İşçi Rızası Dışında Ücretsiz İzin
Cumhur Sinan ÖZDEMİR
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı
İş Müfettişi
csnozdemir@gmail.com
Okuyucular gönderdikleri e-maillerde ücretsiz izin uygulamasına yönelik çok sayıda soru yöneltmişlerdir.
Ekonomik kriz gerekçesiyle çok sayıda işçi süreli veya süresiz ücretsiz izne çıkarılmıştır. Ancak 4857 sayılı İş Kanunu ücretsiz izne ilişkin açık bir düzenleme öngörmemiştir.
Ücretsiz izin; işçinin kendisinin talep etmesi veya işveren tarafından önerilen ücretsiz izne açıkça rıza göstermesi durumunda mümkündür.
İş Kanunu Yönünden Ücretsiz İzin
4857 sayılı İş Kanunu, yıllık ücretli iznin uygulanması başlıklı 56.maddesine göre “…işveren tarafından yıl içinde verilmiş bulunan diğer ücretli ve ücretsiz izinler veya dinlenme ve hastalık izinleri yıllık izne mahsup edilemez…Yıllık ücretli izinleri işyerinin kurulu bulunduğu yerden başka bir yerde geçirecek olanlara istemde bulunmaları ve bu hususu belgelemeleri koşulu ile gidiş ve dönüşlerinde yolda geçecek süreleri karşılamak üzere işveren toplam dört güne kadar ücretsiz izin vermek zorundadır…” İş Kanunu, analık halinde çalışma ve süt izni başlıklı 74.maddesine göre “…isteği halinde kadın işçiye, onaltı haftalık sürenin tamamlanmasından veya çoğul gebelik halinde onsekiz haftalık süreden sonra altı aya kadar ücretsiz izin verilir. Bu süre, yıllık ücretli izin hakkının hesabında dikkate alınmaz…”
4857 sayılı İş Kanununda ücretsiz izne yönelik belirtilen hükümler dışında başka bir düzenlemeye yer verilmemiştir.
Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu Yönünden
5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu 109.maddesine göre “Aylık prim ve hizmet belgesi ile birlikte ay içinde otuz günden az çalışan veya eksik ücret ödenen sigortalılara ilişkin;
a) Kurumca yetkilendirilmiş sağlık hizmeti sunucularından veya işyeri hekimlerinden alınmış istirahatlı olduğunu gösteren raporu,
b) Ücretsiz veya aylıksız izinli olduğunu kanıtlayan izin belgesi,
c) Disiplin cezası uygulaması, gözaltına alınma ile tutukluluk hâline ilişkin belgeleri,
ç) Kısmi süreli çalışmalara ait yazılı iş sözleşmesi,
d) İşverenin imzasını da taşıyan puantaj kayıtları,
e) Grev, lokavt, genel hayatı etkileyen olaylar, doğal afetler nedeniyle işyerinde faaliyetin durdurulduğunu veya işe ara verildiğini gösteren ilgili resmî makamlardan alınan yazı örneği,
sigortalıların eksik gün bildirimine ilişkin bilgi formu (Ek-10) ekinde Kuruma verilir veya acele posta servisi, iadeli taahhütlü ya da taahhütlü olarak gönderilir”. Yasal düzenleme ile “ücretsiz veya aylıksız izinli olduğunu kanıtlayan izin belgesi” denilerek 5510 sayılı Kanun ücretsiz izne yer vermiştir.
İşçinin Rızası Dışına Ücretsiz İzin Kullandırılamaz
4857 sayılı İş Kanununda ücretsiz izin düzenlememiştir. İşveren, işçinin rızası (yazılı onayı) olmadan İş Kanununu gerekçe göstererek ücretsiz izin kullandıramaz.
İşveren ancak, işyerinde uygulanmakta olan bir toplu iş sözleşmesi ve bu sözleşmede ücretsiz izne yönelik düzenleme varsa ücretsiz izin kullandırabilir. Aynı şekilde işçi ile işveren arasında düzenlenen iş sözleşmesinde (hizmet akdinde) ücretsiz izne ilişkin bir düzenleme olması durumunda ücretsiz izni işveren kullandırabilecektir. Bu şekilde bir düzenleme yoksa ve işçide ücretsiz izne yazılı onay vermiyorsa işveren ücretsiz izin kullandıramaz.
İşverence İşçinin Zorla Ücretsiz İzne Gönderilmesi
İşverence rızası olmadan zorla ücretsiz izne çıkarılan işçi ya kabullenip ücretsiz izin süresi sonunda tekrar işyerinde çalışmaya başlayacak, ya da kabul etmeyip iş sözleşmesine tek taraflı son verecektir.
İşverence zorla ücretsiz izne çıkarılan ve bu durumu kabul eden işçiden işveren ücretsiz izin dilekçesi alacaktır. Bu durumu kabul etmeyip iş sözleşmesini tek taraflı sona erdiren işçiye ise işveren hak kazanmak şartıyla kıdem tazminatını, yıllık izin ücreti olmak üzere yasal haklarını ödemek zorundadır.
Ücretsiz İzinde Geçen Sürenin Kıdem Tazminatına Etkisi
Mülga 1475 sayılı İş Kanunu yürürlükte olan 14.maddesine göre; kıdem tazminatı işçinin son ücreti üzerinden işe başladığı tarihten, iş sözleşmesinin devamı süresince her geçen tam yıl için 30 günlük ücreti tutarında ödenir. İşçiye ödenecek olan kıdem tazminatı süresinin hesabında, işçinin fiilen çalışmış olduğu ya da kanunen çalışmış gibi sayıldığı sürelerin toplamı dikkate alınır. Bu nedenle kıdem tazminatı hesabına işçinin talebi üzerine kullandığı veya zorla rıza gösterdiği ücretsiz izin süreleri dahil edilmez.
Ücretsiz İznin İşçiler Yönünden Sonuçları
İşveren tarafından zorla ücretsiz izne çıkarılan ve bu durumu kabullenmek zorunda kalan işçi ücretsiz izin süresince kanaatimce başka bir işyerinde ücret karşılığı çalışabilir. Bunu kısıtlayıcı yasal bir düzenleme yoktur.
Ücretsiz izin uygulaması çalışma koşularında meydana gelen önemli bir değişikliktir. 4857 sayılı İş Kanunu 22.maddesi taraflara anlaşarak çalışma koşullarını her zaman değiştirme imkânı sağlamıştır. Yasal düzenleme gereği işveren işçilerin yazılı onayını aldıktan sonra işçilerini ücretsiz izne çıkarabilecektir. Bu durumda ücretsiz izin süresince iş sözleşmesi askıya alınmış sayılacaktır.
Ücretsiz izin uygulamasına işçi onay vermezse, iş sözleşmesi işçi tarafından haklı nedenle feshedilebilecektir. Bu durumdaki işçi kıdem tazminatı alabilecek ancak sözleşmeyi kendisi feshettiği için ihbar tazminatı talep edemeyecek ve iş güvencesi hükümlerinden de yararlanamayacaktır.
Ücretsiz izinde geçen günler kıdem süresi hesabında dikkate alınmayacağı gibi, bu süreler yıllık izin ve ikramiye alacakları hesabında da dikkate alınmayacaktır.
Sonuç:
Küresel kriz olarak adlandırılan finansal dalgalanma istihdam üzerinde etkili olmuş, Ülkemizde de iç ve dış talep daralması sonucu çok sayıda işletme üretime ara vermiştir veya üretimi azaltma yolunu seçmiştir. Bu uygulama yüzlerce işçinin rızası olmadan süreli veya süresiz ücretsiz izne çıkarılmasına neden olmuştur. Yaşamını sadece emeği ile sürdüren işçiler mağdur olmuştur. Ücretsiz izne yönelik İş Kanununda açık bir düzenlemenin yer alması işçi ve işveren arasında yaşanan sorunların çözümüne kanaatimce önemli katkı sağlayacaktır.