Yatırım indirimi istisnası, 4842 sayılı Kanunla yapılan değişiklikle, Gelir Vergisi Kanununun 19 uncu maddesinde yeniden düzenlenmiştir. Bu maddede yer alan düzenlemeye ilişkin olarak Bakanlığımıza iletilmiş sorunlara yönelik açıklamalar sirkülerin konusunu oluşturmaktadır.
2- Yatırım İndiriminin Konusu ve Oranı
Yatırım indiriminin konusu, Gelir Vergisi Kanununun 19 uncu maddesinin 1 inci fıkrasında belirtilen mükelleflerin faaliyetlerinde kullanmak üzere satın aldıkları veya imal ettikleri amortismana tabi iktisadi kıymetlerden yeni olanlarıdır. Oranı ise, bu iktisadi kıymetlerin maliyet bedellerinin %40’ ıdır.
Deneme üretimi maliyetleri ve malzeme bedelleri amortismana tabi iktisadi kıymet niteliğinde değerlendirilemeyeceğinden yatırım indirimine konu edilemez.
Ayrıca, Petrol Kanunu ve Maden Kanununa göre yürütülen arama ve sondaj faaliyetleri için yapılan ve aktifleştirilen harcamalar yatırım indirimi istisnası uygulamasından yararlanacaktır. Petrolün çıkartılması, maden yatağının bulunması ile işletilmesi arasında meydana gelen, madenin ve petrolün işletilmesi öncesi yapılan ve aktifleştirilen harcamalar arama ve sondaj faaliyetleri için yapılan harcamalar kapsamında değerlendirilecektir.
3- Yatırım İndirimi Uygulanacak Kazançlar
Yatırım indirimi istisnası, bilanço esasına göre tespit edilen ticari veya zirai kazançlara uygulanır. Diğer bir ifade ile İşletme Hesabı Esası veya Basit Usulde tespit edilen ticari veya zirai kazanca yatırım indirimi istisnası uygulanması mümkün değildir.
Mükelleflerin bilanço esasına göre tespit edilen birden fazla şahsi işletmesi varsa, yatırım indirimi “ticari kazançlar toplamına” uygulanacaktır. Ancak, bilanço esasına göre tespit edilen hem ticari hem de zirai işletmesi olan bir mükellefin ticari faaliyeti ile ilgili olarak yaptığı yatırımdan dolayı hak kazandığı yatırım indirimini, zirai faaliyetinden sağladığı kazançtan indirmesi mümkün değildir.
Yatırım indirimi uygulaması açısından adi şirketler ile kollektif ve adi komandit şirketler, bağımsız birer ünite olarak kabul edilmişlerdir. Bu nedenle, bunların yaptıkları yatırımlara ait indirim, ortaklığın bünyesi içinde kalacak ve dolayısıyla ortaklar hisselerine isabet eden indirim tutarlarını, vermiş oldukları yıllık beyannamelerinde yalnızca bu ortaklıktan elde etmiş oldukları ticari kazançlarına uygulayabileceklerdir.
Kurumlar vergisi mükellefleri uygulamaya hak kazandıkları yatırım indirimini kurum kazancından indireceklerdir. Kurumlar vergisi mükelleflerinin yatırım indirimi uygulanacak kazançlarının tespitinde, kazancın türü bakımından herhangi bir ayırım söz konusu değildir.
4- Yatırım İndirimi Uygulamasının Başlangıcı
Yatırım indirimi uygulamasına, yatırımın konusunu oluşturan aktif değerlere ilişkin harcamaların yapıldığı takvim yılından itibaren başlanılır ve indirimden yararlanılacak tutara ulaşılıncaya kadar devam olunur.
Bu uygulama bakımından “harcama”, yatırım indirimine konu iktisadi kıymetlere ilişkin bedelin ödenmesi ya da borçlanılması, bu iktisadi kıymetlerin işletmenin aktifindeki herhangi bir hesaba kaydedilmesi ve iktisadi kıymetlere yatırımcı tarafından tasarruf edilebilir duruma gelinmesi anlamına gelmektedir.
Yurt dışından sağlanacak yatırım mallarına ait harcamalara ilişkin yatırım indirimi, kat’i ithalleri yapılıp gümrükten çekilerek işletmenin aktifindeki bir hesaba alındığı tarihte uygulanacaktır.
Mal ve hizmet üretim yeri olarak kullanılmak üzere inşa edilen bina yatırımlarında veya yatırım indirimine tabi iktisadi kıymetlerin parça parça satın alınıp monte edilmesi durumunda yatırım indirimi istisnası, harcamaların yapılmaya başlandığı yıldan itibaren uygulanır.
5- Yatırım İndirimi Hesaplanmayacak İktisadi Kıymetler
Gelir Vergisi Kanununun 19 uncu maddesinin 4 üncü fıkrasında sayılan yatırım indirimi hesaplanmayacak iktisadi kıymetlere ilişkin tereddüt edilen konular aşağıda açıklanmıştır.
5.1. Bedeli 5 milyar liradan (01/01/2004 tarihinden itibaren 6 milyar liradan) az olan iktisadi kıymetler (iktisadi ve teknik bakımdan bütünlük arz eden iktisadi kıymetler haddin aşılıp aşılmadığının tespitinde bir bütün olarak dikkate alınır.).
İktisadi ve teknik bakımdan bütünlük arz eden iktisadi kıymetler, bir işletmede belli bir fonksiyon etrafında birleşerek bir üretimde bulunan veya üretime her hangi bir aşamada bir değer kazandıracak nitelikteki bir fonksiyonu birbirini tamamlayarak yerine getiren iktisadi kıymetler topluluğu olarak tanımlanabilir.
Örneğin;
– Bir bilgisayar sistemini oluşturan donanım malzemeleri ,
– Bir tekstil işletmesinde yeni bir üretim bandı oluşturulmasında kullanılan makineler,
– Yazar kasalar ve barkot okuyucu cihazlar,
– Okul sıra ve masaları,
– Turistik otel için alınan yatak, yorgan ve battaniyeler,
– Lokanta işletmesi için alınan tabak, çatal, bıçak ve bardaklar,
aynı fonksiyona hizmet ettiklerinden, iktisadi ve teknik bakımdan bütünlük oluşturmaktadır.
Söz konusu iktisadi kıymetlerin yenilenmesi halinde de yapılan harcamalar topluca değerlendirilecek ve tutarı belirlenen limiti aşması halinde (2003 yılı için 5 milyar ) yatırım indirimine konu edilecektir. Örneğin, sistem bilgisayarlarının bir kısmının ekranlarının değiştirilmesi durumunda, yatırım indirimi uygulamasında satın alınan ekranların toplam bedeli dikkate alınacaktır.
5.2. Gayri maddi haklar
Gayri maddi haklardan sadece, yatırım indiriminden yararlanan iktisadi kıymetlerin kullanılabilmesi için gerekli olan bilgisayar programları yatırım indirimine konu edilebilecektir. Bu nedenle, bilgisayar programlarının yatırım indiriminden yararlanabilmesi için;
-Programların kullanılacağı iktisadi kıymetlerin yatırım indiriminden yararlanması,
-Programların, iktisadi kıymetlerin kullanılabilmesi için gerekli olması,
koşullarının aynı anda sağlanmış olması gerekmektedir.
Bilgisayar programları, işletim sistemleri ve uygulama programları olarak ikiye ayrılabilir. İşletim sistemleri, bilgisayarın kullanılması için mutlaka bulunması gereken programlardır. Uygulama programları ise bilgisayarın kullanımına bağlı olarak çeşitli fonksiyonları yapabilecek programlar olup, bilgisayarların kullanılabilmesi için zorunlu olmamakla birlikte, bazı uygulama programlarının kullanılması, bilgisayar yatırımı yapılarak hedeflenen sonucun elde edilmesi için gerekli olabilir.
Örneğin; bir özel sağlık işletmesinin hasta giriş ve çıkışları ile tıbbi malzeme kayıtlarının izlenmesi amacıyla satın aldığı bilgisayar programları, bilgisayar sisteminin yatırım indirimine konu olması halinde istisna kapsamında değerlendirilecektir. Çünkü işletmenin sözkonusu yatırımı yapma amacının gerçekleştirebilmesi için bu programın alınması gerekmektedir. Ancak, aynı işletmenin satın aldığı grafik tasarımı programı veya oyun programları ise sistemi oluşturan bilgisayarların kullanılması için gerekli olmadığından yatırım indirimi kapsamı dışındadır.
5.3. Mal ve hizmet üretimi ile doğrudan ilgili olmayan; alet, edevat, mefruşat ve büro demirbaşları
Alet, edevat, mefruşat ve büro demirbaşlarının mal ve hizmet üretimi ile doğrudan ilgili olup olmadığının işletmelerin faaliyetlerine göre ayrı ayrı değerlendirilmesi gerekir. İşletmede sürekli olarak kullanılmasına rağmen üretim sürecine doğrudan katılmayan masa, sandalye, televizyon, daktilo, mutfak ve temizlik aletleri, telefon, faks vb. alet ve araçlar bu kapsamdaki iktisadi kıymetlere örnek olarak sayılabilir. Ancak bazı işletmeler için söz konusu alet ve araçlar, mal veya hizmet üretimi ile doğrudan ilişkili olabilir. Örneğin, otel işletmeciliğinde kullanılan televizyon, masa, sandalye vb. demirbaşlar hizmet üretimi ile doğrudan ilişkili bulunduğundan yatırım indirimi istisnasından yararlanacaktır.
5.4. Satın alma suretiyle iktisap edilen veya inşa edilen binalar
Bina harcamalarının yatırım indirimine konu edilebilmesi için mal ve hizmet üretim yeri olarak kullanılmak üzere inşa edilmiş olması şartı aranmaktadır.
Bu nedenle, satın almak suretiyle iktisap edilen binalar mal ve hizmet üretim yeri olarak kullanılsa dahi yatırım indiriminden yararlanamaz.
Arazi veya arsalar her ne kadar binanın maliyet unsuru içerisinde yer alsa da, 19 uncu maddenin 4/7 nci bendinde yatırım indiriminden yararlanamayacak iktisadi kıymetler arasında sayıldığından, binalar için yatırım indirimi uygulanırken arsa bedeli hariç değerleri dikkate alınacaktır.
Teşvik belgesi kapsamında olmayan, 24/04/2003 tarihinden önce mal ve hizmet üretim yeri olarak inşaatına başlanılan ve bu tarih itibariyle inşaatı tamamlanmamış bulunan binalar için bu tarihten sonra yapılan harcamalara yatırım indirimi istisnası uygulanacaktır. Ancak, bu tarihten önce yapılan harcamalar istisnadan yararlanmayacaktır.
Mal veya hizmet üretim yeri olarak kullanılmakta olan veya başka amaçla inşa edilmiş olmasına rağmen, mal veya hizmet üretim yerine dönüştürülen binalar için yapılan tadilat, tamirat harcamalarına yeni bir bina inşa edilmemiş olduğundan yatırım indirimi uygulanamaz. Ancak mevcut üretim yerinin genişletilmesi amacıyla yapılan ilave binalara yatırım indirimi uygulanır .
5.4.1. Mal üretim yeri
6948 sayılı Sanayi Sicil Kanunundan hareketle mal üretim yeri, bir maddenin vasıf, şekil, hassa ve terkibini, makine, cihaz, tezgah, alet veya diğer vasıta ve kuvvetlerin yardımı ile veya sadece el emeği ile kısmen veya tamamen değiştirmek veya bu maddeleri işlemek suretiyle devamlı ve seri halinde imal veya istihsal edilen yerler ile maddelerin çıkarılıp işlendiği yerler olarak tanımlanabilir.
Üretim faaliyetine katkıda bulunan unsurlar arasında sayılan idari bölümler, depo, yemekhane, laboratuar ve benzerleri, inşa edilen fabrika binası ve müştemilatında yer alıyorsa, mal üretim yeri olarak değerlendirilecektir. Ancak söz konusu bölümler, fabrika binası ve müştemilatının bulunduğu alanın dışında, ayrı bir yerde inşa edilmiş ise, mal üretim yeri olarak değerlendirilemez.
Ayrıca fabrika binası ve müştemilatının bulunduğu alanda yer almasına rağmen, üretime katkısı bulunmayan, lojman, spor salonu, sosyal alanlar vb. de mal üretim yerleri dışındaki alanlardır.
5.4.2. Hizmet Üretim Yeri
Yatırım indirimi uygulaması açısından, eğitim, sağlık, kültür, spor, turizm, haberleşme, reklamcılık, fuarcılık v.b. faaliyetlerin yapıldığı yerler hizmet üretim yerleridir.
Hizmet üretimiyle ilişkisi dolaylı olmasına rağmen, hizmet üretim yeri kapsamında değerlendirilecek olan bölümlerin belirlenmesinde, mal üretim yerine ilişkin açıklamalar dikkate alınacaktır.
5.5. Binek otomobili ve benzeri kara taşıtları, yat, kotra, tekne ve benzeri motorlu deniz araçları ile uçak ve helikopter gibi hava taşıtları (işletmenin esas faaliyet konusu ile ilgili olanlar hariç).
Binek otomobili ve benzeri kara taşıtları, yat, kotra, tekne ve benzeri motorlu deniz araçları ile uçak ve helikopter gibi hava taşıtları için yatırım indirimi hesaplanmaz. Ancak, işletmenin esas faaliyet konusunun sayılan taşıtların kısmen veya tamamen işletilmesi olması halinde yatırım indirimi istisnası uygulanabilecektir.
Bir taşıtın binek otomobili benzeri taşıt olup olmadığı aracın niteliğine göre belirlenecektir. Nitelikleri itibariyle binek otomobili olarak kullanılabilecek yapıda olan panel van, kaptıkaçtı (Carry-all, Travel-all, Jeep -station) gibi taşıtlar, binek otomobili benzeri taşıtlar olarak değerlendirilecektir.
Ancak, bu araçların nitelikleri itibariyle binek otomobili olarak değil de, sadece yük taşımak amacıyla kullanılabilecek bir yapı arz etmesi durumunda, binek otomobili ve benzeri araçlar kapsamında değerlendirilmeyecektir. Örneğin; bir panel van’ın sadece ön koltuklarının bulunması ve aracın arkasında koltuk ve cam bulunmaması durumunda, bu aracın binek otomobiline benzediğinden söz edilemez.
İşletmenin esas faaliyet konusunun, belirtilen taşıtların kısmen veya tamamen işletilmesi olması halinde, yatırım indirimi istisnası uygulanabilecektir.
Örneğin;
– Taşıt kiralama konusunda faaliyet gösteren şirketlerin kiralanmak üzere aktifine aldığı binek otomobilleri,
– Yük veya yolcu taşımacılığı faaliyetinde yada ilaçlama faaliyetinde bulunan firmaların kullandığı uçaklar
– Yat turizmi faaliyetinde bulunan firmaların aktifine kayıtlı yatları,
yatırım indirimi istisnası kapsamında değerlendirilecektir.
Esas faaliyet konusu, yukarıda belirtilen taşıtların kısmen veya tamamen işletilmesi olmayıp, başka alanlarda faaliyet göstermekte olan işletmelerin satın aldığı bu taşıtlar yatırım indirimi istisnasından yararlanamazlar.
Örneğin;
– Sigara veya ilaç satış, dağıtım ve pazarlaması yapan mükellefin, işletmesinde kayıtlı olan, dağıtım ve pazarlama faaliyetinde kullanmak üzere satın aldığı binek otomobili,
– Dayanıklı tüketim malları ticareti ile uğraşan mükellefin işletmesine kayıtlı olan binek otomobili,
– Otel işletmesinin aktifinde kayıtlı olan ve müşterilerini gezdirmek amacıyla satın aldığı yatı,
– İşçilerinin servisi için satın alınan panel van,
– Otomobil alım-satımı faaliyetinde bulunan şirketin, satış öncesi test sürüşü yaptırmak amacıyla satın aldığı binek otomobilleri,
işletmelerin faaliyetlerinde kullanılmış olsa bile, işletmelerin esas faaliyeti söz konusu araçların işletilmesi olmadığından, yatırım indirimi istisnası uygulanmayacaktır.
Binek otomobili ve benzeri kara taşıtları dışında kalan kamyon, kamyonet, otobüs, minibüs, tır, tanker gibi araçlar, işletmenin faaliyetlerinde kullanılmak üzere satın alınmış olması halinde, yukarıdaki kısıtlamalara tabi olmaksızın, yatırım indirimi istisnası kapsamında değerlendirilecektir.
Örneğin; meşrubat dağıtım ve pazarlama işi ile uğraşan firmanın ürünlerinin dağıtımı amacıyla satın aldığı kamyon veya kamyonet bu kapsamdadır.
6. İktisadi Kıymetlerin Elden Çıkarılması
Gelir Vergisi Kanununun 19 uncu maddesinin 5 inci fıkrasında, “ yatırım indirimi istisnasına konu iktisadi kıymetleri aktife alındıkları tarihten itibaren iki yıl içinde elden çıkaran mükellefler, bu iktisadi kıymetlerle ilgili olarak yatırım indirimi istisnası uygulama hakkını kaybederler. Bu durumda daha önce yararlanılan yatırım indirimi istisnası için herhangi bir işlem yapılmaz.” hükmü yer almaktadır.
Buna göre;
–Yatırım indirimi istisnasına konu iktisadi kıymetlerin iki yıldan önce elden çıkarılması halinde, yararlanılamayan istisna tutarı yatırım indirimine tabi olmayacaktır.
–Söz konusu iktisadi kıymetlerin iki yıldan sonra elden çıkarılması halinde, satan veya devreden, yararlanılmayan istisna tutarından satıştan sonra da yararlanmaya devam edecektir.
–Yatırım indiriminden kısmen faydalanılmış veya hiç faydalanılmamış aktif değerleri satın veya devir alanların istisnadan yararlanmaları mümkün değildir.
İnşaatı devam eden binaların satın veya devir alınmasından sonra yapılan harcamalara, bina yatırımları için gerekli koşulların sağlaması halinde, satın veya devir alanlarca yatırım indirimi istisnası uygulanacaktır.
7. Mükelleflerin Eski veya Yeni Düzenlemeyi Seçme Hakkı
Gelir Vergisi Kanununun Geçici 61 inci maddesinde, isteyen mükelleflere, bu maddenin yürürlük tarihinden önce yapılan müracaatlara istinaden düzenlenen yatırım teşvik belgeleri kapsamında bu tarihten itibaren yaptıkları harcamalar (öngörülen harcamalar kapsamında daha önce yararlanmış harcamalar hariç) için Gelir Vergisi Kanununun 19 uncu maddesinde yer alan hükümler çerçevesinde yatırım indirimi istisnasından yararlanabilme imkanı sağlanmıştır.
Tercihini 24/4/2003 tarihinden önceki düzenleme yönünde kullanan mükellefler, yatırım teşvik belgesinde belirtilen oran üzerinden yatırım indirimi istisnasından yararlanacak, ayrıca yatırım indiriminden yararlanan tutar üzerinden geçici 61 inci maddenin ikinci fıkrası hükmü gereğince % 19,8 oranında gelir vergisi tevkifatı yapacaklardır.
Ayrıca, hem 24/04/2003 tarihinden önce geçerli olan hükümlere hem de bu tarihten sonra geçerli olan hükümlere göre tespit edilen yatırım indirimi istisnası bulunması halinde, bu iki grup arasından hangisine öncelik vereceğini mükellef kendisi belirleyecektir. Öncelik verilen gruba ilişkin yararlanılacak yatırım indirimi istisnası dönem matrahından indirildikten sonra beyannamede kazanç kalması halinde diğer gruba ait yatırım indirimi istisnası tutarı indirilecektir.
8.Yatırım İndiriminde Endeksleme Uygulaması
Gelir Vergisi Kanununun 19 uncu maddesinde, 5024 sayılı Kanunla yapılan değişiklikle, endekslemede yeniden değerleme oranının yerine toptan eşya fiyat endeksinde meydana gelen artış oranı esas alınmıştır.
Yeni düzenlemeye göre endekslemede kullanılacak oranın tespitinde de, yeniden değerleme uygulamasındaki Kasım-Ekim dönemi yerine, hesap dönemi takvim yılı olan mükellefler açısından Ocak- Aralık dönemi, özel hesap dönemine sahip olan kurumlar vergisi mükellefleri açısından ise kendi özel hesap dönemleri baz alınacaktır.
Gelir Vergisi Kanununun 19 uncu maddesi kapsamındaki istisna hesaplaması 24/4/2003 tarihinden itibaren geçerli olduğundan, TEFE artış oranı kullanılmak suretiyle yapılacak ilk endeksleme, 2003 yılına ilişkin olarak verilecek beyannameler üzerinden yararlanılmayan tutarların 2004 yılına ilişkin beyanlarda (geçici vergi uygulaması dahil) indirim konusu yapılmasında söz konusu olacaktır.
24/4/2003 tarihinden önce yapılan müracaatlara istinaden düzenlenen yatırım teşvik belgeleri kapsamındaki harcamalar (teşvik belgelerine bu tarihten sonra ilave edilen iktisadi kıymetler için yapılan harcamalar hariç) harcamanın yapıldığı yıla ilişkin vergi matrahından indirilecek, ancak kazancın yetersiz olması nedeniyle dikkate alınamayan istisna tutarı izleyen yıllarda Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre bu yıllar için belirlenen yeniden değerleme oranında arttırılarak dikkate alınacaktır.
9. Enflasyon Düzeltmesi
Enflasyon düzeltmesinin uygulandığı yılda düzeltilmiş değer üzerinden yatırım indirimi hesaplanması sadece Gelir Vergisi Kanununun 19 uncu maddesi kapsamında yararlanılan yatırım indirimi istisnası açısından geçerlidir. Geçici 61 veya 65 inci maddeler gereğince tercihlerini değiştirmeyen mükellefler, yatırım indirimi istisna tutarlarının tespitinde, enflasyon düzeltmesi uygulaması sonucu yatırım indiriminden yararlanan iktisadî kıymetlerle ilgili olarak oluşan düzeltme farklarını dikkate alamazlar.
Geçici vergilendirme döneminin ilgili olduğu hesap dönemi içinde yapılan harcamalar, enflasyon düzeltmesinin uygulandığı dönemlerde, düzeltilmiş değerleri üzerinden yatırım indirimi istisnasına konu edilecektir.
Duyurulur.
Osman ARIOĞLU
|
Bakan a.
|
Gelirler Genel Müdürü
|