Damga Vergisi Kanunu Genel Tebliği Seri No:35
21 Aralık 1998 Tarihli Resmi Gazete
Sayı: 23560
Maliye Bakanlığından:
Bilindiği üzere, 488 sayılı Damga Vergisi Kanunu‘na (1) ekli (1) sayıl tabloda yer alan ve nispi vergiye tabi tutulan kağıtlar bazı hallerde çok yüksek meblağlar içermekte veya uzun bir döneme ilişkin olabilmektedir. Damga verisinin önemini, oranından çok, bu oranların uygulanacağı “belli para”nın büyüklüğünün belirlemesi vergiden kaçınmalara ve mükellef şikayetlerine yol açmaktaydı.
Bu nedenle, 4369 sayılı Kanunun (2) 77 nci maddesi ile 488 sayılı Damga Vergisi Kanunu’nun 14 üncü maddesinin birinci fıkrasına bir hüküm ilave edilerek fıkra, “Kağıtların Damga Vergisi bu Kanuna kli (1) sayılı tabloda yazılı nispet veya miktarlarda alınır. Şu kadar ki her bir kağıt için hesaplanacak vergi tutarı (1) sayılı tablode yer alan sınırlamalar saklı kalmak üzere 200 milyar lirayı aşamaz. Bir önceki yılda uygulanan bu azami tutar, her takvim yılı başından geçerli olmak üzere, o yıl için tespit ve ilan olunan yeniden değerleme oranında artırılır.” şeklinde yeniden düzenlenmiş ve yapılan değişiklik anılan Kanunun yayımlandığı 29/7/1998 tarihinden itibaren yürürlüğe girmiştir.
Uygulamada doğabilecek tereddütlerin giderilmesi amacıyla Damga Vergisi Kanunu’nun 14 üncü maddesine eklenen bu hüküm mahiyeti ve uygulama biçimi hakkında aşağıdaki açıklamaların yapılmasına gerek duyulmuştur.
1) Madde metninde belirtilen sınır “her bir kağıt için hesaplanacak ve Ödenecek en yüksek vergi tutarı” na ilişkindir. Dolayısıyla, azami sınırın tespitinde her bir kağıt ayrı ayrı ele alınacaktır. örneğin, bir ihale işleminde alınan ihale kararı ile bu ihaleye ilişkin olarak düzenlenen sözleşmeye ait damga vergisi tutarlarının ayrı ayrı 200 Milyar Türk Lirasını aşıp aşmadığına bakılacaktır.
Buna göre, ihale bedeli 35 Trilyon Türk Lirası olan bir yapım işine ait sözleşme 29/7/1998 tarihinden sonra imzalanmış ise bu sözleşme üzerinden alınacak damga vergisi tutarı (35 Trilyon x % 06 =) 210 Milyar Türk Lirası olduğu halde mükellefler, bu kağıt için 4369 sayılı Kanunun anılan hükmü uyarınca 200 Milyar Tiırk Lirası damga vergisi ödeyeceklerdir. Aynı zamanda söz konusu işe ilişkin ihale kararına ait (35 Trilyon x % 03.6 =) 126 Milyar Türk Lirası tutarındaki damga vergisinin de azami sınırın altında kalması nedeniyle, ayrıca ödenmesi gerekmektedir.
2) Damga Vergisi Kanunu’nun 5 inci maddesi hükmüne göre bir nüshadan fazla olarak düzenlenen kağıtların her bir nüshası ayrı ayrı aynı miktar veya nispette damga vergisine tabi olacağından, 200 Milyar Türk Lirası tutarındaki üst sınır her bir nüsha için ayrı ayrı aranacaktır. Zira, Damga Vergisi Kanunu açısından nüsha, aslı ile aynı hüküm ve kuvvete sahip kağıtları ifade etmektedir. Bu kağıtların her biri müstakilen ve aynı zamanda farklı mekanlarda ibraz edilebilir mahiyettedirler.
3) Bir kağıtta birden fazla işlem ve akit bulunması halinde 200 Milyar Türk Lirası tutarındaki sınırın tespitinde işlem ve akitlerin mahiyetine bakılacaktır.
Damga Vergisi Kanunu’nun 6 ncı maddesinin birinci fıkrasında, bir kağıtta birbirinden tamamen ayrı birden fazla akit ve işlem bulunduğu takdirde bu akit ve işlemin herbirinden ayrı ayrı vergi alınacağı; üçüncü fıkrasında ise kağıtlarda yer alan asıl akit ve işleme başka bir şahsın akit ve işleminin eklenmesi halinde bunların da ayrıca vergiye tabi tutulacağı hükümleri yer almaktadır.
Bu hükümler çerçevesinde, Damga Vergisi Kanunu uygulamasında vergilemenin konusu kağıtlar olmakla birlikte, bu kağıtların temsil ettikleri hukuki işlemler bakımından bütünlük arzetmesine özel bir önem verilmiş, farklı nitelikte veya ayrı ayrı kağıtlarda temsil edilmesi gereken işlem ve akitlerin tek bir kağıtta toplanması halinde de vergi kaybının önlenmesi amaçlanmıştır.
Ancak aynı maddenin ikinci fıkrası hükmüne göre bir kağıtta toplanan akit ve işlemler bir asıldan doğma oldukları takdirde bir arada değerlendirilmekte ve damga vergisi en yüksek vergi alınmasını gerektiren akit veya işem üzerinden alınmaktadır.
Buna göre, bir kağıtta toplanmakla beraber Kanunun 6 ncı maddesinin birinci ve üçüncü fıkraları gereğince ayrı ayrı vergilendirilmesi gereken işlemlerde 200 Milyar Türk Lirası tutarındaki üst sınır, her bir akit ve işlem için ayrı ayrı aranacaktır. Ancak, bir kağıtta toplanan bu akit veya işlemler birbirine bağlı ve bir asıldan doğma oldukları takdirde, damga vergisi azami sınırı, kağıttaki en yüksek vergi alınmasını gerektiren işlem veya akit için aranacaktır.
4) Vergiye tabi kağıdın yabancı para cinsinden düzenlenmesi halinde ise kağıt üzerinde yer alan dövizin, kağıdın düzenlendiği tarihteki T.C. Merkez Bankasınca tespit ve ilan olunan cari döviz satış kuruna göre bulunacak Türk Lirası karşılığı üzerinden damga vergisi hesaplanacaktır. Damga vergisi miktarının “azami tutarı” aşıp aşmadığı hususunun buna göre dikkate alınacağı da tabiidir.
5) 200 Milyar Türk Lirası tutarındaki üst sınır 31/12/1998 tarihine kadar geçerli olup, bir önceki yılda uygulanan tutarlar, her yılın başında yeniden değerleme oranında artırılacaktır. 1998 yılı için yeniden değerleme oranı 267 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği(3) ile % 77,8 olarak belirlenmiştir.
Bu nedenle, 1/1/1999 tarihinden itibaren Damga Vergisi Kanununun 14 üncü maddesinde yer alan ve her bir kağıttan alınacak damga vergisi üst sınırı 355.600.000.000 Türk Lirası olacaktır.
Bu sınırların uygulanmasında damga vergisinde vergiyi doğuran olayın meydana geldiği tarih esas alınacaktır.
6) Madde metnindeki “… Kanuna ekli (1) sayılı tablodaki sınırlamalar saklı kalmak üzere …” ibaresinden, Tablonun I-Akitlerle ilgili kağıtlar başlıklı bölümünün 3 üncü pozisyonunda ve parantez içinde yer alan ve “Anonim, eshamlı komandit ve limited şirket mukavelenamelerinden” alınacak azami vergi miktarını ifade eden değerin anlaşılması gerekmektedir. Bu sınırlama, 14 üncü maddeye getirilen azami tutarla ilgilendirilmeksizin uygulamaya devam olunacaktır. Bu tutar da her yıl yeniden değerleme oranında artırılmakta olup 34 Seri No.lu Damga Vergisi Kanunu Genel Tebliği(4) ile 1999 yılında uygulanacak azami damga vergisi tutarı 5.628.630.000 Türk Lirası olarak tespit edilmiştir.
Tebliğ olunur.
(1) 11/07/1964 tarihli ve 11751 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.
(2) 29/07/1998 tarihli ve 23417 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.
(3) 13/11/1998 tarihi ve 23522 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.
(4) 1/12/1998 tarihli ve 23540 mükerrer sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.