Site icon Alomaliye.com Güncel Mevzuat, Muhasebe, Ekonomi, Vergi, SGK Haberleri

ÖTV Matrahını Azaltma Amaçlı Gerçeğe Aykırı Hizmet Faturası Düzenlenmesinde İspat Külfeti ve İştirak Suçu

ÖTV Matrahını Azaltma

İbrahim KOCABEY
Eski Hesap Uzmanı,
Yeminli Mali Müşavir
ibrahim.kocabey@moorestephens.com.tr

Gelir İdaresi Başkanlığı www.gib.gov.tr adresindeki internet sayfasında yayımladığı Özel Tüketim Vergisi Sirküleri-2 ile; “bazı mükelleflerin ÖTV’ye tabi taşıt aracı satışlarına ilişkin olarak düzenledikleri faturalarda kayıt, tescil, plaka ve benzeri işlemlere yönelik olarak, araç bedeli dışında müşteriden “hizmet bedeli” adı altında gerçeğe aykırı olarak yüksek bedeller gösterilerek müşteriden alınan araç bedelinin, hizmet faturasına kaydırılarak, ÖTV matrahının olması gerekenden düşük gösterilip ÖTV kaybına sebebiyet verildiğinden bahisle” bazı açıklamalar yapılmıştır.

Bu sirkülerinde Gelir İdaresi Başkanlığı; ÖTV’ye tabi taşıt aracı alan müşterilerin, vekalet vererek satıcı firmaya yaptırdıkları trafik kayıt, tescil ve plaka işlemlerine ilişkin hizmet bedellerinin;

– aracın bedelinden bağımsız olarak tamamen alıcının isteğine bağlı olarak verilen bir hizmet olması nedeniyle ÖTV’ye tabi olmayacağı,

– Ancak, söz konusu hizmet bedellerinin rayicine göre yüksek bedel gösterilmek suretiyle araç bedelinin -bu tür hizmet faturalarına kaydırılarak- ÖTV matrahının azaltılmasında kullanılması halinde

bu işlemlerin muvazaalı işlem olarak kabul edileceği ve bunların Vergi Usul Kanununun 3 üncü maddesi uyarınca işleme tabi tutulacağını belirtmiştir.

1-  İspat külfeti kime aittir?

Bilindiği üzere Vergi Usul Kanunu’nun 3/B maddesi “vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas” olduğu hükmüne amirdir. Yine aynı bentte, iktisadi, ticari ve teknik icaplara uymayan veya olayın özelliğine göre normal ve mutad olmayan bir durumun iddia olunması halinde ispat külfeti bunu iddia eden tarafa aittir.

Gelir İdaresi Başkanlığı’nın sözünü ettiği türden bir uygulamanın denetim elemanları tarafından tespit edilmesi halinde, uygulamanın muvazaalı olduğunun ispatı denetim elemanına düşecektir. Zira bayi ile müşteri arasında yapılan alış-verişte hizmet bedeli olarak alınan bedelin yüksek olduğunu ve bunun ÖTV matrahını azaltmak amacıyla yapılmış olduğunu iddia edecek taraf O’dur. İddia eden taraf olduğunda da doğaldır ki işlemin “iktisadi, ticari ve teknik icaplara uymadığını yani  normal olmadığını iddia edecektir” bu da ispat yükümlülüğünün de onun tarafından yerine getirilmesini gerektirmektedir.

2- Aracılar vasıtasıyla yapılan işlemlerde durum

Bu arada hatırlatmak gerekir ki; Gelir İdaresi Başkanlığı’nın sirkülerine konu türden bir işlemin, aynı sonucu doğurmak üzere, bayi ile ilişkisi olduğu ortaya konan (muameleci olarak adlandırılan) 3. kişi veya kişiler kanalıyla gerçekleştirilmesi durumunda da, Vergi İdaresi bu işlemi de yukarıda belirtildiği gibi muvazaa olarak değerlendirebilecektir.

Gerçekten de 3. kişilerin varlığı muvazaa iddialarını ortadan kaldırmaya yetmeyebilecektir. Bu durumda dahi, idare muvazanın varlığının ispat edebildiği ölçüde, cezalı tarhiyat yoluna gidebilecektir.

3- İştirak suçu işlenmiş midir?

Bu arada hatırlatılması gereken bir diğer ve önemli husus da; bu tür muvazaalı işlemler sonucunda yapılacak herhangi bir ÖTV tarhiyatında eksik ödenen ÖTV’nin, mükellef olarak bayi tarafından ikmal edilmesi yanında hem bayi ve hem de müşteri için cezalı işlem yapılacağıdır.

İdare muvazaayı ortaya koyabildiğinde, ziya uğratılan ÖTV mükellef olarak bayiden aranacak ve ayrıca kendisine kaçakçılık cezası uygulanacaktır. Bu arada Vergi Usul Kanunu’nun 360 ıncı maddesi uyarınca ÖTV’nin eksik tahakkuk ettirilmesi suçuna iştirak eden -müşteri- için de, bayi için istenen cezanın aynısı uygulanabilecektir.

Müşteri bu işleme herhangi bir maddi menfaat gözetmeksizin, örneğin bilgisi dışında ya da bayinin önerisi üzerine karıştığını iddia ve ispat etse dahi, bayiye kesilecek cezanın ¼’ü oranında bir cezaya muhatap olmaktan kurtulamayabilecektir.

İstenmeyen cezai bir durumla karşılaşılmaması için bayiler kadar müşterilerin de taşıt aracı alım ya da satım işlemlerinde bu hususa dikkat etmeleri gerektiğini hatırlatmak isteriz.

Exit mobile version