
6- Bir eser sahibinin bütün veya aynı cinsten olan eserlerinin külliyet haline konulması,
7- Belli bir maksada göre ve hususi bir plan dâhilinde seçme ve toplama eserler tertibi,
8- Henüz yayımlanmamış olan bir eserin ilmi araştırma ve çalışma neticesinde yayımlanmaya elverişli hale getirilmesi,
9- Başkasına ait bir eserin izah veya şerhi yahut kısaltılması,
10- Bir bilgisayar programının uyarlanması, düzenlenmesi veya herhangi bir değişim yapılması,
11- Belli bir maksada göre ve hususi bir plan dâhilinde verilerin ve materyallerin seçilip derlenmesi sonucu ortaya çıkan ve bir araç ile okunabilir veya diğer biçimdeki veri tabanları (Ancak, burada sağlanan koruma, veri tabanı içinde bulunan verilere materyalin korunması için genişletilemez),
12- İstifade edilen eserin sahibinin haklarına zarar getirmemek şartıyla oluşturulan ve İşleyenin hususiyetini taşıyan işlenmeler, bu kanuna göre eser sayılır.
Söz konusu eserlerin neşir, temsil, icra ve teşhir gibi suretlerle değerlendirilmesi veya bu kazançların arızi olarak elde edilmesi halinde de istisna uygulanacaktır. Ancak, bu istisna hükmü elde edilen hâsılat üzerinden 94 üncü madde uyarınca tevkif yoluyla alınacak vergiyi kapsamayacaktır.
Bu durumda, Gelir Vergisi Kanununun değişik 94 üncü maddesinin (A) fıkrasının 2/a bendi hükmüne göre, vergi tevkifatı yapmakla yükümlü olanlar tarafından 18 inci madde kapsamına giren serbest meslek kazançları dolayısıyla hak sahiplerine yapılacak ödemelerden, ödemenin miktarına bakılmaksızın % 17 oranında gelir vergisi tevkifatı yapılacaktır.
Bu bağlamda, eserlerin sahipleri veya kanuni mirasçıları tarafından satılması veya kiraya verilmesi karşılığında elde edilen gelirlerin tamamının herhangi bir miktarla sınırlı olmaksızın vergiden istisna edilmiştir. İhtira beratının mucitleri veya kanuni mirasçıları tarafından kiralanmasından doğan kazançlar aynı şekilde serbest meslek kazancıdır.
1.2. Telif Hakları İstisnası Kapsamındaki Eserler
1.2.1. Telif Hakları İstisnasından Kimler Yararlanabilir?
Gelir Vergisi Kanunu’nun 18 maddesinde sayılan eser sahipleri olarak müellif, mütercim, heykeltraş, hattat, ressam, bestekâr, bilgisayar programcısı ile mucitleri ve bunların kanuni mirasçıları telif hakları istisnası kapsamında koruma altına alınan kişiler olarak aşağıda 3 grup olarak karşımıza çıkmaktadır.
- Eser sahipleri,
- Mucitler,
- Kanuni mirasçılar,
Telif hakları kapsamındaki eserlerin satışından kiralanmasından ve devir temlik edilmesinden doğan vergisel avantajlardan eser sahiplerinin kendileri, mucitleri ve kanuni mirasçıları faydalanacak olup bunlar dışında kalan mansup mirasçılar bu imkândan yararlanamazlar. Mansup mirasçı (atanmış mirasçı) ile ilgili hususlar 4721 Sayılı Türk Medeni Kanununda düzenlenmiştir.
Mirasbırakan, tasarruf özgürlüğünün sınırları içinde, malvarlığının tamamında veya bir kısmında vasiyetname ya da miras sözleşmesiyle tasarrufta bulunabilir. Mirasbırakan, mirasının tamamı veya belli bir oranı için bir veya birden çok kişiyi mirasçı atayabilir. Bir kişinin, mirasın tamamını veya belli bir oranını almasını içeren her tasarruf, mirasçı atanması sayılır. Başvurusu üzerine yasal mirasçı oldukları belirlenenlere, sulh mahkemesince mirasçılık sıfatlarını gösteren bir belge verilir. Mirasçı atamaya veya vasiyete ilişkin ölüme bağlı tasarrufa mirasçılar veya başka vasiyet alacaklıları tarafından kendilerine bildirilmesinden başlayarak bir ay içinde itiraz edilmedikçe, lehine tasarrufta bulunulan kimseye, sulh mahkemesince atanmış mirasçı veya vasiyet alacaklısı olduğunu gösteren bir belge verilir. Mirasçılık belgesinin geçersizliği her zaman ileri sürülebilir. (MK.Md. 516)
5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nun 19 uncu maddesinde de mansup (atanmış) mirasçıların eser sahibinin ölümünden sonra eserden doğan mali hakları kullanabilecekleri düzenlenmiştir. Buna göre Eser, sahibinin hususiyetini taşıyan ve ilim ve edebiyat, musiki, güzel sanatlar veya sinema eserleri olarak sayılan her nevi fikir ve sanat mahsullerini, eser sahibi de eseri meydana getiren kişi olduğu ifade edilmiştir. Aynı kanunda mali hakları kullanma yetkisinin münhasıran eser sahibine ait olduğu, eser sahibi kendisine tanınan salahiyetlerin kullanılış tarzlarını tespit etmemişse yahut bu hususu her hangi bir kimseye bırakmamışsa bu salahiyetlerin ölümünden sonra kullanılması, vasiyeti tenfiz memuruna; bu tayin edilmemişse sırasıyla sağ kalan eşi ile çocuklarına ve mansup mirasçılarına, ana- babasına, kardeşlerine ait olduğu açıklanmıştır.
Vergi Usul Kanunu’nun 12 inci maddesinde mirasçıların sorumluluğu açıklanmış olup “ölüm halinde mükelleflerin ödevleri kanuni ve mansup mirasçılara geçer. Ancak, mirasçıların her biri ölünün vergi borçlarından miras hisseleri nispetinde sorumlu olurlar” hükmüne yer verilmiştir.
Bu anlamda Gelir Vergisi Kanunu’nun 18 inci maddesinde yer alan telif hakları istisnası kapsamında eser sahibinin atanmış (mansup) mirasçısı vergisel olanaklardan yararlanma imkânı bulunmazken, 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanununda mansup mirasçıya eser sahibinin ölümünden sonra mali haklardan yararlanma imkanı tanınmıştır. Bunun yanında mirasçıların sorumluluğunda ölünün vergi borçlarının intikalinde mansup- kanuni mirasçı ayrımı yapılmazken vergisel imkânlardan yararlanma açısından kanuni mirasçı lehine ayrım yapıldığı görülmektedir.
1.2.2. Telif Hakları Kapsamındaki Eserler
Telif hakları istisnasını düzenleyen 18 inci maddede bazı eser isimleri bizatihi sayılmak suretiyle tadad edilmiştir. Buna göre aşağıdaki eserlerin, telif haklarının satışı, devir ve temlik edilmesi veya kiralanması gelir vergisinden istisna edilmiştir. Bunlar sırasıyla;
- Şiir,
- Makale,
- Roman,
- Bilimsel araştırma,
- Bilimsel incelemeler,
- Bilgiyasar yazılımı,
- Bilgisayar programları,
- Röportaj,
- Karikatür,
- Fotoğraf,
- Film,
- Video band,
- Radyo ve Televizyon senaryo ve oyunları,
- Resim,
- Heykel,
- Nota,
- Buluşlar ve yenilikler
Bunun yanında kanun koyucu telif hakları kapsamındaki eserlerinin bazılarını saymış olmakla beraber bunun yanında “…….gibi eserlerini” demek suretiyle bu kapsamdaki eserleri sınırlandırmamıştır. Keza, Maliye Bakanlığı uygulamalarında ve özelgelerinde aşağıdaki belirtilen eserlerin de bu kapsamda değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiştir. Buna göre;
- Müzik besteciliği,
- Anonim Türküler
- Reklâm müziği,
- Yazılıp oynanılan piyesler ve tiyatrolar,
- Yönetmen gelirleri,
- Senaryo yazarlığı,
- Tezhip sanatı,
- Takı tasarım çalışmaları,
- Rölyef, Seramik, Pano ve Vitray,
- Mozaik çalışmaları,
- Hat sanatı,
- Baskı, Cam altı, Duvar resimleri,
- Üç boyutlu objeler,
- Çini ve Ebru sanatı,
- Grafik tasarımları,
- Çizgi film,
- Kitap yazarlığı,
- Yazılı çevirmenlik,
- Kendi bestelerinin konserlerde icrası,
- Kaset, CD gibi ortamlarda kaydedilmek üzere seslendirilmesi,
- Çoğaltılması ve dağıtımı başka firmalara yaptırılmış olsa dahi Kaset/ CD olarak satışı,
1.2.3. Telif Haklarından Yararlanma Şartları
Telif hakları ile ihtira beratının müellifleri veya kanuni mirasçıları tarafından kiralanmasından doğan kazançlar serbest meslek kazancı olarak vergilendirilir. (GVK Md.70/5-6)
Eser sahiplerinin, mucitlerin ve kanuni mirasçılarının sözü edilen eserleri ve ihtira beratlarını satmaları veya bunlar üzerindeki mevcut haklarını devir ve temlik etmeleri veya kiralamaları gelir vergisinden istisna edilmiştir.
İhtira beratı, sanayide ve diğer alanlarda kullanılmaya mahsus makine, alet ve aracıların tamamen yenisini, yeni bir şeklini veya yeni bir kullanma tarzını keşfeden ya da bunları geliştiren kimselere, keşif ve icatlardan yalnız kendisinin, belirli bir süre yararlanması için devlet tarafından verilen belgedir. Yukarıda sözü edilen eserlerin 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Hakkında Kanun hükümlerine göre eser niteliğinde olması ve ihtira beratlarının da tescil edilmiş bulunması gerekmektedir.[2]
Eserin Sahibi |
Gelirin Türü |
İstisna Durumu |
Eserlerin Sahipleri Tarafından Elden Çıkarılması |
Serbest Meslek Kazancı |
Telif Hakları Kapsamında İstisnadır |
Eserlerin Sahipleri Tarafından Kiralanması |
Serbest Meslek Kazancı |
Telif Hakları Kapsamında İstisnadır |
Eserlerin Kanuni Mirasçıları Elden Çıkarılması |
Serbest Meslek Kazancı |
Telif Hakları Kapsamında İstisnadır |
Eserlerin Kanuni Mirasçıları Kiralanması |
Serbest Meslek Kazancı |
Telif Hakları Kapsamında İstisnadır |
Bu anlamda eser sahiplerinin, mucitlerin ve kanuni mirasçılarının sözü edilen eserleri ve ihtira beratlarını aşağıdaki şekillerde değerlendirmeleri halinde elde edilen kazanç telif hakları kapsamında gelir vergiden istisna edilecektir.
- Satmaları,
- Bunlar üzerindeki mevcut haklarını devir ve temlik etmeleri,
- Kiralamaları gelir vergisinden istisna edilmiştir.
Bunun yanında sözü edilen eserlerin bilgisayar ve internet ortamında, radyo ve televizyon ve videoda yayınlanması veya CD, disket halinde satılması veya kiralanması da telif hakları kapsamında değerlendirilir. Örneğin; Şarkı sözü yazmak ve bu besteleri seslendirme çalışmaları yukarıda ki açıklamalar doğrultusunda yapılıyor olması halinde diğer bir anlatımla 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu hükümlerine göre eser niteliği taşıması ve bu durumun kişi tarafından İl Kültür Müdürlüğü’nden alınacak bir belge ile tevsik ve ispat edilmesi şartıyla söz konusu çalışmaların satışından elde edilen Gelir Vergisi Kanunu’nun 18 inci maddesinde yer alan istisnadan faydalanılması mümkündür.
Telif haklarının ve ihtira beratlarının müellifleri, mucitleri ve bunların kanunî mirasçıları dışında kalan kimseler tarafından elden çıkarılmasından doğan kazançlar değer artış kazancı iken telif haklarının üçüncü kişiler tarafından kiralanmasından doğan kazançlar ise gayrimenkul sermeye iradı olarak vergilendirilmesi gerekeceğinden söz konusu kazançların telif hakları istisnasından yararlanmaları söz konusu değildir. (Mükerrer Md. 70/6 ve 80/3)
Eserin Sahibi |
Gelirin Türü |
İstisna Durumu |
Mansup Mirasçılar Tarafından Elden Çıkarılması |
Serbest Meslek Kazancı |
Telif Hakları İstisnasından Yararlanılmaz |
Mansup Mirasçılar Tarafından Kiralanması |
Gayrimenkul Sermaye İradı |
Telif Hakları İstisnasından Yararlanılmaz |
Eserlerin Üçüncü Kişiler Tarafından Elden Çıkarılması |
Değer Artış Kazancı |
Telif Hakları İstisnasından Yararlanılmaz |
Eserlerin Üçüncü Kişiler Tarafından Kiralanması |
Gayrimenkul Sermaye İradı |
Telif Hakları İstisnasından Yararlanılmaz |
- Telif haklarının satışı, devir ve temlik edilmesi veya kiralanması,
- Konserlerde icra edilmesi,
- Kaset, CD gibi ortamlarda kaydedilmek üzere seslendirilmesi,
- Kaset ve CD olarak satışı (çoğaltılması ve dağıtımı başka firmalara yaptırılmış olsa dahi)
Gelir Vergisi Kanunu’nun eserlerin neşir, temsil, icra ve teşhir gibi suretlerle değerlendirilmesi karşılığında alınan bedel ve ücretler telif hakları istisnasına dahildir. Söz konusu faaliyetin arızi olarak yapılması da istisna hükmünün uygulanmasına engel teşkil etmeyecektir.
Örneğin; Ses sanatçısı Sezen AKSOY, sözleri kendisine ait “bir rüzgar geldi geçti” şarkısını Adana’daki festivalde konserde icra etmiş olup 100.000 Liralık gelir elde etmiştir. Sanatçı, sözleri kendisine ait olan eserini temsil ve icra ettiğinden dolayı 100.000 TL’lik gelir telif hakları kapsamında vergiden istisna edilmesi gerekeceğinden yıllık gelir vergisi beyannamesi verilmemesi gerekir.
Örneğin; Sanatçı Ferhat GÜN, sözleri ve bestesi Sezen AKSOY’a ait bir rüzgar geldi geçti” şarkısını Adana’daki festivalde konserde icra etmiş olup 100.000 TL gelir elde etmiştir. Sanatçının icra etmiş olduğu şarkının bestesi başka sanatçıya ait olduğundan dolayı telif hakları kapsamındaki istisnadan yararlanması mümkün değildir.
Diğer taraftan, ihtira beratlarına konu olan buluşların ticari veya sınai bir işletmeye dahil iken satılması, devir ve temliki veya kiralanması yada ihtira beratına konu olan buluşun üretilerek satılması hallerinde elde edilen kazanç, serbest meslek kazancı kapsamına girmeyeceğinden, bu kazançlara söz konusu istisna uygulanmayacaktır. Ayrıca, istisna kapsamına yeni alınan videobant halindeki eserlerin sahipleri veya kanuni mirasçıları dışında kalan kimseler tarafından (video kulüpleri gibi) satılması veya kiralanmasından elde edilen gelirlere bu istisna uygulanmayacaktır.
Örneğin; IŞIK Yapım ve Film Ltd.Şti adına kayıtlı ve tescil edilmiş bulunan yeni buluşu (İhtira Beratını) 1.000.000 TL karşılığında satmıştır. Gelir Vergisi Kanunundaki telif hakları istisnası gerçek kişi serbest meslek erbabına getirilen bir istisna uygulaması olduğundan sermaye şirketi niteliğindeki Limited Şirket adına tescil edilmiş bulunan ihtira beratının satışından elde edilen gelir telif hakları istisnasından yararlanamayacaktır.
Dip Notlar:
149 Seri No’lu Gelir Vergisi Genel Tebliği 18.03.1986 tarih ve 19051 sayılı R.G Yayımlanmıştır.
149 No’lu Gelir Vergisi Genel Tebliği 18.03.1986 tarih ve 19051 Sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.