28 Aralık 2002 Tarihli Resmi Gazete
Sayı:24977
Gelir Vergisi Genel tebliği (Seri No:245)
2002 takvim yılında elde edilen menkul sermaye iratları ile diğer kazanç ve iratların vergilendirilmesine ilişkin olarak aşağıdaki açıklamaların yapılmasına gerek görülmüştür.
1- 2002 Takvim Yılında Elde Edilen Menkul Sermaye İratlarının Beyanında Dikkate Alınacak İndirim Oranı
Gelir Vergisi Kanununun 76 ncı maddesi hükmüne göre, aynı Kanunun 75 inci maddesinin ikinci fıkrasının 5, 6, 7, 12 ve 14 numaralı bentlerinde yer alan menkul sermaye ıratlarına (döviz cinsinden açılan hesaplara ödenen faiz ve kar payları, dövize, altına veya başka bir değere endeksli menkul kıymetler ile döviz cinsinden ihraç edilen menkul kıymetlerden elde edilenler hariç) indirim oranının uygulanması suretiyle bulunacak kısım, bu iratların beyanısırasıyla indirim olarak dikkate alınmaktadır.
İndirim oranı: Vergi Usul Kanununa göre o yıl için tespit edilmiş olan yeniden değerleme oranının, aynı dönemde Devlet tahvili ve Hazine bonosu ihalelerinde oluşan bileşik ortalamafaiz oranına bölünmesi suretiyle tespit edilmektedir.
Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre 2002 yılı için tespit edilmiş olan yeniden değerleme oranı % 59,0’dır(1). Aynı dönemde Devlet tahvili ve Hazine bonosu ihalelerinde oluşan bileşik ortalama faiz oranı ise % 67,5’dir.
Buna göre, 2002 yılı gelirlerine uygulanacak indirim oranı ( %59,0/%67,5=) %87,4 olmaktadır.
2- 2002 takvim Yılında Elde Edilen Menkul Sermaye İratlarının Beyanı
2002 takvim yılında elde edilen menkul sermaye iratlarının yıllık beyanname ile beyan edilip edilmeyeceğinin tespitinde aşağıdaki hususların dikkate alınması gerekmektedir.
– Gelir Vergisi Kanununun geçici 55 inci maddesi hükmü uyarınca, vergi kesintisine tabi tutulmuş olan mevduat faizleri, özel finans kurumlarınca kar ve zarara katılma hesabı karşılığında ödenen kar payları ve repo gelirleri ile menkul kıymetler yatırım fonlarının katılma belgelerine ödenen kar payları tutarı ne olurssa olsun beyan edilmiyecektir.
– 26/7/2001 tarihinden itibaren ihraç edilmiş Devlet tahvili ve Hazine bonosu faiz gelirlerinin Gelir Vergisi Kanununun geçici 59 uncu maddesine göre vergiden istisna edilen kısmı beyan edilmeyecektir.
– 7/10/2001 tarihinden itibaren düzenlenen şahıs sigorta poliçeleri dolayısıyla elde edilen ve 4697 sayılı Kanunla Gelir Vergisi Kanununun 75 inci maddesinin ikinci fıkrasına eklenen 15 numaralı bentte tanımlanan menkul sermaye iratları beyan edilmeyecektir.
– Yukarıda belirtilenler dışında kalan ve gayri safi tutarları toplamı 6 milyar 650 milyon TL’nı aşmayan menkul sermaye iratlarından, vergi kesintilerine tabi tutulmuş olanlar ile vergi alacağı dahil kurumlardan elde edilen kar payları beyan edilmeyecektir.
– Menkul sermaye iratları toplamının 6 milyar 650 milyon TL’nı aşıp aşmadığının tespitinde indirim oranı ve istisna uygulanabilecek menkul sermaye iratlarının, indirim oranı ve istisna uygulandıktan sonra kalan kısımlarının dikkate alınması, bu iratların beyan edilmesinin gerektiği durumlarda ise indirim oranı ve istisna uygulandıktan sonra kalan kısımlarının beyan edilmesi gerekmektedir.
– Vergi kesintisine tabi olmayan menkul sermaye iratlarının, tutarına bakılmaksızın beyan edilmesi gerekmektedir.
3- İndirim Oranı Uygulanarak Beyan edilecek Menkul Sermaye İratları
2002 takvim yılında elde edilen menkul sermaye iratlarından;
– Gelir Vergisi Kanununun 75 inci maddesinin ikinci fıkrasının 5 numaralı bendinde sayılan her nevi tahvil ve Hazine bonosu faizleri ile Toplu Konut İdaresi, Kamu Ortaklığı İdaresi ve Özelleştirme İdaresince çıkarılan menkul kıymetlerden sağlanan gelirler,
– Her nevi alcak faizleri,
– menkul kıymetler yatırım ortaklıklarından sağlanan kar payları,
indirim oranı uygulanmak suretiyle beyan edilecektir.
Dövize, altına veya başka bir değere endeksli menkul kıymetler ile döviz cinsinden ihraç edilen menkul kıymetlerden elde edilen menkul sermaye iratlarının beyanında indirim oranının uygulanması mümkün bulunmamaktadır.
Ticari işletmelere dahil kazanç ve iratlar için indirim oranıo uygulanması söz konusu değildir.
4- 26/07/2001 Tarihinden İtibaren İhraç Edilen Devlet Tahvili ve Hazine Bonolarından Elde Edilen Gelirlerde İstisna Uygulaması
Gelir Vergisi Kanununa 4710 sayılı Kanunla eklenen geçici 59 uncu madde hükmü ile 26/7/2001-31/12/2002 tarihleri arasında ihraç edilen Devlet tahvilleri ve Hazine bonolarının faiz gelirleri ve elden çıkarılmasından sağlanan diğer kazançlar toplamının 2001 yılında 50 milyar lirası, 2002 ve izleyen yıllarda bu tutarın veya arttırılmış tutarın her yıl için belirlenen yeniden değerleme oranında attırılması ile bulunacak tutar gelir vergisinden istisna edilmiştir.
Bu hükme göre, 2002 yılında söz konusu gelirlere uygulanacak istisna tutarı 50 milyar liranın 2001 yılı için belirlenen yeniden değerleme oranında(2) artırılması sonucu (50 milyar X % 53,2=) 76 milyar 600 milyon lira olmaktadır. İstisna kapsamına giren söz konusu kazançlar için yıllık beyanname verilmeyeceği gibi, diğer gelirler dolayısıyla verilecek yıllık beyannameye de kazançlar dahil edilmeyecektir.
İstisna; faiz gelirleri açısından indirim oranı, elden çıkarma dolayısıyla elde edilen diğer kazançlar açısından ise mükellefin tercihine bağlı olarak maliyet bedelinin endekslenmesi veya indirim oranı uygulandıktan sonra bulunan tutara uygulanacaktır.
İstisna; faiz gelirleri ile elden çıkarma dolayısıyla elde edilen diğer kazançlar toplamına uygulanacaktır. Bir gerçek kişinin, hem faiz hem de elden çıkarma dolayısıyla elde ettiği kazancın bulunması ve gelir toplamının istisna sınırını aşması halinde, istisnanın hangi kazanca uygulanacağı mükellefçe serbestçe belirlenecektir.
26/07/2001 tarihinden itibaren ihraç edilen Devlet tahvili ve Hazine bonolarının elden çıkarılmasından doğan kazançlar açısından Gelir Vergisi Kanununun geçici 56 ncı maddesinde yer alan 3 milyar 500 milyon liralık istisnadan ayrıca yararlanılmayacaktır. Söz konusu tarihten önce ihraç edilmiş Devlet tahvili ve Hazine bonoları ile diğer menkul kıymetlerin elden çıkarılmasından doğan kazançlar açısından ise geçici 56 ncı maddede yer alan istisnadan yararlanılabilecektir.
İstisna sadece gerçek kişilerce elde edilen kazançlar yönünden geçerli olup, ticari işletmelere ait olan bu tür gelirler ile ilgili olarak uygulanmayacaktır.
tebliğ olunur.
(1) 8/12/2002 tarih ve 24957 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 310 Seri No.lu Vergi Usul Kanununa Genel Tebliği ile açıklanmıştır.
(2) 01/12/2001 tarih ve 24600 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 301 Seri No.lu Vergi Usul Kanunu Tebliği ile açıklanmıştır.