İş Kanunu Deneme Süresi
Abdurrahman ÇALIK
İş Müfettişi
abcalik@yahoo.com
Deneme süresi, 4857 sayılı İş Kanunu’nun 15. maddesinde aşağıdaki şekilde düzenlenmiştir:
“Deneme süreli iş sözleşmesi
MADDE 15. – Taraflarca iş sözleşmesine bir deneme kaydı konulduğunda, bunun süresi en çok iki ay olabilir. Ancak deneme süresi toplu iş sözleşmeleriyle dört aya kadar uzatılabilir.
Deneme süresi içinde taraflar iş sözleşmesini bildirim süresine gerek olmaksızın ve tazminatsız feshedebilir. İşçinin çalıştığı günler için ücret ve diğer hakları saklıdır.”
Yukarıdaki maddeye göre deneme süresi hükmü “iş sözleşmesinin ilk iki ayı deneme süresidir” şeklinde kendiliğinden mevcut olan bir hüküm değildir. Aksine, deneme süresi, iş sözleşmesinde taraflarca böyle bir süre ve kayıt konulduğu takdirde söz konusu olabilmektedir.
Bu nedenle, deneme süresinin varlığını iddia eden taraf, iş sözleşmesinde deneme kaydının varlığını ve öngörülen deneme süresinin ne kadar olduğunu ıspatlamakla yükümlüdür.
İş sözleşmesi yazılı yapılmadığı takdirde, sözlü olarak yapılan iş sözleşmesinde deneme kaydının konulduğunu ispatlamak çok zor görünmektedir. Taraflar iş sözleşmesini yazılı yapmamakla birlikte, salt deneme kaydını gösteren özel bir metin imzalamışlarsa bu da geçerlidir. Ancak, herhangi bir yazılı belge bulunmayan hallerde, karşı taraf ikrar etmedikçe, deneme kaydının ispatı mümkün görünmemektedir.
Yukarıda belirtilen yasa maddesine göre, iş sözleşmeleri ile en fazla iki ay, toplu iş sözleşmeleri ile ise en fazla dört ay deneme süresi konabilir. Bu süreler azami süreler olduğundan, daha uzun süreler öngörülmüş olsa bile, iş sözleşmelerinde iki ay, toplu iş sözleşmelerinde dört ay dolduğunda deneme süresi sona erer.
DENEME SÜRESİNİN HUKUKİ SONUÇLARI
Sosyal Güvenlik Açısından
Öncelikle belirtmek gerekir ki, 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu’nda deneme süresi öngörülmediğinden, bu kanunun tüm hükümleri deneme süreli işçiler için de uygulanır. Deneme süresinin varlığı, işçinin bu süre içinde sigortasız çalıştırılmasını haklı göstermez ve bu durumdaki işveren 506 sayılı Kanun uyarınca idari para cezasından kurtulamaz.
İhbar Tazminatı Açısından
4857 sayılı İş Kanunu’nda deneme süresinin en önemli uygulama alanı ihbar öneli ve ihbar tazminatı müessesesidir. Zira, yukarıda belirtilen yasa maddesi, deneme süresi içinde tarafların iş sözleşmesini bildirim süresine gerek olmaksızın ve tazminatsız olarak feshedebileceğini açıkça belirtmektedir. İş Kanunu’nda, kıdem tazminatı ve iş güvencesi hükümlerinin aksine, ihbar öneli ve ihbar tazminatı için herhangi bir asgari çalışma şartı aranmamıştır. Bu nedenle, deneme kaydının bulunmadığı hallerde, iş sözleşmesi 1 gün bile sürse en az 2 hafta ihbar öneli / ihbar tazminatı söz konusu olacaktır. (1) Deneme süresinin varlığı halinde ise, iş sözleşmesini deneme süresi içinde feshedecek olan işçi ve işveren açısından, bildirim şartı ve ihbar tazminatı yükümlülüğü bulunmamaktadır. Ancak, deneme süresi geçtikten sonra yapılan fesihlerde -doğal olarak- deneme kaydından yararlanılması mümkün değildir.
İş Güvencesi, Kıdem Tazminatı ve Yıllık Ücretli İzin Açısından
İş güvencesi, kıdem tazminatı ve yıllık ücretli izin gibi haklar, 6 ay veya 1 yıl gibi süreler geçtikten sonra hak kazanıldığından, 2 veya 4 aylık deneme süresinin varlığı bu hakları etkilememektedir. Bu hakların elde edilmesi için aranan çalışma süresinin hesabında, deneme süreleri de çalışma süresinden sayılacaktır.
Ücret, Fazla Çalışma, Tatil Mesaisi ve Diğer İşçilik Hakları Açısından
Deneme süresi istisnai bir düzenleme olup yalnızca bildirim şartını ve ihbar tazminatını kapsadığından, İş Kanunu’nun diğer hükümlerine teşmil edilmesi mümkün değildir. İş Kanunu’nda, işçinin deneme süresi içinde fazla çalışma ücreti, hafta tatili ücreti ulusal bayram ve genel tatil ücreti gibi hükümlerden istisna tutulduğuna ilişkin bir hüküm bulunmamaktadır. Böyle bir hükmün bulunması halinde de, bu durumun hukuk devleti ve sosyal devlet ilkeleri ile bağdaşmayacağı açıktır.
Nitekim 4857/15. maddenin son cümlesinde de “İşçinin çalıştığı günler için ücret ve diğer hakları saklıdır.” Denilmek suretiyle bu durum vurgulanmıştır. Bu nedenle, işçinin deneme süresi içinde çalıştığı süreye ilişkin normal günlük ücretleri, varsa fazla çalışmalara ilişkin ücret hakları, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil günlerinde ücretli dinlenme hakkı, ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalışmışsa ilave ücret hakkı ve iş sözleşmesi ve toplu iş sözleşmelerinde öngörülen tüm işçilik hakları, öngörülen şartların gerçekleşmesi halinde deneme süresinde de söz konusu olacaktır.
SONUÇ
4857 sayılı İş Kanunu’nun 15. maddesine göre; bireysel iş sözleşmelerinde en çok iki aya kadar, toplu iş sözleşmelerinde ise en çok dört aya kadar deneme süresi öngörülebilecektir. Bu süreleri aşan bir deneme süresi öngörülmüş olsa bile, hukuken bu süreler deneme süresi sayılmayacaktır. Deneme süresinden yararlanmak isteyen tarafın, böyle bir kaydın varlığını ıspatlaması gerekir.
506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu’nda deneme süresi öngörülmediğinden, bu kanunun tüm hükümleri deneme süreli işçiler için de uygulanır.
İş Kanunu açısından ise, deneme kaydı bulunan iş sözleşmesinin deneme süresi içinde feshedilmesi halinde tarafların bildirim şartına uymasına ve ihbar tazminatı ödemesine gerek bulunmamaktadır. Ancak, İş Kanunu’nun iş güvencesi, kıdem tazminatı, yıllık ücretli izin,normal ücret, fazla çalışma ücreti, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil günlerine ilişkin hükümleri ile iş sözleşmesi ve toplu iş sözleşmelerinde öngörülen diğer işçilik hakları deneme kaydından etkilenmemektedir.
Dip Not:
(1) 4857 sayılı İş Kanunu’nun 17. maddesinde, 0-6 ay arası devam eden iş sözleşmelerinin feshinde en az 2 hafta ihbar süresi (bu süreye uyulmaması halinde 2 haftalık ücret tutarında ihbar tazminatı) öngörülmüştür.