Gats Hizmet Ticareti Genel Antlaşması
NOT: Muhasebeci, Mali Müşavirler, “5.madde Mesleki Hizmetler“i mutlaka okuyunuz.
GATT Bilgilendirme Rehberi
Dünya Ticaret Örgütü, (DTÖ), Gümrük Tarifeleri ve Ticaret Genel Anlaşması (GATT),
Hizmet Ticareti Anlaşması (GATS)… Mükellefleri bilgilendirmek amacıyla hazırlandı…
Ülkemizin Taahhüt Listesi;
Taahhüt ve derogasyon listelerinin hazırlanmasına ilişkin ulusal çalışmalar ve ikili müzakereler 4-5 yıllık bir zaman diliminde gerçekleştirilebilmiştir. Bu süreçte, sağlıktan ulaştırmaya, eğitimden mesleki hizmetlere kadar tüm hizmet dalları için Hazine Müsteşarlığı Banka ve Kambiyo Genel Müdürlüğü koordinasyonunda yetkili kamu kurum ve kuruluşları ile ilgili meslek odalarının katkılarıyla ülkemizin taahhüt ve derogasyon listeleri hazırlanarak DTÖ Sekretaryasına sunulmuştur.
Listelerin düzenlenmesi sırasında, listelenmesi söz konusu sektörlerden bir veya birkaçına ilişkin ulusal mevzuat ya yok ise veya bunların varlığına rağmen sektör yabancıların pazara girişine açılmak istenmiyorsa, ilgili mode’un karşısına “Unbound” yazılması; hiçbir kısıtlama yok ise “None” yazılması gerekmektedir. Bunların dışında, pazara girişin bir takım şartlara bağlı olması halinde bu şartların listelenmesi gerekmektedir. Hizmet sunum şekillerinden (4 lü mode modeli) en az ikisini liberalizasyona açılması, aksi halde o sektörün listelenmemesi gerekmektedir. Başka bir deyişle, 1,2 ve 3 üncü Mode’larda “Unbound” yazarak, 4 üncü Mode’da bir açılım yapılmasının bir yararı bulunmamaktadır.
Türkiye’nin GATS kapsamında sunmuş olduğu hizmetler taahhüt listesinin başında Genel Taahhütler yer almaktadır. Genel Taahhütlerin pazara giriş koşulları bölümünde, söz konusu taahhütlerin listedeki bütün dallar için geçerli olduğu belirtilmekte ve pazara giriş için gerekli koşullar ortaya konmaktadır. Ayrıca, hizmet ticaretine ilişkin olarak hangi gerçek kişilerin ülkeye girişi ve geçici süre kalışının serbest olduğu da yine Genel Taahhütler bağlamında yer almıştır. Türkiye’nin taahhüt listesi dört sütundan oluşmaktadır. İlk sütunda, üstlenilen taahhütlerin hangi sektör ve alt sektörlere ait olduğu yer almakta, ikinci sütunda pazara giriş kısıtlamaları verilmekte, üçüncü sütunda milli muamele koşulları sıralanmakta, birkaç sektör için açılmış bulunan dördüncü sütunda ise ek taahhütler yer almaktadır.
Türkiye, aşağıda sayılan hizmet sektörlerinde taahhütte bulunmuştur:
1-Mesleki Hizmetler
a-Uzmanlık gerektiren hizmetler
b-Bilgisayar ve ilgili hizmetler
c-Diğer mesleki hizmetler
2-Haberleşme Hizmetleri
a-Posta hizmetleri
b-Kurye hizmetleri
c-Telekomünikasyon hizmetleri
3-Müteahhitlik ve İlgili Mühendislik-Mimarlık Hizmetleri
4-Eğitim Hizmetleri
a-İlk,orta ve diğer öğretim hizmetleri
b-Yüksek öğretim hizmetleri
5-Çevre Hizmetleri
a-Kanalizasyon hizmetleri
b-Çöplerin kaldırılması hizmetleri
c-Sağlık-Çevre ve benzeri hizmetler
6-Mali Hizmetler
a-Sigortacılık ve sigortacılık ile ilgili hizmetler
b-Bankacılık ve diğer mali hizmetler
7-Sağlık İle İlgili ve Sosyal Hizmetler
a-Hastahane hizmetleri
8-Turizm ve Seyahat İle İlgili Hizmetler
a-Oteller ve lokantalar
b-Seyahat acentaları ve tur operatörü hizmetleri
9-Ulaştırma Hizmetleri
a-Deniz taşımacılığı hizmetleri
b-Hava taşımacılığı hizmetleri
c-Demiryolu taşımacılığı hizmetleri
d-Kara taşımacılığı hizmetleri
Türkiye’nin GATS kapsamında sunduğu hizmetler taahhüt listesi, gelişmekte olan ülkeler tarafından sunulan tekliflerin en kapsamlısı ve en ilerilerinden biri olup, bazı gelişmiş ülke teklifleri ile boy ölçüşecek niteliktedir.
Türkiye’nin özel taahhütleri GATS’ın sektörel sınıflandırma listesinde yer alan 155 hizmet faaliyetinden 72’sine tekabül etmektedir. Listelenmeyen hizmetler için bir inceleme yapıldığında; mesleki hizmetlerde bazı hizmet dallarının Türk vatandaşlığına bırakılması nedeniyle (doktorluk, diş hekimliği, veterinerlik, hemşirelik gibi) taahhütte bulunulmadığı, bazı sektörlerde ise (Araştırma Geliştirme Hizmetleri, Gayrimenkul Kiralama Hizmetleri, Dağıtım Hizmetleri gibi) genel olarak bu hizmetlere ilişkin, özel olarak da yabancıların bu pazara girişini düzenlemeye yönelik mevzuatın bulunmaması nedeniyle taahhütte bulunulmadığı, iç su taşımacılığının kabotaj nedeniyle yabancılara kapalı olması ve uzay taşımacılığı gibi sektörlerde de ülkemizde uygulama alanı bulunmadığından taahhütte bulunulmadığı görülecektir. Buna mukabil Türkiye’nin özel taahhütler listesindeki kapsama oranı yaklaşık % 46.6 olup, gelişmekte olan ülkeler ortalamasının (% 18) hayli üzerinde olan bu oran söz konusu ülkeler grubu içerisinde en yüksek oranlardan birisini oluşturmaktadır. Hiç kuşkusuz, bu olgu 72 hizmet alt sektörünün tam anlamıyla liberalizasyona açılması anlamına gelmemektedir. Pazara girişe ilişkin sınırlama ve koşullarla, ulusal muameleye ilişkin koşul ve nitelikler liberalizasyonun da sınırlarını çizmektedir. Esasen GATS’ın amacı nihai olarak tüm hizmet sektörlerinde tam liberalizasyonu sağlamak ise de, kısa vadede hizmetlerin liberalizasyonundan ziyade ülkelerin mevcut durumlarının ortaya çıkarılması, mevcut durumun gelecekte daha kısıtlayıcı unsurlar içermeyeceğinin tüm üyelere listeler yoluyla deklare edilmesidir. Bu açıdan bakıldığında, başlangıç noktası olarak ülkemizin taahhüt listesinin oldukça gelişmiş olarak nitelendirilmesi mümkündür.
Ülkemizin Derogasyon Listesi
Türkiye’nin derogasyon listesinde, ikili anlaşmalarla sağlanan ve üçüncü bir ülkeye uygulanmaması sonucunu doğuran hususlar listelenmiştir. Bunlardan bazılarını örneklemek gerekirse; Yatırımların Karşılıklı Teşviki ve Korunması Anlaşmalarında listede belirtilen ülkelerle ülkemiz arasında ekonomik işbirliği anlamında yatırımların teşvik edilmesine ilişkin ülke koşuluna uygun düzenlemeler bulunmakta ve ödemeler dengesindeki zorluklar nedeniyle gerçekleştirilemeyen transferlere kur riski garantisi verilmektedir.
İkili anlaşmalarla bir diğer ülkeye sağlanan avantajların ve ayrımcı muamelenin listelenmesinin yanında, mevzuatlarda yer alan mütekabiliyet içeren maddelerin de listelenmesi gerekmektedir. Bu çerçevede, Türkiye’nin derogasyon listesinde, mesleki hizmetler, telekomünikasyon, ulaştırma ve bankacılık sektörleriyle ilgili mütekabiliyet maddeleri listelenmiş bulunmaktadır.
Hizmet Ticareti Genel Anlaşması (GATS) nın Ekinde yer alan ve özelliği olan bazı sektörlerde alınan Karar’lar çerçevesinde ülkemizin durumu;
1. GERÇEK KİŞİLERİN DOLAŞIMI
Bu müzakere grubu, Marakeş’de Bakanların almış olduğu karar gereği müzakerelerini 30.6.1995 tarihine kadar tamamlamak üzere kurulmuştur.
Hizmetin sunumuna imkan verecek gerçek kişilerin dolaşımına ilişkin (Mode 4) yapılan müzakerelerde ana temayı; özellikle GYÜ’lerin taahhüt listelerindeki “Horizontal Measures” bölümünde iyileştirme yapılması, bu bölümde taahhüt üstlenmemiş ülkelerin de açılım yapmalarına yönelik çalışmaların yapılması oluşturmuştur.
Marakeş’e giderken ülkemizin, resmi belge olarak yayınlanan taahhüt listesinde kişilerin dolaşımına ilişkin Mode 4’de yapılan açılımın gelişmiş ülkelerin seviyesinde bulunması nedeniyle müzakere sürecinde ülkemiz tarafından ayrıca bir iyileştirme yapılmamıştır.
Taahhüt listemizin “Horizontal” bölümünde; a) İdari ve Teknik Personel’e (Yabancı bir hizmet üreticisinin şubesinde, bağlı şirketinde veya temsilciliğinde istihdam edeceği idareci, yönetici ve uzman kişilere Yabancı Sermaye Mevzuatı çerçevesinde 2 yıl geçerli çalışma izni verilmektedir. Bu izni müteakip İçişleri Bakanlığınca 2 yıl süreli oturma izni verilmektedir. Bu izin çalışma izninin yenilenmesine paralel olarak uzatılmaktadır.) b) Hizmet Satıcıları’na (Türkiye’de iş toplantılarına, hizmet satışı için görüşmeler de dahil olmak üzere iş sözleşmelerine katılmak ve hizmet satmak için sözleşmeler yapmak ve benzer faaliyetler için 30 günden fazla ülkede kalmamak üzere gelen gerçek kişiler) ilişkin mevzuatımız yansıtılmıştır. Bu kapsamın dışında kalan ve istisnai özellikler arzeden gerçek kişilerin hareketliliği ise taahhüt listemizde ilgili sektörlerin Mode 4’ünde ayrıca belirtilmiştir.
Gerçek kişilerin dolaşımına ilişkin müzakereler 28 Temmuz 1995 tarihinde sonuçlandırılarak Üçüncü Protokole bağlanmıştır.
Marakeş’de imzalanan Nihai Senet’in ekinde yer alan ülkemiz taahhütlerinde herhangi bir değişiklik yapılmadığından Türkiye tarafından Üçüncü Protokol’ün imzalamasına gerek duyulmamıştır. Bilindiği üzere, devam eden müzakere süreçleri içerisinde ülke tekliflerinde herhangi bir iyileştirme yapıldığı zaman, orijinal ülke teklifi değiştiğinden, Nihai Senet’ten sapma yapılmış sayılmakta, dolayısıyla ülkenin yeni pozisyonunun resmileştirilmesi, ilgili Protokol’e bağlı ve buna ek olan yeni listenin resmi belge olarak yayımlanması ile sağlanmaktadır.
2. MALİ HİZMETLER
Marakeş’de Nihai Senet’in imzalanması aşamasında, mali hizmetler alanında ülkemizin üstlenmiş olduğu taahhütler son derece kapsamlı tutulmuştur. Aynı zamanda aktif bir OECD üyesi olan ülkemizin mali sektördeki gelişmişlik ve rekabet edebilme düzeyi DTÖ bünyesindeki müzakereler sırasında da kendini hissettirmiştir.
Mali hizmet müzakerelerinin ilk aşaması 28 Temmuz 1995 tamamlanmış olup, hazırlanan İkinci Protokol üye ülkelerin imzasına açılmıştır. Ülkemiz İkinci Protokol’ü 26 Mayıs 1996 tarihinde imzalamıştır. İkinci Protokol’e göre 1 Kasım 1997 tarihine kadar DTÖ üyesi ülkelerin, mali hizmetlerdeki tekliflerini geliştirebilmek için gayriresmi görüşmeler yapmaları ve 1 Kasım 1997 de başlayan ve 60 gün süren resmi görüşme sürecinde ikili müzakereler gerçekleştirmeleri öngörülmüştür.
Bu müzakere sürecinde, ABD ve AB ülkemizden Bankalar Kanunumuzda mütekabiliyet içeren ve MFN Derogasyon Listemizde yer alan hükmün kaldırılmasını ve mali hizmetler taahhüt listemizin MFN temelinde verilmesini talep etmişlerdir. Bir önceki taahhütlerimizde olduğu gibi yeni taahhütlerimiz de MFN temelinde verilmiş olmakla birlikte, MFN Derogasyon Listemizde yer alan ve bugün de korunan tek yasal müeyyide anılan mütekabiliyet maddesidir. Her ne kadar pozitif mütekabiliyet içermesi nedeniyle rahatsız edici bir hukuki düzenleme değilse de bu hükmün Derogasyon Listesinden çıkarılması Bankalar Kanununda yapılacak değişiklikle mümkün olabilecektir.
Sonuç olarak, Mali Hizmetlerle ilgili müzakere süreci 31 Aralık 1997 tarihinde tamamlanmış, ülke teklifleri Beşinci Protokol’e bağlanmış ve Türkiye bu Protokol’ü 22 Eylül 1998 tarihinde imzalamıştır.
3. TEMEL TELEKOMÜNİKASYON HİZMETLERİ
Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) nezdinde oluşturulan Temel Telekomünikasyon Müzakere Grubu’nun yaklaşık iki yıl sürdürdüğü çalışmalar, Singapur Bakanlar Konferansında ortaya konulan kararlı tutum ve tavsiyeler sonucunda 15 Şubat 1997 tarihinde hazırlanan Protokol ve ekleri ile sonuçlandırılmıştır.
Bu müzakerelerde, DTÖ’ne üye ülkelerin Temel Telekomünikasyon (ses, teleks, faks, telgraf, data, mobil, çağrı, kablolu TV, kiralık kanal, vs.) hizmetleri için üye ülkelerin çoğunda halen geçerli olan tekel hakkının sona erdirilmesi suretiyle, telekom pazarının liberalizasyonu ve yabancı yatırımcıların faaliyette bulunabilmelerine imkan tanımak üzere, ileriki yıllara ilişkin olarak ülke taahhüt listeleri ile “en çok kayrılan ülke” bazında uyguladıkları ayrıcalıkları bildirmelerine esas teşkil eden protokol ekleri hazırlanarak son haliyle kabul edilmiştir.
Buna göre, başta Avrupa Birliği dahilindeki ülkeler olmak üzere üye ülkelerin 1 Ocak 1998 tarihi itibariyle (Yunanistan 2003) değişik yıllarda telekom pazarlarını rekabete açmaları hususundaki taahhüt listeleri, iyileştirmeler dışında değiştirilmemek kaydıyla DTÖ’ye üye ülkelere aynı şekilde uygulanmak üzere, mutabakat altına alınmıştır. Türkiye; bahse konu hizmetlerden ses, teleks, faks ve kiralık kanallarla ilgili olanlar için 31 Aralık 2005 tarihine kadar Türk Telekom’un “exclusive/münhasır operatör” olarak hizmet vermeye devam edeceğini, paket ve devre-anahtarlamalı data şebekeleri ile “analog/digital” mobil telefon sistemi, çağrı ve kablolu TV hizmetleri alanında Ulaştırma Bakanlığınca lisans verilmek suretiyle özel şirketler eliyle hizmet sağlanmasının mümkün olduğunu, bu konuda faaliyet gösterecek şirketin sadece lisans konusu hizmetle iştigal etmek üzere Türkiye’de kayıtlı ve % 51 hissesinin Türk vatandaşlarınca sahip olunma şartını da ayrıca belirtmiştir.
Temel Telekomunikasyon müzakereleri 30 Nisan 1996 tarihinde Dördüncü Protokol’ün imzaya açılmasıyla sonuçlandırılmıştur. Türkiye Dördüncü Protokol’ü 17 Kasım 1997 tarihinde imzalamış bulunmaktadır.
4. DENİZ TAŞIMACILIĞI HİZMETLERİ
Ülkemiz, Uruguay Round sürecinde verdiği başlangıç taahhüt listesinde deniz taşımacılığı alanında da taahhütte bulunmasına rağmen bu sektörde kapsamlı bir açılımın yapılamamış olması nedeniyle müzakere süreci Marakeş’de uzatılmış ve müzakerelerin 30 Haziran 1996 tarihinde sonuçlandırılması öngörülmüştür.
Ülkemiz 30 Haziran 1996 tarihinden önce çeşitli kuruluşlarla yapılan temaslar sonucunda başlangıç taahhüt listesinde deniz taşımacılığı alanında üstlendiği taahhütlere ek olarak yardımcı hizmetler ile çoklu taşımacılık alanında yeni taahhütler üstlenmiş ve iyileştirilmiş taahhüt listesini Sekretarya’ya iletmiştir.
Deniz taşımacılığı hizmetleri müzakereleri ise Amerika Birleşik Devletlerinin olumsuz tutumu nedeniyle sonuçlandırılamamıştır. Deniz Taşımacılığı Hizmetleri Müzakere Grubu 28 Haziran 1996’da nihai toplantısını yapmış olup, alınan Karar uyarınca;
-Deniz taşımacılığı hizmetleri müzakerelerinin askıya alındığı, bu müzakerelerin GATS’ın 19. maddesine göre başlayacak ilk round hizmetler müzakerelerinde (2000 yılı Millenium Round) ele alınacağı, 19. maddenin 3. paragrafına göre alınacak kararlara göre sürdürüleceği ve müzakerelerin mevcut veya geliştirilmiş taslak taahhüt teklifleri üzerinden devam edeceği,
-Deniz taşımacılığı hizmetleri ile ilgili müzakereler hakkında Ek’in 3. maddesine göre, sektöre yönelik olarak 1993 Aralık ayında verilen ve Nisan 1994 tarihinde Marakeş’te imza altına alınarak ülkelerin kesin taahhütleri haline gelen özel taahhütlerinden vazgeçebilecekleri,
-MFN istisna uygulamalarının müzakerelerin tamamlanmasına değin yürürlüğe konulmayacağı hususlarına yer verilmektedir.
Aralık 96 da Singapur’da yapılan I. Bakanlar Konferansında da deniz taşımacılığı hizmetleri müzakerelerinin, daha liberal ticaret anlayışı içerisinde gelecek roundlarda ele alınmasına karar verilmiştir.
Türkiye bu gelişmeye rağmen iyileştirilmiş taahhüt listesini çekmemiş, taahhüt ve derogasyon listelerinin geçerliliğini koruduğunu Sekretarya’ya bildirmiştir.
5. MESLEKİ HİZMETLER
Mesleki hizmetler konusunda ilk meslek grubu olarak muhasebecilik sektörü ele alınmıştır. Bu çalışmalarla, muhasebecilik sektöründe çok taraflı disiplinlerin geliştirilmesi, uluslararası muhasebe standartlarının kullanılması, bu sektördeki meslek erbabının taşıyacağı yeterliliğe ilişkin şartların oluşturulması ve karşılıklı tanınması amaçlanmaktadır. İlk olarak bu sektörde şeffaflığın sağlanabilmesi amacıyla, Sekretarya tarafından üye ülkelerce cevaplandırılmak üzere bir soru formu hazırlanmıştır. Türkiye sözkonusu soru formunu cevaplandırırarak Sekretarya’ya iletmiş bulunmaktadır.
Taahhüt listemizin mesleki hizmetler bölümünde hukuk hizmetleri, muhasebecilik hizmetleri ile mühendislik ve mimarlık hizmetlerine ilişkin açılımlar yeralmaktadır.
Mevzuatımız gereği muhasebecilik ve yeminli mali müşavirlik hizmetleri Türk vatandaşlarına hasredilmiş meslek olduğundan muhasebecilik alt sektöründe sadece Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlerin (Financial Advisor) yabancı statüsünde pazara girebilecekleri, ilgili Meslek Odasına üye olmak suretiyle bu hizmetleri sunabilecekleri ve hizmet sunumu sırasında Milli Muamele açısından Türk hizmet sunucuları ile aralarında herhangi bir fark bulunmadığı ifade edilmiştir. İlgili Yasa’ya göre bu meslek grubunda tüzel kişilik oluşturulabilmesi sırasında mutlaka meslek mensuplarının biraraya gelmesi gerekmektedir. Yabancı meslek mensuplarının kendi aralarında kurdukları şirketlerde yabancı isim kullanabilmeleri mümkün iken Türk vatandaşı meslek mensupları ile olabilecek ortaklıklarda yabancı firma ismi kullanılabilmesi mümkün bulunmamaktadır. Bu bir kısıtlama olarak görülmekte ve özellikle ABD’nin bu kısıtlamanın kaldırılması yönünde talepleri olmaktadır. Taahhüt listemizde bu kısıtlamanın kaldırılması yönünde mevzuat değişikliği yapılacağı ifade edilmiş olmasına rağmen yakın gelecekte bu değişikliğin gerçekleştirilemeyeceği sanılmaktadır.
Bu sektörde de mütekabiliyet maddesi nedeniyle MFN Derogasyonumuz bulunmaktadır.
HİZMET SEKTÖRLERİNDEKİ TİCARETİMİZİN GELİŞTİRİLMESİNE YÖNELİK YÜKÜMLÜLÜKLERİMİZ
1. Mevzuat üreten kurum ve kuruluşlar açısından;
1.1 Ülkemizin taahhüt listesinde kapsanan sektörler itibariyle, üstlenilmiş bulunan taahhütlerden prensip olarak geri dönülmemesi gerekmektedir.
Bu duruma DTÖ terminolojisinde “Standstill” denilmektedir. DTÖ üyesi ülkeler, taahhüt listesini düzenlerken, bu durumu gözönüne alarak, anılan sektörlerde yabancıların pazara girişini düzenleyen/kısıtlayan hükümleri listelemişler ve bunun sonucu olarak “taahhüt listelerinde bu durumdan daha kısıtlayıcı bir mevzuatı uygulamayacaklarını” tüm diğer üyelere deklare etmiş sayılmaktadırlar.
Bununla birlikte, ülke ekonomilerinde öngörülemeyen bazı olumsuz gelişmelerin olması halinde, listelerde liberalizasyonu daraltmaya yönelik bir takım düzenlemelerin yapılmasına GATS olanak tanımaktadır.
1.2 Türkiye’nin taahhüt listesinde kapsanan sektörlerde sağlanmış olan liberalizasyon seviyesi en azından bu haliyle korunmalı, daha kısıtlayıcı unsurlar ihtiva edebilecek yeni mevzuat geliştirilmemelidir.
Bu çerçevede, ilgi alanlarına hizmet ticaretinin de girmekte olduğu tüm Bakanlık ve kamu kuruluşlarının gerek kendilerinin çıkaracakları tebliğ ve yönetmelikler, gerekse Bakanlar Kurulu veya TBMM’ne sunulmak üzere hazırlayacakları kararname ve kanun taslaklarının hazırlanması aşamasında, GATS ekinde yer alan listelerimizdeki taahhütlerimizi dikkate almaları büyük önem taşımaktadır.
1.3 Kapsamlı bölgesel ticaret anlaşmaları dışında, ikili veya çok taraflı anlaşmalar yapılırken, anlaşmanın tarafı ülkeye tanıyacağımız ayrıcalıklı bir muamelenin diğer ülkeler için de geçerli olacağı göz önünde bulundurulmalıdır.
Gerek hizmetlere ilişkin mevzuatın uygulanmasında, gerekse uluslararası hizmet ticaretinin yürütülmesine esas olmak üzere yapılacak ikili veya çok taraflı uluslararası anlaşmalarda “ayrımcılık yapmamak prensibi” esastır. GATS’ın II. maddesi (MFN) uyarınca, herhangi bir üye ülkeye sağlanan ayrıcalıklı bir muamelenin diğer üyelere de sağlanması söz konusu olacaktır. GATS’ın yürürlüğe girmiş olması nedeniyle, ayrıcalık içeren hükümler nedeniyle Derogasyon alınması da mümkün bulunmamaktadır.
Ancak, istisnasi bir uygulama olarak, daha ileri bir düzeyde liberalizasyon sağlamaya yönelik bölgesel entegrasyonlar kapsamında karşılıklı olarak ayrımcı muamele sonucunu doğurabilecek mevzuat ve anlaşmalar yapılabilmesine GATS Anlaşması’nın V. maddesi (Economic Integration) imkan tanımaktadır. Ülkemizin, AB, ECO ve KEİB gibi uluslararası ve bölgesel yapılanmalardaki ekonomik ve ticari ilişkileri bu çerçevede değerlendirilmektedir.
1.4 GATS’ın III. maddesinin 3. paragrafı, her üye ülkenin, hizmetler ticareti alanında verdiği özel taahhüt listelerinin kapsadığı bütün sektörlerdeki mevzuat değişikliklerini veya o yıl içerisinde getirilen yeni mevzuatı bildirme zorunluluğu getirmektedir. Hizmetler ticareti ile ilgili konularda koordinatör birim görevini üstlenmiş bulunan Hazine Müsteşarlığına, taahhüt listemizdeki sektörlerle ilgili kamu kurum ve kuruluşlarının yukarıda belirtilen hususlardaki bilgilerin türkçe ve ingilizce metinler halinde iletilmesi gerekmektedir. Hazine Müsteşarlığı, bildirimlerin nasıl yapılacağını, bildirimlerin hangi formata göre düzenleneceğini ve diğer üye ülkeler tarafından Sekretarya’ya sunulan bildirim örneklerini, ilgili birimlere göndererek, koordineli bir çalışmayı başlatacaktır.
2. Hizmet sunumunu gerçekleştiren gerçek ve tüzel kişiler açısından;
2.1 GATS sadece Hükümetler arasında yapılmış bir anlaşma olarak değil, öncelikli olarak iş dünyası ve hizmet ihraç etmek, dışarda yatırım yapmak ve faaliyet göstermek isteyen özel şirketler yararına bir enstrüman olarak değerlendirilmelidir. 2000 yılında yapılacak olan hizmetler müzakerelerinin gelecek turu, dünya çapında bir liberalizasyon hedefi ile tüm sektörlerde ticaret ve yatırım olanakları yaratacaktır. İş dünyası her zaman olduğu gibi aktif olmalı, bu aşamada Müsteşarlığımızdan bilgilendirilme taleplerini, isteklerini sürekli ve güncel tutabilmelidir.
Aslında hizmet sektörlerinin birindeki liberalizasyon, diğerlerindeki piyasaya giriş imkanlarını da olumlu yönde etkilemektedir. Bu nedenle, liberalizasyon sadece yapıldığı sektörle sınırlı kalmayıp, diğer hizmet sektörlerinde de iş olanakları yaratacaktır. İyi telekomünikasyon imkanları ve etkin bir ulaşım ağı, örneğin, yabancı yatırımları arttıracak ve bunun sonucunda da müteahhitlik, hukuki hizmetler ve muhasebecilik gibi hizmetlerde de açılım ve olanaklar yaratılacaktır. Mallar yürüyemeyecekleri için dağıtılmaya ve ulaştırılmaya ihtiyaçları vardır.
2.2 Taahhüt listeleri bütün GATS üyesi ülkelere sirküle edildiğinden, ülkemizin pozisyonu diğer üye ülkeler tarafından bilindiği gibi, ülkemizce de diğer üye ülkelerin pozisyonları bilinmektedir. Bu gerçekten hareketle, Türk hizmet sunucularının hizmet ihraç ettikleri ülkelerde pazara girerken veya pazarda hizmet sunarken karşılaştıkları, mevzuattan, kaynaklanan sorunlar Hazine Müsteşarlığına detaylı bir şekilde bildirilmelidir.
2.3 Hizmet ticareti alanlarında kendileriyle ilişkide bulunulan DTÖ üyesi ülkelerin taahhüt listelerinde ilgili sektör libere olmakla beraber uygulamada pazara girişi kısıtlamaya veya zorlaştırmaya yönelik birtakım sorunların yaşanması halinde bunlara karşı DTÖ Sekretaryası nezdinde gerekli girişimlerde bulunulmasını teminen sorunların ivedilikle Hazine Müsteşarlığına bildirilmesi gerekmektedir.
2.4 Yukarıda sayılan durumların Avrupa Birliği üyesi ülkelerde yaşanması halinde, bildirimler GATS açısından gereği yapılmak üzere Müsteşarlığımıza gönderilmeli, diğer taraftan AB Komisyonu nezdinde gereğinin yapılması amacıyla Dışişleri Bakanlığı Avrupa Birliği Genel Müdürlüğü’ne de rapor edilmelidir.
Avrupa Birliği ile ülkemizin hizmetler alanındaki ikili görüşmeleri de, GATS’ın V. maddesi çerçevesinde değerlendirilerek başlatılmıştır. Ulusal mevzuatımızın Avrupa Birliği mevzuatı ile uyumlaştırılması çalışmalarına da paralel olarak, bugüne kadar yapılan görüşmeler istikşafi (araştırıcı-geliştirici) görüşmeler şeklinde yapılmış olup, bu ülkelerle olan hizmet ticaretimizi kolaylaştırıp, hacmini arttırmak amacıyla GATS çerçevesinde verilenlerden daha fazla tavizin karşılıklı olarak verilmesine yönelik bir anlaşmanın müzakere süreci Dışişleri Bakanlığımızın koordinatörlüğünde başlatılmıştır. AB ile başlayacak olan müzakerelere hazırlık mahiyetinde olmak üzere hizmet ticareti ile ilgili kamu kurum ve kuruluşları ile meslek birliklerinin AB üyesi ülkelerden olabilecek taleplerini somutlaştırması, sorunlarını rapor etmesi gerekmektedir.
Türkiye – Avrupa Birliği hizmet ticareti görüşmeleri sonucunda hizmetler alanında da gümrük birliği benzeri bir hukuki yapıya ulaşılması beklenilmekte olup, bu görüşmelere de Dışişleri Bakanlığımızın koordinatörlüğünde 2000 yılı ile birlikte başlanacaktır. Hazine Müsteşarlığı bu görüşmeler çerçevesinde sadece Mali Hizmetlerin sorumluluğu yüklenecek, bununla birlikte GATS deneyim ve bilgi birikimini de Dışişleri Bakanlığımızın yararlanmasına her zaman sunacaktır