GVK 174 Gelir Vergisi Genel Tebliği Seri No: 174
19 Şubat 1994 Tarihli Resmi Gazete
Sayı: 21854
Maliye Bakanlığından:
30 Aralık 1993 günlü ve 21804 mükerrer sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 3946 sayılı Kanunla Gelir Vergisi Kanununun bazı maddeleri değiştirilmiş ve bazı hükümleri yürürlükten kaldırılmıştır. Ayrıca, 31 aralık 1993 günlü ve 21805 mükerrer sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 93/5146 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile de bazı maktu had ve tutarlar yeniden tespit edilmiştir.
3946 sayılı Kanunla yeniden düzenlenen vergi tarifesi ve yapılan değişikliklerden bazıları ile yeniden tespit edilen bazı maktu had ve tutarlar hakkında aşağıdaki açıklamaların yapılması gerekli görülmüştür.
Öte yandan, 8.12.1993 gün ve 21782 sayılı Resml Gazete’de yayımlanan 3917 sayılı Kanunla, 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun bazı hükümleri değiştirilmiştir. 3917 sayılı Kanunla yapılan düzenlemelerden, SSK primlerinin vergi uygulamasında gider yazılması ile ilgili hususlar aşağıda açıklanmıştır.
A _ ÜCRETLERİN VERGİLENDİRİLMESİ İI.E İLGİLİ OLARAK YAPILAN DÜZENLEMELER:
1.Yeniden Tespit Edilen Özel İndirim Tutarları:
193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 3689 sayılı Kanunla degişik 31 inci maddesinde, özel indirim tutarları günde (1.200), ayda (36 000), yılda (432.000) lira olarak hükme bağlanmıştır.
Aynı maddenin 3824 sayılı Kanunla değişik hükmünün verdiği yetkiye dayanılarak, 93/5146 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile 1 Ocak 1994 tarihinden itibaren uygulanacak özel indirim tutarları, günde (20.000), ayda (600.000), yılda (7.200.000) lira olarak yeniden tespit edilmiştir.
Buna göre, 1 Ocak 1994 tarihinden itibaren ödenecek ücretlerin vergi matrahının tespitinde, özel indirim tutarları günde (20.000), ayda (600.000), yılda (7.200.000) lira uygulanacaktır.
2. Yeniden Düzenlenen Vergi Tarifesi:
3946 sayılı Kanunla 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 103 üncü maddesinde yeralan vergi tarifesi değiştirilmiştir. Ayrıca, aynı kanunla kalkınmada öncelikli yörelerde çalışan ücretlilere uygulanmakta olan Gelir Vergisi Kanununun (3689 sayılı Kanunla eklenen) geçici 37 nci maddesindeki vergi tarifeleri de yürürlükten kaldırılmıştır.
Bu değişiklikler, 1 Ocak 94’den itibaren yürürlüğe girmiş bulunmaktadır.
Buna göre 1 Ocak 1994 tarihinden itibaren kalkınmada öncelikli yöreler de dahil olmak üzere Türkiye genelinde ücretlerin vergilendirilmesi ile bu tarihten sonra elde edilecek kazanç ve iratlara aşağıdaki vergi tarifesi uygulanacaktır.
Gelir vergisine tabi gelirler;
75.000.000 liraya kadar | % 25, | |||||
150.000.000 liranın | 75.000.000 lirası için, |
18.750.000
|
lira, fazlası %30, | |||
300.000.000 liranın | 150.000.000 lirası için, |
41.250.000
|
lira, fazlası % 35, | |||
600.000.000 liranın | 300.000.000 lirası için, |
93.750.000
|
lira, fazlası %40, | |||
1.200.000.000 liranın | 600.000.000 lirası için, |
213.750.000
|
lira, fazlası%45, | |||
2.400.000.000 liranın | 1.200.000.000 lirası için, |
483.750.000
|
lira, fazlası 50, | |||
2.400.000.000 liradan fazlası | 2.400.000.000 lirası için, |
1.083.750.000
|
lira, fazlası %55, |
nispetinde vergilendirilir.
Ancak, 1993 yılına ilişkin olup 1994 yılında beyan edilecek gelirlere, yukarıda yeralan vergi tarifesi uygulanmayacak, 92/3892 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile belirlenen vergi tarifesi uygulanacaktır.
Öte yandan, ücretlerin vergilendirilmesi konusunda 10.3.1991 gün ve 20810 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 166 seri no.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğinin 1 inci bölümünde gerekli açıklamalar yapılmıştır. Sözü edilen Tebliğde de belirtildiği üzere, hizmet erbabına çeşitli ödeme dönemleri itibariyle çeşitli adlar altında ücret ödemeleri yapıldığı gözönünde bulundurularak, vergilemede basitliğin sağlanabilmesi amacıyla hizmet erbabına takvim yılı başından itibaren her türlü ücret ödemelerinin vergi matrahına, vergi tarifesinin aynı gelir dilimi içinde kaldığı sürece o dilime ait vergi oranı, aşması halinde ise aşan kısma sonra gelen dilime ait vergi oranı uygulanacaktır.
Diğer taraftan, işverenlerin ücret ödemelerine ilişkin olarak düzenleyecekleri ücret bordrolarında, hizmet erbabına o takvim yılı içinde daha önce yaptıklan ücret ödemelerinin vergi matrahları toplamını da göstermeleri zorunludur.
3. Uluslararası Sularda Çalışan Gemi Adamlarına Yapılan Ücret ödemelerinin Vergilendirilmesi:
Gelir Vergisi Kanununa 3946 sayılı Kanunla eklenen geçici 39 uncu maddenin 6 ncı fıkrasında, “Tam mükellefiyete tabi kişilerin yanında çalışan gemi adamlarına, münhasıran uluslararası sularda geçen hizmetleri karşılığında ödenen ücretler, 1.1.1994-31.12.2000 tarihleri arasında gelir vergisinden müstesnadır. Bu ücretler üzerinden % 10 oranında gelir vergisi tevkifatı yapılır. Bu istisnanın tevkif yoluyla ödenen gelir vergisine şumulü yoktur.
Bakanlar Kurulu % 10 oranını, % 25 oranına kadar artırmaya veya kanuni oranına kadar indirmeye yetkilidir.” denilmiştir.
Bu hüküm, 1 Ocak 1994 tarihinden itibaren yürürlüğe girmiştir.
Buna göre, gemi adamlarına münhasıran uluslararası sularda geçen hizmetleri karşılığı yapılan ücret ödemeleri üzerinden, 31.12.2000 tarihine kadar % 10 oranında vergi tevkifatı yapılacaktır. Tevkif yoluyla kesilen bu vergi nihai vergi olacak ve bu ücretlere vergi tarifesi uygulanmayacaktır.
4. Sporculara Ödenen Transfer Ücretleri İle Tiyatro Sanatçılarına Yapılan Ücret Ödemelerinin Vergilendirilmesi:
Gelir Vergisi Kanununun 94 üncü maddesi, 3946 sayılı Kanunla değiştirilmiş ve yeni düzenlemede, sporculara ödenen transfer ücretleri ile tiyatro sanatçılarına ödenen ücretlerin, diğer ücret ödemelerine göre farklı olarak (% 10 oranında) vergilendirilmesine imkan sağlayan hükme yer verilmemiştir.
Bu nedenle sözü edilen ücretler, 1 Ocak 1994 tarihinden itibaren % 10 oranında değil, yukarıda (Bu Tebliğin A/2 Bölümünde) belirtilen, vergi tarifesi esas alınarak vergilendirilecektir.
Öte yandan, Gelir Vergisi Kanununun 86 ve 87 nci maddelerinde yer alan sporculara ödenen transfer ücretleri ile tiyatro sanatçılarına ödenen ücretlerin, yıllık gelir vergisi beyannamesine dahil edilmemesine ilişkin hükümler de 3946 sayılı Kanunla kaldırılmıştır.
Bu nedenle, 1 Ocak 1994 tarihinden itibaren elde edilecek sözü edilen ücretlerin yıllık gelir vergisi beyannamesine dahil edilip edilmemesi konusunda, Gelir Vergisi Kanununun 3946 sayılı Kanunla değişik 85, 86 ve 87 nci maddeleri hükümleri uygulanacaktır.
Diğer taraftan, 1993 takvim yılı içinde sporcuların elde ettiği transfer ücretleri ile tiyatro sanatçılarının elde ettiği ücretler, yıllık beyanname ile beyan edilmeyecek veya verilecek beyannameye ücretler dahil edilmeyecektir.
Bu konuya ilişkin açıklamaların yer aldığı 149 seri no.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğinin VII/A-1,2 bölümleri, 1.1.1994 tarihinden itibaren elde edilen ücret gelirleri için yürürlükten kaldırılmıştır.
5. Bilirkişilere, Tanıklara ve Resmi Arabuluculara Ödenen Ücretlere Ait İstisna Uygulaması:
193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 24/3 üncü maddesi ile bilirkişilere, tanıklara ve resmi arabuluculara, bu sıfatları dolayısıyla ödenen ve yıllık tutarı (92/3892 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile belirlenen) 1.000.000._ lirayı aşmayan ücretler, gelir vergisinden istisna edilmişti.
Ancak, 3946 sayılı Kanunun 38 inci maddesinin 2/b bendi ile bilirkişilere, tanıklara ve resmi arabuluculara bu sıfatları dolayısıyla ödenen ücretlere ilişkin istisna, 1 Ocak 1994 tarihinden itibaren yürürlükten kaldırılmıştır.
Buna göre, bilirkişi, resmi arabulucu ve tanıklara bu sıfatları dolayısıyla, 1 Ocak 1994 tarihinden itibaren ödenecek ücretler üzerinden, yukarıda (Bu Tebliğin A/2 bölümünde) belirtilen vergi tarifesine göre, vergi tevkifatı yapılacaktır.
Bu nedenle, 1 Ocak 1994 tarihinden itibaren elde edilen bu ücretlerin mutlak suretle yıllık beyanname ile beyan edilmesi gerekmemektedir. Ancak, tevkif suretiyle vergilendirilen ücretlerin, bu arada bilirkişilere, resmi arabuluculara ve tanıklara ödenen ve tevkif suretiyle vergilendirilen ücretlerin yıllık beyannamede toplanmasına veya yıllık beyannameye ithalinin ihtiyari olmasına ilişkin, Gelir Vergisi Kanununun 3946 sayılı Kanunla değişik 86 ve 87 nci maddeleri hükümlerinin ayrıca dikkate alınacağı tabiidir.
Bu durumda, bilir kişilere, resmi arabuluculara ve tanıklara bu sıfatları dolayısıyla ödeme yapanlardan muhtasar beyanname vermek zorunda olanlar, yaptıkları ücret ödemelerinden tevkif ettikleri vergileri, ödemenin yapıldığı ayı izleyen ayın 20 nci günü akşamına kadar muhtasar beyanname ile bağlı oldukları vergi dairesine beyan edecekler ve aynı süre içinde ödeyeceklerdir.
Diğer taraftan 147 ve 160 seri no.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğlerinde yeralan bu ücret ödemelerinin Defterdarlıklara bildirim zorunluluğu 1 Ocak 1994 tarihinden itibaren kaldırılmıştır.
Öte yandan, tanıkların, bilirkişilerin, resmi arabulucuların 1993 takvim yılında elde ettikleri sözkonusu ücretlerin istisna tutarını aşan kısımları için 1994 yılı Mart ayında yıllık beyanname verecekleri tabiidir.
B _ BAZI MAKTU HAD VE TUTARLAR KONUSUNDA YAPILAN DÜZENLEMELER:
Gelir Vergisi Kanununun maktu had ve tutarların artırılabilmesine ilişkin Bakanlar Kuruluna yetki veren mükerrer 123 üncü maddesi 3946 sayılı Kanunla yeniden düzenlenmiştir.
Gelir Vergisi Kanununun 3946 sayılı Kanunla değişik mükerrer 123 üncü maddesinin 1 numaralı fıkrasında, “Bu kanunun 13, 17, 21, 47, 53, 68, mükerrer 80, 111 ve 112 nci maddelerinde yeralan maktu had ve tutarlar, 1.1.1993 tarihi itibariyle geçerli olan had ve tutarlarına yükseltilmiştir.” denilmiş ve 3946 sayılı Kanunun 38 inci maddesi ile de bu değişikliğin 31.12.1993 tarihinde yürürlüğe gireceği hükme bağlanmıştır.
Öte yandan, Gelir Vergisi Kanununda yeralan maktu had ve tutarların 1 Ocak 1993 tarihi itibariyle geçerli olanları, 92/3892 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile tespit edilmişti. Bu tutarlar, kanuni had ve tutar haline gelmiştir.
Ayrıca mükerrer 123 üncü maddenin verdiği yetki 93/5146 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile kullanılmış ve bazı maktu had ve tutarlar, yeniden tespit edilmiştir.
Buna göre, yeniden tespit edilen maktu had ve tutarlar aşağıda açıklanmıştır.
1. Küçük Çiftçi Muaflığına İlişkin Yıllık Satış Tutarı Ölçüsü ve Çiftçilerde Götürü Gider Usulünde Vergilendirmeye İlişkin Tutar:
a) Küçük Çiftçi Muaflığına İlişkin Yeniden Tespit Edilen Satış Tutarı Ölçüsü:
193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun küçük çiftçi muaflığına ilişkin 13 üncü maddesinde yeralan ve 1.1.1993 tarihi itibariyle 60 milyon lira olarak uygulanmakta olan yıllık satış tutarı ölçüsü, 3946 sayılı Kanunla kanuni had haline gelmiştir.
Bu tutar, 93/5146 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile 1993 takvim yılı hasılatında da uygulanmak üzere 100 milyon liraya yükseltilmiştir.
Buna göre, 1993 yılı satış hasılatı 100 milyon lirayı aşmayan çiftçiler, diğer şartları da taşımaları kaydıyla küçük çiftçi muaflığından yararlanacaklardır.
b) Çiftçilerde Götürü Gider Usulünde Vergilendirmeye İlişkin Yeniden Tespit Edilen Tutar:
193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun zirai kazancın götürü gider usulüne göre tespitine ilişkin 53 üncü maddesinde yeralan ve 1.1.1993 tarihi itibariyle 120 milyon lira olarak uygulanmakta olan hasılat tutarı, 3946 sayılı Kanunla kanuni had haline gelmiştir.
Bu tutar, 93/5346 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile de 1993 takvim yılı hasılatına uygulanmak üzere 200 milyon liraya yükseltilmiştir.
Bu nedenle, 1993 takvim yılı hasılatı 200 milyon lirayı aşmayan çiftçilerin bu yıla ilişkin kazançları, götürü gider usulüne göre tespit edilecektir.(*)
2. Göçmen ve Mülteci Muaflığına İlişkin Tutar:
193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun göçmen ve mülteci muaflığına ilişkin değişik 17 nci maddesinde yeralan ve 1.1.1993 tarihi itibariyle 2.800.000._ lira olarak uygulanmakta olan yıllık muafiyet tutarı, 3946 sayılı Kanunla kanuni had haline gelmiştir.
Bu tutar, 93/5146 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile 1994 takvim yılı gelirlerine uygulanmak üzere, yıllık 4.500.000._ liraya yükseltilmiştir.
Buna göre, 1.1.1994 tarihinden itibaren bu muafiyet tutarı uygulanacaktır.
3. Gayrimenkul Sermaye İratlarında İstisna Tutarı:
193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 21 inci maddesinde yeralan ve 1.1.1993 tarihi itibariyle 3.600.000._ lira olarak uygulanmakta olan yıllık istisna tutarı, 3946 sayılı Kanunla kanuni had haline gelmiştir.
Bu tutar, 93/5146 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile 1993 takvim yılı iratlarına da uygulanmak üzere 6 milyon liraya yükseltilmiştir.
Buna göre mesken olarak kullanılan konutlardan 1993 yılında elde edilen kira gelirlerine bu istisna tutarı uygulanacaktır.
4. Götürü Usulde Vergilemeye İlişkin İşyeri Emlak Vergi Değeri ve Yıllık İşyeri Kira Tutarı:
Gelir Vergisi Kanununun 47 nci maddesinin 2 numaralı bendinde yeralan ve 1.1.1993 tarihi itibariyle uygulanan 12 milyon liralık, götürü usulde vergilendirmeye ilişkin işyeri emlak vergi değeri, 3946 sayılı Kanunla, kanuni had haline getirilmiştir. Aynı bentte yeralan, işyeri emlak vergi değerinin belli olmaması halinde uygulanan yıllık kira tutarıda 3946 sayılı Kanunla 1.800.000._ lira olarak tespit edilmiştir.
Öte yandan, 93/5146 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile de 12 milyon liralık tutar 20 milyon liraya, 1.800.000._ liralık tutar da 3 milyon liraya yükseltilmiştir.
Yeniden belirlenen bu tutarlar, 1.1.1994 tarihinden itibaren uygulanacaktır.
5. Serbest Meslek Kazançlarında Götürü GiderTutarı:
Gelir Vergisi Kanununun 68 inci maddesinde, serbest meslek kazancının tespitinde indirilecek giderler belirtilmiştir. Aynı maddenin değişik 10 numaralı bendinde ise serbest meslek erbabının, işle ilgili şehiriçi nakil vasıtaları ücetleri ile posta, telgraf ve odabaşı ücreti gibi müteferrik giderlerine karşılık belgesiz olarak yazılacak olan ve 1 1.1993 tarihi itibariyle geçerli bulunan 300.000._ liralık gider tutarı, 3946 sayılı Kanunla, kanuni tutar haline getirilmiştir.
Bu tutar, 93/5146 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile 1993 takvim yılına ait kazançların tespitinde dikkate alınmak üzere 500.000._ liraya yükseltilmiştir.
Buna göre, 1993 yılına ilişkin serbest meslek kazancının tespitinde gider olarak 500.000._ liralık tutar dikkate alınacaktır.
6. Değer Artışı Kazançlarında İstisna:
Gelir Vergisi Kanununun mükerrer 80 inci maddesinin birinci fıkrasının değişik 2, 3 ve 4 numaralı bentlerinde yazılı olan ve 1.1.1993 tarihi itibariyle 500.000’er lira olarak uygulanan istisna tutarlarının her biri, 3946 sayılı Kanunla kanuni tutar haline getirilmiştir.
Bu istisna tutarları, 93/5146 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile de 1994 takvim yılı kazançlarına uygulanmak üzere 800.000’er liraya yükseltilmiştir.
7. Ortalama Kar Haddi İle Asgari Zirai Kazanç Esasına İlişkin İzah Uygulamasına Ait Tutarlar:
Gelir Vergisi Kanununun 111 inci maddesinde yeralan Ortalama Kar Haddi ile 112 nci maddesinde yeralan asgari zirai kazanç esasında, mükelleflerin düşük kazanç beyan etmeleri halinde, izaha davet etmemeye ilişkin olan ve 1.1.1993 tarihi itibariyle 300.000’er lira olarak uygulanmakta bulunan tutarlar, 3946 sayılı Kanunla, kanuni tutar haline getirilmiştir.
Bu tutarlar, 1994 yılı kazançlarına uygulanmak üzere, 93/5146 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile 500.000’er liraya yükseltilmiştir.
Buna göre, 1993 yılına ilişkin olup, 1994 yılında beyan edilecek kazançların, ortalama kâr haddi ve asgari zirai kazanç esasına göre bulunan kazançtan 300.000 – liradan daha az düşüklük göstermesi halinde, bu düşüklük için mükellefler izaha davet edilmeyecektir. 300.000._ liranın üzerinde bir fark bulunması halinde, bu düşüklük için mükelleflerin izaha davet edileceği tabiidir.
93/5146 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile tespit edilen 500.000’er liralık tutarlar, 1994 yılına ait olup 1995 yılında beyan edilecek kazançlara uygulanacaktır.
8. Arızi Kazançlarda İstisna:
193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 82 nci maddesinde yeralan 10.000 – liralık istisna tutarı, 93/5146 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile 1994 takvim yılı kazançlarına uygulanmak üzere 50.000._ liraya yükseltilmiştir.
9. Gelirlerin Toplanmamasına ve İhtiyari Toplama ve Beyana İlişkin Hadler:
3946 sayılı Kanunla Gelir Vergisi Kanununun 86 ve 87 nci maddelerinde yeralan toplama yapılmayan hallere ilişkin had ile ihtiyari toplama ve beyana ilişkin had, 1.1.1994 tarihinden itibaren elde edilecek gelirlere uygulanmak üzere 225 milyon liraya yükseltilmiştir.
Ancak, 1993 yılına ilişkin olup 1994 yılında beyan edilecek gelirlere, 92/3892 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile belirlenen 96 milyon liralık tutarlar uygulanacaktır.
C _ SSK PRİMLERİNİN GELİR VE KURUMLAR VERGİSİ YÖNÜNDEN GİDER YAZILMASI:
8.12.1993 gün ve 21782 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 3917 sayılı Kanunla 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun bazı hükümleri değiştirilmiştir.
506 sayılı Kanunun 3917 sayılı Kanunla değişik 80 inci maddesinin birinci fıkrasında, “İşveren, bir ay içinde çalıştırdığı sigortalıların primlerine esas tutulacak kazançlar toplamı üzerinden, bu kanun gereğince hesaplanacak prim tutarlarını ücretlerinden kesmeye ve kendisine ait prim tutarlarını da bu miktara ekleyerek en geç ertesi ayın sonuna kadar Kuruma ödemeye mecburdur.” denilmiş, aynı maddenin üçüncü fıkrasında da “Kuruma ödenmeyen prim Gelir ve Kurumlar Vergisi uygulamasında gider yazılmaz.” hükmü yer almıştır.
Öte yandan, Gelir Vergisi Kanununun 40 ıncı maddesinin 2 numaralı bendinde, ticari kazancın tespitinde, işverenlerce hizmet erbabı için ödenen SSK primlerini gider olarak indirileceği hükme bağlanmıştır.
Bu hükümlere göre SSK priminin gider olarak dikkate alınabilmesi için, bu primlerin Sosyal Sigortalar Kurumuna fiilen ödenmiş olması gerekmektedir. Bu nedenle, sigorta primleri, dönemine ve ait olduğu yıla bakılmaksızın fiilen ödendiği tarihte gider yazılacaktır.
Ancak, 506 sayılı Kanunun 80 inci maddesi gereğince bir aya ait sigorta primleri ertesi ayın sonuna kadar ödenebileceğınden, Aralık ayına ait olan sigorta primlerinin ertesi yılın Ocak ayı içinde ödenmesi durumunda bu primler Aralık ayının gideri olarak dikkate alınabilecektir.
Tebliğ olunur.
(*) Güncelliği kalmamıştır.