A. İNDİRİMLİ ORANA TABİ İŞLEMLERDEN DOĞAN İADE TALEPLERİ3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun
(1) 29 uncu maddesinin (2) numaralı fıkrasında 4369 sayılı Kanunla
(2) yapılan değişiklik ile indirimli orana tabi işlemler dolayısıyla yüklenilen, yılı içinde indirim yoluyla telafi edilemeyen ve tutarı Bakanlar Kurulu’nca belirlenecek sınırı aşan verginin mükelleflere iadesi imkanı getirilmiş, iade uygulamasının usul ve esaslarına ilişkin düzenlemeler, 74
(3) ve 76
(4) Seri No.lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliğleri ile yapılmıştır.
08/02/2002 tarihli ve 24665 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 2002/3606 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile indirimli orana tabi işlemlerde iade edilecek verginin alt sınırı 2001 yılı için 4 milyar lira olarak belirlenmiş; 2002 ve izleyen takvim yıllarında iade edilecek miktarın alt sınırının ise bir önceki yılda geçerli tutarın Vergi Usul Kanunu hükümleri uyarınca belirlenen yeniden değerleme oranında artırılması suretiyle tespit edileceği hükme bağlanmıştır.
Buna göre, sözü edilen 29 uncu maddesinin (2) numaralı fıkrasında Bakanlığımıza verdiği yetkiye dayanılarak, 2001 ve izleyen takvim yıllarında, indirimli orana tabi işlemlerle ilgili iade talepleri konusunda aşağıdaki şekilde işlem yapılması uygun görülmüştür:
1. 2002/3606 sayılı Bakanlar Kurulu Kararnamesinin eki Karara göre, 2001 takvim yılında gerçekleştirilen indirimli orana tabi işlemler dolayısıyla yüklenilen ve indirim yoluyla telafi edilemeyen katma değer vergisinin 4 milyar lirayı aşan kısmı iade edilecek; izleyen takvim yıllarında ise bu tutar, bir önceki yıldaki tutarın Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre belirlenen yeniden değerleme oranında artırılması suretiyle tespit edilecek ve yeniden Kararname yayınlanmasına gerek olmaksızın uygulanacaktır. Bu şekilde yapılacak hesaplamada, 50 milyon lira ve daha düşük tutarlar dikkate alınmayacak, 50 milyon liradan fazla olan tutarlar ise, 100 milyon liranın en yakın katına yükseltilecektir.
2. İndirimli orana tabi teslim ve hizmetlerde bulunan mükellefler, bu işlemleri dolayısıyla yüklendikleri ve yılı içerisinde indirim yoluyla telafi edemedikleri iade edilecek katma değer vergisi tutarını, 74 ve 76 Seri No.lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliğlerinde belirlenen usul ve esaslara göre hesaplayacaklardır. Mükellefler, sözü edilen Genel Tebliğlerdeki açıklamalara uygun olarak hesaplanan ve ilgili yıl için geçerli alt sınırı aşan iade tutarlarını, izleyen yılın Kasım dönemine kadar (bu dönem dahil) verilecek 1 numaralı katma değer vergisi beyannamelerinin herhangi birisinde, sonraki döneme devreden vergi tutarından çıkarılmak suretiyle iadesini talep edebileceklerdir.
3. İndirimli orana tabi işlemlerden doğan ve Bakanlar Kurulunca belirlenen miktarı aşan kısım, 84 Seri No.lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliğinin(5) I. bölümünde belirlenen genel esaslar çerçevesinde nakden veya mahsuben iade edilir. Sözü edilen Tebliğin (1.2.) bölümündeki incelemesiz ve teminatsız nakit iade yapılmasına ilişkin limit, 2001 yılındaki indirimli orana tabi işlemlerden doğan iadeler için 2 milyar lira olarak uygulanır. İndirimli orana tabi işlemlerden doğan iadeler için aynı Tebliğin (1.1.3.) bölümündeki mahsup talebinde aranılan belgeler yerine
– İlgili yıldaki alış ve satış faturaları listesi ve
– Yıllık iade tutarının hesaplanmasına ilişkin tablo
aranır.
4. İlgili yılın Ocak-Kasım arasındaki dönemlerde verilecek beyannamelerde iade hakkını kullanmayıp yüklendiği vergileri indirim konusu yapmayı tercih eden mükelleflerin, daha sonra düzeltme beyannameleri ile iade talebinde bulunmaları söz konusu değildir.
B. KATMA DEĞER VERGİSİNDE TEVKİFAT UYGULAMASI
1. Hurda Metal Teslimlerinde Tevkifat Uygulaması
Hurda metal teslimlerinde uygulanmakta olan katma değer vergisi tevkifatının oranı ve kapsamı ile ilgili olarak, bu Tebliğin yayımını izleyen ayın başından itibaren geçerli olmak üzere;
– hurda metal alımlarında teslim bedeli üzerinden hesaplanan katma değer vergisinin % 90’ının alıcı tarafından tevkifat uygulanmak suretiyle sorumlu sıfatıyla beyan edilmesi, % 10’unun ise satıcıya ödenmesi,
– hurda olarak alışlarında tevkifat uygulanan demir, bakır, alüminyum, pirinç, kurşun, teneke gibi metallerin külçe haline getirilerek satılması durumunda da yukarıda belirtilen esaslar çerçevesinde tevkifat uygulanması,
uygun görülmüştür.
Öte yandan 70 Seri No.lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliğinde(6) belirtildiği üzere, genel ve katma bütçeli idareler, il özel idareleri, belediyeler ve köyler ile bunların teşkil ettiği birlikler ve kamu iktisadi teşebbüsleri tarafından yapılan hurda metal teslimlerinde katma değer vergisi tevkifatı uygulanmayacaktır.
2. Akaryakıt Teslimlerinde Tevkifat Uygulaması
68 Seri No.lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliğinde(7) ithalatçılar, rafineriler, akaryakıt dağıtım firmaları ve akaryakıt bayileri dışında kalan satıcılar tarafından yapılan akaryakıt ürünü teslimlerinde, teslim bedelleri üzerinden hesaplanan katma değer vergisinin % 90’ının alıcılar tarafından sorumlu sıfatıyla beyan edilip ödeneceği belirtilmiştir.
Söz konusu tevkifat uygulaması katma değer vergisi ödenmeksizin yurda getirilen petrol ürünlerinin gerçek usule tabi katma değer vergisi mükellefleri ile kamu kurum ve kuruluşlarına yapılan satışlar için geçerli olduğundan, ithalinde katma değer vergisi ödenmiş olan veya akaryakıt bayilerinden katma değer vergisi ödenerek satın alınan akaryakıt ürünlerinin tesliminde tevkifat uygulanmayacak, hesaplanan katma değer vergisinin tamamı genel esaslara göre beyan edilip ödenecektir.
C. ÖZEL MATRAH ŞEKLİ UYGULAMASI
Katma Değer Vergisi Kanununun 23 üncü maddesinin (f) bendi hükmünün Maliye Bakanlığı’na verdiği yetkiye dayanarak, GSM operatör şirketleri tarafından sunulan cep telefonu konuşma hizmetlerinden faydalanmak üzere çıkarılan ön ödemeli hazır kartlar da dahil olmak üzere bütün telefon kartı ve jeton satışlarının özel matrah şekline göre vergilendirilmesi uygun görülmüştür. Buna göre, perakendeci bayiler tarafından yapılan telefon kartı ve jeton satışlarına ait katma değer vergisinin bayi karına isabet eden katma değer vergisini de ihtiva edecek şekilde perakendeci bayilere telefon kartı ve jeton teslimi yapan kuruluşlar tarafından beyan edilmesi gerekmektedir.
Bu durumda bayiler belirtilen kapsamdaki telefon kartı ve jeton satışları için ayrıca vergi hesaplamayacaklardır.
Öte yandan telefon kartı ve jeton satışları dahil bütün işlemleri özel matrah şekline göre vergilendirilenlerin katma değer vergisi mükellefiyeti tesis ettirmelerine gerek bulunmamaktadır.
D. ÖZEL İLETİŞİM VERGİSİ UYGULAMASI
4481 Sayılı Kanunun(8) 4605 sayılı Kanunla(9) değişik 8 inci maddesinde özel iletişim vergisinin mükellefinin cep telefonu işletmecileri olduğu, bu verginin katma değer vergisi matrahına dahil edilmeyeceği hükme bağlanmıştır.
Bu hüküm uyarınca cep telefonu işletmecileri tarafından verilen (ön ödemeli kart satışları dahil) tesis, devir, nakil ve haberleşme hizmetlerine ilişkin olarak özel iletişim vergisi mükellefi olan cep telefonu işletmecilerinin düzenleyeceği faturalarda hesaplanan özel iletişim vergisi katma değer vergisi matrahına dahil edilmeyecektir.
Ancak, cep telefonu işletmecilerinin verdiği haberleşme hizmetlerinde kullanılan kartların satışını yapanların, özel iletişim vergisi mükellefi olmamaları nedeniyle cep telefonu işletmecilerinin hesapladığı özel iletişim vergisini katma değer vergisi matrahından indirmeleri söz konusu değildir.
E. KATMA DEĞER VERGİSİ GENEL TEBLİĞLERİNDE DEĞİŞİKLİK
1. 79 Seri No.lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliğindeki Limite İlişkin Değişiklik
Katma Değer Vergisi Kanununun 17 nci maddesinin 2 numaralı fıkrasına 4605 sayılı Kanununla eklenen (c) bendiyle, yabancı devletlerin Türkiye’deki diplomatik temsilcilik ve konsoloslukları ile yabancı hayır ve yardım kurumlarının aynı maddenin 1 numaralı fıkrasında yazılı kuruluşlara bedelsiz olarak yapacakları teslim ve hizmetlere ilişkin olarak satın alacakları mal ve hizmetler katma değer vergisinden istisna tutulmuş ve bu istisna kapsamında satın alınacak mal ve hizmet bedelleri için 79 Seri No.lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliğinde (10) 500 milyon lira olarak belirlenmiş olan katma değer vergisi hariç asgari sınır, bu Tebliğin yayımı tarihinden itibaren geçerli olmak üzere 5 milyar liraya yükseltilmiştir.
2. 84 Seri No.lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliğinde Değişiklik
84 Seri No.lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliğinin(11) II. ÖZEL ESASLAR başlıklı (3.1.3.) numaralı bölümüne, iade talebi henüz yerine getirilmemiş işlemlere de uygulanmak üzere aşağıdaki fıkra eklenmiştir.
“Ancak hakkında SMİYB düzenleme raporu bulunan ve bu rapora istinaden tarh edilen vergi, kesilen ceza ve hesaplanan gecikme faizini ödememiş veya tamamına teminat göstermemiş mükellefin olumsuz raporun ait olduğu vergilendirme döneminden sonraki 12 vergilendirme dönemine ilişkin olarak vergi inceleme elemanlarınca düzenlenmiş olumlu rapor bulunması halinde, bu mükelleften mal veya hizmet alanların olumlu raporun ait olduğu vergilendirme dönemleri ile sonraki dönemlerde bu mükelleften alışlarına isabet eden iade talepleri genel esaslara göre yerine getirilir.”
F. “MEDA PROGRAMI VE AVRUPA YATIRIM BANKASININ AKDENİZ ÜLKELERİNDEKİ DİĞER MALİ ANLAŞMALARI ÇERÇEVESİNDE MALİ VE TEKNİK İŞBİRLİĞİNİN UYGULANMASINA İLİŞKİN ÇERÇEVE ANLAŞMASI” UYARINCA TOPLULUK TARAFINDAN FİNANSE EDİLECEK MAL VE HİZMET TESLİMLERİNDE KATMA DEĞER VERGİSİ İSTİSNASI UYGULAMASI
Avrupa Komisyonu, Avrupa Yatırım Bankası ve ülkemiz arasında imzalanan MEDA Programı ve Avrupa Yatırım Bankasının Akdeniz Ülkelerindeki Diğer Mali Anlaşmaları Çerçevesinde Mali ve Teknik İşbirliğinin Uygulanmasına İlişkin Çerçeve Anlaşması”(12) TBMM tarafından 4590 sayılı Kanunla onaylanmış ve 10.09.2000 tarih ve 24166 (Mükerrer) sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Söz konusu anlaşmanın vergi ve gümrük hükümlerini düzenleyen 19 uncu maddesinin 3 üncü bendinde “Topluluk tarafından finanse edilecek mallar, işler ve hizmetler katma değer vergisi ve benzeri vergilerden muaf olacaktır.” hükmüne yer verilmiştir.
Bu hükme göre, yukarıda sözü edilen ve 4590 sayılı Kanunla onaylanan Anlaşma uyarınca Avrupa Birliği tarafından finanse edilecek mal ve hizmet teslimleri ile ithalata Katma Değer Vergisi Kanununun 19 uncu maddesinin 3 üncü bendi kapsamında ve aşağıda belirtilen esaslar çerçevesinde katma değer vergisi istisnası uygulanması mümkündür:
Anlaşma kapsamında yürütülecek projelerin uygulamasından sorumlu kuruluşlar, projeler kapsamında alınacak mal ve hizmetler ile yapılacak ithalatın türünü, miktarını, bedelini ve gerekli diğer bilgileri gösteren listeyi bir yazı ekinde, söz konusu Anlaşmanın 2 nci maddesi uyarınca Ulusal Koordinatör olan “Hazine Müsteşarlığı”nın onayına sunacaklardır. Hazine Müsteşarlığı tarafından bu yazı ve liste incelenip, listenin altına öngörülen mal ve hizmet alımları ile ithalatın 4590 sayılı Kanunla onaylanan Anlaşma kapsamında olduğu belirtilmek ve imzalanmak suretiyle onaylanacaktır.
Projenin uygulanmasından sorumlu kuruluşlar, Hazine Müsteşarlığının onaylamış olduğu listenin kendilerince tasdikli bir fotokopisini, yurtiçi mal ve hizmet alımlarında satıcılara, ithalatta ise gümrük idaresine vereceklerdir. Mükellefler ve gümrük idareleri verilen bu belge uyarınca düzenleyecekleri fatura veya benzeri belgelerde veya gümrük makbuzunda 4590 sayılı Kanununla onaylanan Anlaşmanın ilgili maddesine ve Hazine Müsteşarlığının onayına atıfta bulunarak katma değer vergisi hesaplamayacak ve göstermeyeceklerdir.
Diğer taraftan, Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 30 uncu maddesinin (a) bendi gereğince vergiye tabi olmayan veya vergiden istisna edilmiş bulunan malların teslimi ve hizmet ifası ile ilgili alış vesikalarında gösterilen veya bu mal ve hizmetlerin maliyetleri içinde yer alan katma değer vergisi, mükellefin vergiye tabi işlemleri üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden indirilememektedir.
Dolayısıyla, yukarıda belirtilen uluslararası anlaşma çerçevesinde gerçekleşen mal teslimleri ile hizmet ifaları için yüklenilen katma değer vergisi mükellefler tarafından indirim konusu yapılamayacak, indirilemeyen bu vergi, gelir veya kurumlar vergisi matrahlarının tespitinde işin mahiyetine göre gider ya da maliyet unsuru olarak kabul edilebilecektir.
Tebliğ olunur.
(1) 2/11/1984 tarih ve 18563 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.
(2) 29/7/1998 tarih ve 23417 mükerrer sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.
(3) 14/09/2000 tarih ve 24170 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.
(4) 23/09/2000 tarih ve 24179 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.
(5) 23/11/2001 tarihli ve 24592 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.
(6) 10/09/1998 tarih ve 23459 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.
(7) 11/06/1998 tarih ve 23369 mükerrer sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.
(8) 26/11/1999 tarih ve 23888 mükerrer sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.
(9) 30/11/2000 tarih ve 24246 mükerrer sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.
(10)23/12/2000 tarih ve 24269 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.
(11) 23/11/2001 tarihli ve 24592 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.
(12) 10/09/2000 tarih ve 24166 mükerrer sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.