T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
ANKARA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
(Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü)
Sayı: B.07.1.GİB.4.06.16.01-2011-KVK-5-4-311
Tarih: 28/02/2012
Konu: Yurtdışında yapılan yıllara sari inşaat işinin vergilendirilmesi hk
İlgide kayıtlı özelge talep formunuz ve eki dilekçede; … Vergi Dairesi Müdürlüğünün … vergi numarasında kayıtlı mükellefi olduğunuz, şirketinizce Türkiye’de yerleşik bir firmadan Kırım/Ukrayna’da yapılacak bir ilkokul inşaatı yapım işinin taşeron olarak üstlenildiği, işveren firmanın bu işi Başbakanlıktan ihale usulü ile aldığı, söz konusu işin 10.07.2010 tarihinde yapılan sözleşmeye istinaden 31.03.2011 tarihinde bitirilmesi gerektiği belirtilerek, söz konusu işin yıllara sari inşaat ve taahhüt işi kapsamında değerlendirilip değerlendirilemeyeceği ve anılan işe ilişkin şirketiniz tarafından düzenlenen faturalarda KDV hesaplanıp hesaplanmayacağı hususlarında Başkanlığımız görüşü istenilmektedir.
I- KURUMLAR VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN DEĞERLENDİRME:
5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 3 üncü maddesinde; “Kanunun 1 inci maddesinde sayılı kurumlardan kanuni veya iş merkezi Türkiye’de bulunanlar, gerek Türkiye içinde gerekse Türkiye dışında elde ettikleri kazançların tamamı üzerinden vergilendirilirler.” hükmü yer almaktadır.
Aynı Kanunun “İstisnalar” başlıklı 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (h) bendinde, yurtdışında yapılan inşaat, onarım, montaj işleri ile teknik hizmetlerden sağlanarak Türkiye’de genel sonuç hesaplarına intikal ettirilen kazançların kurumlar vergisinden müstesna olduğu hükme bağlanmıştır.
1 seri no.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinin “5.9. Yurt dışında yapılan inşaat, onarım, montaj işleri ile teknik hizmetlerden sağlanan kazançlarda istisna” başlıklı bölümünde söz konusu istisnanın uygulamasına yönelik olarak ayrıntılı açıklamalar yapılmıştır.
Bu açıklamalara göre, şirketinizin taşeron olarak Kırım/Ukrayna’da yapacağı ilkokul inşaatı işinden elde edilen kazancın Türkiye’de genel sonuç hesaplarına intikal ettirilmesi suretiyle kurumlar vergisinden istisna edilmesi mümkündür.
Diğer taraftan, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 42 nci maddesinde birden fazla takvim yılına sirayet eden inşaat ve onarma işlerine yer verilmiş, Kurumlar Vergisi Kanununun 15 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde de, Gelir Vergisi Kanununda belirtilen esaslara göre birden fazla takvim yılına yaygın inşaat ve onarım işleri ile uğraşan kurumlara bu işleri ile ilgili olarak yapılan hak ediş ödemeleri üzerinden tevkifat yapılacağı hükme bağlanmış olup, söz konusu tevkifat oranı 2009/14594 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile 03.02.2009 tarihinden itibaren % 3 olarak belirlenmiştir.
Buna göre, Kurumlar Vergisi Kanununun 15 inci maddesine dayanılarak yapılan vergi kesintisi, Türkiye’de Gelir Vergisi Kanununun 42 nci maddesi kapsamında yapılan ve birden fazla takvim yılına sirayet eden inşaat ve onarma işlerine ilişkin hüküm ifade etmekte olup, yurt dışında yapılan ve birden fazla takvim yılına sirayet eden inşaat ve onarma işlerinin bu kapsamda değerlendirilmesi mümkün değildir.
Dolayısıyla, şirketinizin Türkiye’de yerleşik bir firmadan taşeron olarak üstlendiği ve Kırım/Ukrayna’da yaptığı … Eğitim Kompleksi Ek Bina yapım inşaatı işi her ne kadar yıllara sirayet eden mahiyette olsa da yurt dışında yapıldığından Gelir Vergisi Kanununun 42 nci maddesi kapsamında değerlendirilmeyecek olup işveren firma tarafından şirketinize yapılan hak ediş ödemeleri üzerinden tevkifat yapılmayacaktır.
II- KATMA DEĞER VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN DEĞERLENDİRME:
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun; 1/1’inci maddesinde, ticari, sınai, zirai ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde Türkiye’de yapılan teslim ve hizmetlerin katma değer vergisine tabi olduğu hüküm altına alınmış, 4 üncü maddesinde hizmet, teslim ve teslim sayılan haller ile mal ithalatı dışında kalan işlemler şeklinde tanımlanmış ve bu işlemlerin bir şeyi yapmak, işlemek, meydana getirmek, imal etmek, onarmak, temizlemek, muhafaza etmek, hazırlamak, değerlendirmek, kiralamak, bir şeyi yapmayı taahhüt etmek gibi şekillerde gerçekleşebileceği ifade edilmiştir. Kanunun 6 ncı maddesinde ise işlemlerin Türkiye’de yapılmasının, malın teslim anında Türkiye’de bulunmasını, hizmetin Türkiye’de yapılmasını veya hizmetten Türkiye’de faydalanılmasını ifade ettiği belirtmiştir.
Bu açıklamalar çerçevesinde, bir işlemin katma değer vergisine tabi olabilmesi için;
– İşlemlerin anılan Kanununun 6 ncı maddesinde belirtildiği şekilde Türkiye’de yapılmış olması,
– İşlemlerin yine aynı Kanunun 1 inci maddesinde sayılan mal teslimleri ve hizmet ifaları kapsamında değerlendirilebilmesi gerekmektedir. Bu nedenle, Türkiye’de yapılmayan ya da yapılmış sayılmayan işlemler katma değer vergisine tabi olmayacaktır.
Bu itibarla, taahhütte bulunduğunuz mükellefin Kırım/Ukrayna’da yapımını üstlendiği bina yapım işi Katma Değer Vergisi Kanununa göre Türkiye’de yapılmış bir işlem olarak değerlendirilemeyeceğinden, şirketiniz tarafından anılan mükellefin taşeron sözleşmesine istinaden yurt dışında bulunan şube/şantiyesinde yapılacak inşaat taahhüt hizmeti de Katma Değer Vergisi Kanununun 1 inci maddesi kapsamında verginin konusuna girmeyecektir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
(*) Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.
(**) İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise bu özelge geçersizdir.
(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.