Levent GENÇYÜREK
Maliye Başmüfettişi
9 Eylül Üniversitesi İşletme Fak.Öğretim Görevlisi
7 Temmuz 2005 tarihinde Resmi Gazetede yayımlanan 5378 sayılı Kanun ile, özürlülüğün önlenmesi, özürlülerin sağlık, eğitim, rehabilitasyon, istihdam, bakım ve sosyal güvenliğine ilişkin sorunlarının çözümü açısından çok önemli bir adım atılmıştır. Özürlülere, yaşamlarını kolaylaştırma yanında bir çok alanda faaliyet gösterme imkânı sağlayan düzenlemelere satır başları ile değinmek yerinde olacak.
Kat Mülkiyeti Kanununda yapılan değişiklik ile, özürlülerin yaşamı için zorunluluk göstermesi hâlinde, apartman veya sitelerde proje tadili (asansör vb.) kat maliklerinin en geç üç ay içerisinde yapacağı toplantıda görüşülerek, sayı ve arsa payı çoğunluğu ile karara bağlanacaktır. Toplantının bu süre içerisinde yapılamaması veya tadilat talebinin çoğunlukla kabul edilmemesi durumunda; özürlünün talebi üzerine bina güvenliğinin tehlikeye sokulmadığını bildirir komisyon raporuna istinaden ilgili mercilerden alınacak tasdikli proje değişikliğine göre inşaat, onarım ve tesis yapılacaktır.
Emlak Vergisi Kanununun 8 inci maddesi gereğince; hiçbir geliri olmadığını belgeleyenler, gelirleri sadece kanunla kurulan T.C Emekli Sandığı, Bağ-Kur, SSK gibi sosyal güvenlik kurumlarından aldıkları aylıklardan ibaret bulunanlar, gaziler ve şehitlerin dul ve yetimleri, Türkiye sınırları içinde sahip oldukları brüt 200 m2’yi geçmeyen tek konut için emlak vergisi ödememektedirler.Yapılan değişiklik ile özürlülerinde bu kapsama dahi edilmiş olmasını, özellikle Büyük şehirlerde emlak vergilerin çok yükseldiği bir ortamda, özürlüler adına atılan çok önemli bir adım olarak görmek gerekir.
Buna göre, brüt 200 m2’yi aşmayan tek bir konuta sahip olan özürlü bu konutu için emlak vergisi ödemeyecektir. Özürlünün sahip olduğu tek konut eğer belirli zamanlarda dinlenme amacıyla kullanılan yazlık vb. türden ise emlak vergisi ödenecektir. Bu nitelikte olan konutlar için istisna yoktur. Birden fazla konuta sahip olan veya kışlık konutu yanında bir de yazlığı bulunan özürlü bu imkândan yararlanamayacak, sahip olduğu iki konut içinde emlak vergisi ödeyecektir.
Özürlünün emlak vergisi ödememe imkânından yararlanması için sahip olduğu tek konutta bizzat oturması şart değildir. Konutunu kiraya verip, kendisi kirada oturan özürlü de sahip olduğu konut için emlak vergisi ödemeyecektir.
Yaşamlarını kolaylaştıracak ve toplumsal hayata uyumlarını sağlayacak nitelikte olsa bile satın aldıkları her türlü mal için KDV ödemekle yükümlü olan özürlüler, Katma Değer Vergisi Kanununda yapılan değişiklik ile kendilerini finansman açısından rahatlatacak bir imkana kavuşmuşlardır. Yapılan düzenlemeye göre özürlüler, eğitimleri, meslekleri, günlük yaşamları için özel olarak üretilmiş her türlü araç-gereç ve özel bilgisayar programlarını satın alırken KDV ödemeyeceklerdir.
Burada dikkat edilmesi gereken konu, sadece özürlülerin iş ve toplumsal hayata katılımını artıracak, özürlünün günlük yaşamının daha kolay ve verimli geçmesini sağlayacak araç ve gereçlerin katma değer ödenmeden satın alınabileceği, yoksa istisnanın özürlüler tarafından edinilen tüm mallar için söz konusu olmadığıdır.