Çalınan ve Trafikten Çekilen Araçlarda MTV
Çalınan Araç MTV – Çalınan Araç Vergi
Levent GENÇYÜREK
Yeminli Mali Müşavir
I-GİRİŞ
Türkiye genelinde 2004 Şubat ayı sonu itibariyle trafiğe kayıtlı 7.769.059 adet taşıt bulunmaktadır. Bu taşıtların % 60.7’sini otomobil, %13.9’unu motosiklet,% 12.8’ini kamyonet,% 5.22’sini kamyon ve % 7.4 ünü de minibüs, otobüs ve özel amaçlı taşıtlar oluşturmaktadır.2004 yılı Şubat ayında trafiğe kaydı yapılan 33.398 araçtan otomobil 19.255 adet ile ilk sırada yer almıştır. Aynı dönemde trafikten silinen araç sayısı 16.438 adet olarak gerçekleşmiştir. 2003 yılının Ocak-Şubat ayında trafikten silinen araç sayısı 1574 iken 20 yaş üstü araçların hurdaya çıkarılmasına bağlı olarak yeni araç alımında getirilen ÖTV indiriminin de etkisi ile 2004 yılının Ocak ve Şubatı kapsayan ilk iki ayında trafikten çekilen araç sayısı 33.468 adet olmuştur.
Özellikle hurda indirimi nedeniyle trafikten çekilen araç sayısının son aylarda sayısal olarak büyük bir artış gösterdiği göz önünde bulundurularak trafikten çekilen ve çalınan araç sahiplerinin motorlu taşıtlar vergisi mükellefiyeti ile ilgili hususlar yazımızın konusunu oluşturmaktadır.
II-ARAÇLARIN TRAFİKTEN ÇEKİLME ESASLARI
A-Zorunlu Sebeplerle Hurdaya Çıkarılma
Karayolları Trafik Yönetmeliğinin 39 uncu maddesine göre, ekonomik ömrünü doldurma veya herhangi bir kaza, yanma, tahrip edilme ve benzeri durumlar dolayısıyla kullanılamaz hale gelen araçlar ile devir veya nakil ile hurdaya ayırma işlemi bir arada yapılacak araçlar, sahiplerinin dilekçe ile isteği üzerine muayeneye tabi tutulmadan hurdaya çıkarılır.
Ekonomik ömürlerini dolduran taşıt araçlarından eskime ve yıpranma nedeni ile trafik emniyeti bakımından muayene istasyonlarınca tehlikeli olacakları tespit edilenler ise yetkililerin talebi üzerine, ilgili vergi dairesinden vergi borcunun bulunmadığına dair ilişik kesme belgesi alındıktan sonra, hurdaya çıkarılır.
Yukarıda belirtilen şekilde hurdaya ayrılan taşıtların kayıtlarına ve tescil belgelerine “hurdaya çıkarılmıştır” damgası vurularak bu belgeler tescil belgesi sahiplerine verilir ve trafik belgesi ile tescil plakaları geri alınarak iptal edilir. Hurdaya ayırma işlemleri aracın en son tescilli olduğu ilde yapılır ve hurdaya ayrılmış olan taşıtlar, onarımla yenilenseler bile tescil edilemezler. Hurdaya ayrılan taşıtlar bilgisayar ortamına aktarılarak durum ilgili vergi dairesine de bildirilir.
B-İsteğe Bağlı Olarak Trafikten Çekme
05.07.2003 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Trafik Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik ile değiştirilen Karayolları Trafik Yönetmeliği’nin 41 inci maddesinde, araçlarını trafikten çekmek isteyenlerin motorlu taşıtlar vergisi ile ilişiği kesildiğine dair bilgi ve belgeler ile tescil belgesi, trafik belgesi ve tescil plakalarını ekleyecekleri bir dilekçe ile ilgili tescil birimine başvurmaları gerektiği ifade edilmiştir. Yapılan başvuru üzerine tescil kuruluşundaki tescile esas müracaat formunun, tescil belgesinin ve tescil defterinin ilgili bölümüne “trafikten çekilmiştir” kaydı konularak, tescil belgesi araç sahibine iade edilecektir. Trafik belgesi ve tescil plakası geri alınarak iptal edilmek suretiyle trafikten çekme işlemi tamamlanacaktır. Trafikten çekme işlemi tamamlanan aracın tescili silinecek ve tescilinin silindiği ilgili vergi dairesine bildirilecektir.
C-Çalınan Araçlara İlişkin İşlemler
05.07.2003 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Trafik Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik ile değiştirilen Karayolları Trafik Yönetmeliğinin 43 üncü maddesinde, çalındığı tarihten itibaren aradan 1 ay geçmiş olması şartıyla araç sahibi tarafından verilen ve ekinde Savcılık veya mahalli zabıtadan alınan çalınma olayına ait belgede bulunan dilekçeye dayanılarak Trafik kuruluşlarınca taşıt araçlarının tescil kaydının silineceği ve ilgili vergi dairesine işlemi müteakip en geç 7 iş günü içerisinde bilgi verileceği ifade edilmiştir. Çalınan araçların bulunması halinde ise, araç sahibinden yeniden dilekçe alınarak aracın tescil kaydı üzerinde gerekli düzeltme işlemi yapıldıktan sonra durum ilgili vergi dairesine bildirilerek vergi kaydının açılması sağlanacaktır.
III-TRAFİKTEN ÇEKİLEN VE ÇALINAN TAŞITLARIN MOTORLU TAŞITLAR VERGİSİ KARŞISINDAKİ DURUMU
Motorlu Taşıtlar Vergisi(MTV) Kanununun 1 inci maddesinde, Karayolları Trafik Kanununa göre trafik şube veya bürolarına kayıt ve tescil edilmiş bulunan motorlu kara taşıtları ile Ulaştırma Bakanlığı Sivil Havacılık Genel Müdürlüğüne kayıt ve tescil edilmiş olan uçak ve helikopterler ve liman veya belediye siciline kayıt ve tescil edilmiş olan motorlu deniz taşıtlarının Motorlu Taşıtlar Vergisine tabi olduğu belirtilmiştir.
Anılan kanunun 9 uncu maddesine göre MTV, taşıtların kayıt ve tescilinin yapıldığı yerin vergi dairesi tarafından her yıl Ocak ayının başında yıllık olarak tahakkuk ettirilmiş sayılır. Şu kadar ki, yıl içinde vergi miktarlarında bir değişiklik olması halinde, bu değişikliğe göre ödenecek vergi; değişiklik, takvim yılının ilk altı ayında yapılmış ise takip eden son altı aylık dönemin başında, son altı ayında yapılmış ise takip eden takvim yılı başında tahakkuk ettirilmiş sayılır. Tahakkuk ettirilen vergi, ayrıca mükellefe tebliğ olunmaz ve vergi tahakkuk ettirilen günde tebliğ edilmiş sayılır.
Motorlu Taşıtlar Vergisi Kanununun 7 inci maddesi uyarınca MTV mükellefiyeti motorlu taşıtların trafik, liman veya belediye sicili ile Ulaştırma Bakanlığı tarafından tutulan sivil hava vasıtaları siciline kayıt ve tescili ile başlamaktadır.
Mükellefiyette kayıt ve tescil tarihi önemli olmakla birlikte mükellefiyet takvim yılının ilk altı ayı içinde (Ocak-Haziran) yeni kayıt ve tescil edilen taşıtlarda kayıt ve tescilin yapıldığı takvim yılı başından(1 Ocak), son altı ayı içinde (Temmuz-Aralık) yeni kayıt ve tescil edilen taşıtlarda ise, son altı aylık dönemin başından itibaren (1 Temmuz) başlayacak şekilde tesis edilir.
Motorlu taşıtların kayıt ve tescili yapılmışken, devir ve temlik nedeniyle kayıt ve tescilin başka bir kişi adına değiştirilmesi durumunda, adına yeni kayıt ve tescil yaptıran kişi için mükellefiyet gelecek taksit döneminden itibaren başlayacaktır. Kayıt ve tescilli bir taşıtı takvim yılının ilk altı ayı içinde (Ocak-Haziran) alarak adına devir ve temlik ettiren kişi için mükellefiyet 1 Temmuz itibarıyla, kayıt ve tescilli bulunan bir taşıtı takvim yılının ikinci yarısında (Temmuz-Aralık) alarak adına devir ve temlik ettiren kişi için ise mükellefiyet gelecek yılın 1 Ocak tarihinden itibaren başlayacaktır.
MTV Kanununun 8 inci maddesine göre, Motorlu taşıtların trafik, liman veya belediye sicili ile Ulaştırma Bakanlığı tarafından tutulan sivil hava vasıtaları siciline ait kayıtlarının silinmesi halinde, silinme takvim yılının ilk altı ayı (1 Ocak-30 Haziran) içinde yapılmış ise ikinci altı aylık dönemin başından (1 Temmuz), ikinci altı aylık dönem (1 Temmuz-31 Aralık) içinde yapılmışsa takip eden takvim yılı başından itibaren mükellefiyet sona erecektir.
A-Trafikten Çekilen Araçlarda MTV Uygulaması
Karayolları Trafik Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin yürürlüğe girdiği 05.07.2003 tarihinden itibaren trafikten çekme belgesi alınan araçların tescil kayıtlarının silinmesi ve tescil kayıtlarının silindiğinin trafik tescil kuruluşlarınca ilgili vergi dairelerine bildirilmesi halinde; tescil kaydının silindiği tarihi takip eden dönemin başından itibaren Motorlu Taşıtlar Vergisi Kanununun 8 inci maddesi hükmü gereğince, bu araçlardan dolayı motorlu taşıtlar vergisi mükellefiyetleri bulunan kişilerin mükellefiyetleri sona erdirilecektir.
Yapılan düzenlemeye göre; örneğin ekonomik ömrünü doldurma, kaza, yanma, tahrip edilme ve benzeri durumlar nedeniyle veya araç sahibinin kendi isteği üzerine 17.10.2003 tarihi itibariyle bir taşıt aracının trafikten çekildiğinin ilgili tescil kuruluşunca motorlu taşıtlar vergi dairesine bildirilmesi durumunda 1 Ocak 2004 tarihi itibariyle trafikten çekilen araç dolaysıyla araç sahibi adına var olan mükellefiyete son verilecektir. Tescil kaydı yılın ikinci yarısında (Temmuz-Aralık) silindiğinden araç sahibi ödemiş olduğu birinci taksit yanında 2003 yılı ikinci taksit MTV’yi de ödemekle mükellef olacaktır. Sicil kaydının 10.03.2004 tarihinde silindiğini örnek olarak alırsak bu durumda taşıt sahibi adına olan MTV mükellefiyeti 1 Temmuz 2004 tarihi itibariyle sona erdirilecektir. Ancak, sicil kaydının silinmesi yılın ilk yarısında (Ocak-Haziran) gerçekleştiğinden 2004 yılının ilk taksit MTV’nin taşıt sahibi tarafından ödenmesi gerekmektedir.
B-Trafikten Çekilip Yeniden Trafiğe Çıkan Araçlarda MTV Uygulaması
Trafikten çekme belgesine sahip olan araçların yeniden trafiğe çıkarılması halinde ise bu araçların tescil kaydının yapıldığının trafik tescil kuruluşu tarafından ilgili vergi dairesine bildirilmesi halinde; tescil kaydının yapıldığı tarihten itibaren motorlu taşıtlar vergisi mükellefiyeti yeniden başlatılacaktır. Örneğin, 24.11.2003 tarihinde trafikten çekilen bir aracın 16.05.2005 tarihinde trafiğe yeniden çıkarıldığının trafik tescil kuruluşu tarafından ilgili vergi dairesine bildirilmesi halinde araç sahibi adına 1 Ocak 2005 tarihi itibariyle MTV mükellefiyeti açılacaktır.
Trafikten çekme belgesine sahip olan araçların yeniden trafiğe çıkarılması durumunda mükellefiyetin sona erdiği tarih ile mükellefiyetin başladığı tarih arasında geçen dönemler için motorlu taşıtlar vergisi tahakkuku yapılmayacaktır.
C-Çalınan Araçlar ile İlgili Motorlu Taşıtlar Vergisi Uygulaması
Karayolları Trafik Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin yürürlüğe girdiği 05.07.2003 tarihinden itibaren çalınan araçların tescil kayıtlarının silinmesi ve tescil kayıtlarının silindiğinin trafik tescil kuruluşlarınca ilgili vergi dairelerine bildirilmesi halinde; tescil kaydının silindiği tarihi takip eden dönemin başından itibaren Motorlu Taşıtlar Vergisi Kanununun 8 inci maddesi hükmü gereğince, bu araçlardan dolayı motorlu taşıtlar vergisi mükellefiyetleri bulunan kişilerin mükellefiyetleri sona erdirilecektir.
Sözgelişi, 24.8.2003 tarihinde hırsızlık nedeniyle bir aracın tescil kaydının silinmesi ve bu durumun vergi dairesine bildirilmesi üzerine çalınan araçtan dolayı MTV mükellefiyeti bulunan kişinin bu mükellefiyeti 1 Ocak 2004 tarihi itibariyle sona erdirilecek ancak araç sahibi 2003 yılının ikinci taksit MTV’ni ödemekle mükellef olacaktır.
Çalınan araçların bulunması halinde ise bu araçların tescil kaydı üzerinde gerekli düzeltme işleminin yapıldığının trafik tescil kuruluşu tarafından ilgili vergi dairesine bildirilmesi halinde tescil kaydının yapıldığı tarihten itibaren motorlu taşıtlar vergisi mükellefiyeti yeniden başlatılacaktır. Örneğin, 23.12.2003 tarihinde çalınma nedeniyle trafik tescil kaydı silinen bir taşıt aracı 16.11.2005 tarihinde bulunmuş ve aracın tescil kaydı üzerinde gerekli düzeltmenin yapıldığı trafik tescil kuruluşu tarafından ilgili vergi dairesine bildirilmiş ise önceden sona erdirilen mükellefiyet kaydı taşıt sahibi adına 1 Temmuz 2005 tarihi itibariyle yeniden açılacak olup 2005 yılının ikinci taksit MTV bulunan aracın sahibi tarafından ödenecektir.
Çalınma nedeniyle mükellefiyetin sona erdiği tarih ile mükellefiyetin başladığı tarih arasında geçen dönemler içerisinde motorlu taşıtlar vergisi tahakkuku yapılmayacaktır.
IV-SONUÇ
Türkiye genelinde 2004 Şubat ayı sonu itibariyle trafiğe kayıtlı 7.769.059 adet taşıttan bir kısmı zaman içerisinde ekonomik ömrünü doldurma, kaza, yanma, tahrip edilme, hırsızlık ve benzeri durumlar nedeniyle veya araç sahibinin kendi isteği üzerine trafikten çekilmektedir. Özellikle 4962 sayılı Kanunla 1 Ağustos 2003’ten itibaren kayıt ve tescile tabi 20 ve daha büyük yaştaki taşıt araçlarının bir daha kullanılmamak üzere hurdaya çıkarılması ve hurdaya çıkarılan araçla aynı cinsten araç alımı halinde Özel Tüketim Vergisi indiriminin yapılması yönündeki uygulama trafikten çekilen araç sayısında büyük bir artışa yol açmıştır.
Trafikten çekilen araç sayısında yıllar itibariyle görülen artış beraberinde bu araçlara ilişkin MTV uygulamasının zamanında ve doğru olarak yapılması gereğini doğurmaktadır. Yazımızda kanun, tebliğ ve sirkülerler esas alınarak bu konu ile ilgili yapılması gerekenler ortaya konulmaya çalışılmış olup, trafik tescil kuruluşları ile vergi dairelerinin bir koordinasyon içerisinde çalışması ve bilgi aktarımının zamanında yapılması ile bu alanda yaşanabilecek sıkıntıların en aza ineceği kanaatindeyiz.
15 Temmuz 2004 Tarih ve 420 Sayılı, Maliye ve Sigorta Yorumları Dergisinden İktibas Edilmiştir.