01 Ağustos 1964 Tarihli Resmi Gazete
Sayı:
193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun bazı madde ve fıkralarının değiştirilmesi ve bu kanuna bazı hükümler eklenmesi hakkındaki 484 sayılı Kanun, 8 Temmuz 1964 tarihli ve 11748 sayılı Resmî Gazetede yayınlanmış ve yapılan değişikliklerin bir kısmı ve bu arada ortalama kâr haddi ve gider esasları ile ilgili hükümlerinin mahiyeti 63 ve 64 numaralı Gelir Vergisi Genel Tebliğlerinde etraflıca açıklanmıştır.
Ortalama kâr haddi ve gider esasında yapılmış olan bu değişikliklerin, aynı kanunun geçici 4 üncü maddesi ile 1963 takvim yılı gelirleri için verilen beyannameler hakkında da uygulanması kabul edilmiş ve bu uygulamanın, ne suretle yapılacağının tâyininde Bakanlığa yetki tanınmıştır.
Ortalama kâr haddi esasında 484 sayılı Kanunla yapılmış olan değişikliklerin 1963 takvim yılı gelirleri hakkında ne suretle uygulanacağı, bu kanunun geçici 4 üncü maddesinin Bakanlığıma tanıdığı yetkiye dayanılarak aşağıda açıklanmıştır.
A _ Ekipler teşkili :
İşin ehemmiyet ve şümulü ve müstaceliyeti sebebiyle, Defterdarlıklar sür’atle bir çalışma programı hazırlamalıdırlar.
Vergi Dairesi Müdürü (Vergi Dairesi Müdür Muavini olan yerlerde muavinlerden birisi) Başkanlığında sorumlu Servis Şefi ve Vergi Memuru ile lüzumu kadar ve imkân dahilinde yardımcıdan terekküp eden birer ekip teşkil edilmelidir. Kontrol, takip ve mürakabe işlerinde vergi kontrol memurlarından faydalanılabilir.
İşlerin tesbit edilmiş olan iş proğramları dahilinde yürütülüp yürütülmediği bizzat Defterdarlar ve yardımcıları tarafından sık sık kontrol edilmelidir.
Bu işlerle ilgili kanun hükümleri ve tebliğler ilgililer tarafından dikkatle okunmalı, vaki tereddütlerin bizzat yerinde halline çalışılmalı ve lüzumsuz yazışmalarla işlerin uzaması önlenmelidir.
B _ Beyannamelerin ayrılması :
Bilindiği gibi, ortalama kâr haddi esası, kısmen veya tamamen parakende satış yapan ticaret erbabı ile imalâtçılar, otel, pansiyon, bar, lokanta, gazino, kahvehane, kır bahçesi, plâj ve emsali eğlence ve istirahat yerleri işletenler ve her nevi taşıma işleri ile iştigal edenler hakkında uygulanmaktadır.
Ortalama kâr haddi esasında yapılmış olan değişikliklerin mahiyeti hakkında 63 seri numaralı Gelir Vergisi Genel Tebliğinde yeteri derecede izahlarda bulunulmuştur.
Gelirleri için yıllık beyanname vermekte olan mükelleflerden yukarda sözü edilenlere ait beyannamelerin tefrikinde 29/2/1964 tarihli, ve 24491-109-16/7081 sayılı Bakanlık umumî yazısı ile ihdas edilmiş olan (bilgi fişleri) nden faydalanılabilir.
Esas iş ve mesleklere göre düzenlenmiş olan kodklâsörleri gözden geçirilerek ortalama kâr haddi esasına tabi olanlar ayıklanmalıdır. Bu hususta kodklâsörler kâfi gelmediği veya bu klâsörler noksan bulunduğu hallerde mükellef dosyalarına baş vurulmalıdır.
Bilgi fişleri ve mükellef beyannameleri bu konuda yeteri derecede bilgi vermemekte ise, mükellef dosyalarında ve arşivde mevcut yoklama fişlerinden işe başlama dilekçelerinden, arşiv malumatından faydalanmak kabildir.
Bu tefrik yapıldıktan sonra, ortalama kâr haddi esasına tabi olanların, perakende ticaret yapanlarla taşıma işiyle uğraşanlar, eğlence istirahat yerleri işletenler şeklinde ikinci bir ayrımı veya lüzum görülecek şekillerde gruplamaları yapılabilir.
C _ Ortalama kâr haddi esası yönünden yapılacak işler :
Gelir Vergisi Kanununda 484 sayılı Kanunla yapılmış olan değişiklikler, mükelleflerin 1963 takvim beyanlarına da uygulanacağı ve beyannamelerinde bildirilen gayrisâfi kazançları, bu esasa göre tesbit olunacak kazançlara nisbetle 1000 lirayı aşan miktarlarda düşük olanlar, düşüklük sebeplerini, izaha davet olunacaklardır. Bu suretle izaha davet işlemleri en geç Eylûl/1964 ayı sonuna kadar ikmal ve intaç edilmelidir.
Ancak ortalama kâr hadlerinin henüz tesbit edilmediği illerde tesbit işinin, bu konudaki Bakanlık emirleri gereğince sür’atle sonuçlândırılmâsı bu gibi illerin en geç Aralık/1964 ayı sonunda izaha davet işlemini ikmal ve intaç etmeleri uygun görülmüştür.
Ancak bu zaruret, mükelleflerin ortalama kâr haddi veya gider esası tatbikatı bakımından ayrı ayrı zamanlarda ve müteaddit defa işgal edilmesine mahal bırakmıyacak şekilde yerine getirilmesine mani teşkil etmez.
Bu sebepledir ki, mükellef beyannameleri üzerinde ortalama kâr haddi bakımından tetkikler yapılırken, gider esası ile ilgili noksanlıkların da tesbit edilmesi, mükellefin bilgisine müracaat edilecekse her iki hususa ait bilginin aynı zamanda istenilmesine gayret sarfedilmesi, ancak bu yapılırken iki müessesenin uygulanmasında bir karışıklığa sebebiyet verilmemesi bu konuda gerekli tedbirlerin alınması lâzım gelir.
1. Uygulanacak kâr hadlerinin tâyini :
1963 takvim yılı gelirleri hakkında ortalama kâr haddi esasına göre kazanç tesbitinde nazara alınacak ortalama kâr hadleri, 64 seri sayılı Vergi Usul Genel Tebliği ile yeniden tesbiti derpiş edilmiş olan 1963 – 1965 yıllarına ait ortalama kâr hadleridir.
Ortalama kâr hadleri, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu hükümleri gereğince Bakanlığımızca hazırlanmış olan emtia ve iş nev’ilerini gösterir cetveller nazara alınarak tesbit olunmaktadır.
Bu cetvellerde, eğlence ve istirahat yeri işletenlerle taşıma işlerinde iş nev’ileri emtia ticaretinde ise, emtia nev’ileri gösterilmiştir. Ancak emtia nev’ilerine ait cetvelde, alım-satım veya imalât konusu olan bilumum emtia teker, teker zikredilmiyerek umumiyetle mahiyetlerinde benzerlik olanlar belirli gruplar altında toplanmış, bilhassa muayyen bir ticarî faaliyet konusuna giren emtia çeşitleri için müşterek ve umumî tabirler kullanılmıştır.
Bilfarz, bakkallık, kırtasiyecilik, kavaflık, kazzazlık, manifaturacılık, mefruşatçılık, nalburluk, hırdavatçılık işlerinde imalât ve alım-satım konusu olabilen emtia nev’ileri bu işlere mütenazır olarak bakkaliye, kırtasiye, kavaf, manifatura, mefruşat, hırdavat, kazzaz ve nalbur emtia veya eşyası adları altında toplanmıştır. Bunun gibi çerçi veya eczahane emtiası nev’ileri ile çerçiler veya eczahane işletenlerce alım satım konusu olabilen emtia çeşitleri kül halinde ifade edilmiştir.
Böylece, emtia nev’ileriyle iş nevileri arasında gerekli irtibatın tesbiti ve gerek ortalama kâr hadlerinin tesbitinde gerekse bu kâr hadlerine göre kazançların tâyininde kolaylık sağlamak düşünülmüştür.
Ancak, müstakilen ticaret konusu olabilen tek çeşit emtianın da bulunduğu nazara alınarak bunlar da ayrıca cetvellerde yer almıştır.
Bilfarz, mutaden bakkallık konusuna giren zeytin, sirke, şeker, sabun, her nev’i yağlar, yumurta, tuz, peynir veya pirinç ayrıca emtia nev’ileri arasında ve müstakil olarak zikredilmiştir. Zira münhasıran bu maddelerin satış veya imalâtı ile uğraşan ticaret erbabı da mevcuttur.
Bu durumda, beyannamesinde işini bakkal olarak bildirmiş bulunan bir mükellefin ortalama kâr haddini bakkallara ait kâr haddine bakarak tâyin etmek; buna mukabil işini, zeytin ticareti veya peynirci, sirkeci, sabun ticareti olarak göstermiş bulunan mükellefin kâr hadlerinin ise bu emtia nev’ileri için tesbit edilmiş olan kâr hadlerine bakarak tâyin etmek lâzım gelir.
Diğer taraftan, aynı kimsenin, bir iş nev’i altında toplanması kabil olmayan iki veya daha ziyade müstakil emtia nev’inin imalât veya ticaretiyle iştigal etmesi (bakkallık ile meyve ve yaş sebze ticareti veya ekmek bayiliği gibi) veya hem nakliyecilik, hem de emtia alım-satımı veya imalâtçılığı yapması kabildir.
Mükellef beyannamesinde “27 numune numaralı beyannamenin 1 inci tablosunda keza, 27/1 numune numaralı yaprağın 1 inci sayfasında bu hususları belirtmiş olacaktır. Bu takdirde, her emtia veya iş nev’i için o emtia veya iş nev’ine ait ortalama kâr haddinin uygulamada, nazara alınması lâzım gelir.
2. Ortalama kâr haddinin uygulanacağı emtia maliyet bedeli veya işletme giderlerinin tesbiti :
Ortalama kâr haddi esasına göre gayrisâfi kazanç;
Yukarıda belirtilen esaslar dahilinde tâyin olunacak ortalama kâr hadlerinin, emtia-alım satımı (imalâtçılar, dahil) işlerinde perakende olarak satılan emtianın maliyet bedeline, eğlence ve istirahat yerleri işletenlerle taşıma işleriyle uğraşanlarda işletme giderlerine, uygulanması suretiyle hesaplanacaktır.
O halde, mükellefe uygulanacak ortalama kâr hadlerinin tâyininden sonra yapılacak iş, bu hadlerin uygulanacağı unsurların tesbitidir.
Emtia ticaretiyle uğraşanlarda, perakende olarak satılan emtianın maliyet bedelleri; eğlence ve istirahat yerleri işletenlerde ve taşıma işleri ile uğraşanlarda işletme giderlerinin mükellef beyanlarından ne surette tesbit olunacağı, üzerinde durulacak ikinci safhayı teşkil etmektedir.
a) Perakende olarak satılan emtianın maliyet bedelinin tesbiti :
Emtia ticaretiyle uğraşanlar, ticaretini yaptıkları işin mahiyetini ve satışlarının perakende mi yoksa toptanmı olduğunu 27 numune numaralı gelir yaprağının (esas işi) sütununda göstermektedirler.
Beyannamesine göre perakende emtia satışı yaptığı sabit olan bir mükellefin, yıl içinde bu suretle yaptığı satışların maliyet bedellerinin, 27/1 numune numaralı yaprağın 2 nci sayfasında gösterilen bilgilere göre tesbiti kabildir.
Filhakika, işletme hesabı esasına göre defter tutan mükellefler, kazançlarını hasılat ve gider mukayesesi suretiyle yapmakta ve bu mukayese sözü edilen 27/1 numaralı beyanname yaprağının 2 nci sayfasının başında yer alan tabloda gösterilmektedir. Tablonun sol tarafında varsa dönem başındaki emtia mevcudunun değeri, hesap dönemi zarfında satın alınan emtianın değeri; tablonun sağ tarafında ise varsa hesap dönemi sonundaki emtia mevcudunun değeri kayıtlıdır. Tablonun sağ tarafında kayıtlı olan emtia değerleri toplamından, sol tarafta kayıtlı emtia değerleri toplamı düşüldüğü takdirde kalan miktar dönem içinde satılan emtianın toplam değerini vermektedir.
Bilânço esasına göre defter tutan mükelleflerden emtia alım-satımı ile uğraşanlar, aynı malûmatı bu sahifenin sonundaki tabloda göstermektedirler. Bu tablonun (dönem başındaki emtia mevcudunun değeri) ile (dönem içinde satın alınan emtia değeri) toplamından, (dönem sonundaki emtia değeri) sütununda yazılı rakam tenzil edildiğinde, bakiye, dönem içinde satılan emtianın maliyet bedelini vermektedir.
b) İşletme giderlerinin tesbiti :
İşletme giderlerinin nelerden ibaret bulunduğu halen yürürlükte olan ve 12. Aralık. 1963 tarihli ve 11575 sayılı Resmî Gazetede yayınlanmış bulunan (ortalama kâr hadlerinin tesbiti hakkındaki yönetmelik) de belirtilmiştir.
Yönetmelik hükümlerinin tetkikinden de anlaşılacağı üzere, işletme giderleri dışında kalan giderler mahdut bir kaç kaleme inhisar etmektedir.
İşletme hesabı esasına göre defter tutanlarda, 27/1 numune numaralı beyanname yaprağının ikinci sahifesinin baş tarafında yer alan ve yukarıda mahiyeti belirtilmiş bulunan tablonun sol tarafındaki toplam hanesinde yazılı rakam işletme giderleri ile diğer genel giderler toplamını ifade etmektedir.
1963 takvim yılına ait beyannamelerde işletme giderleri ile diğer genel giderler ayrı gösterilmediği cihetle bunun ancak mükellefin bilgisine müracaat yoluyle tefriki kabildir. Şu kadarki işin müstaceliyeti ve işletme giderlerine nazaran diğer giderlerin cüz’iyeti gözönünde tutularak bu tefrikin ilk uygulama yılında basit bir usulde yapılması zarurî görülmektedir.
Buna göre, sözü edilen toplam hanesinde kayıtlı rakamın % 10 unun işletme giderleri dışında kalan giderler için tefriki, kalanın işletme gideri olarak nazara alınması uygun görülmüştür.
Ancak aşağıda izah edileceği üzere, mükellef izaha davet olunurken bu tefrik tarzı mükellefe duyurulmalı ve eğer mükellefçe diğer giderlerinin bu suretle tesbit edilen rakamın üstünde olduğu iddia edilirse bu iddia da diğer izahları meyanında değerlendirilmelidir.
Bilânço esasına göre defter tutanlarda, işletme giderlerinin beyannamelerine ekledikleri kâr ve zarar cetveli üzerinden tesbiti kabildir. Ancak işletme giderlerinin kâr zarar cetvellerinden açık olarak tespiti kabil olmâyan hallerde (işletme giderlerinin ayrı bir sütunda gösterilmeyip yekün giderler içinde gösterilmesi halinde) yukarıki izahat dahilinde, işletme giderinin tespiti zaruridir.
3. Ortalama kâr haddi esasına göre gayrisâfi kazancın tespiti :
Ortalama kâr hadleri ve bu hadlerin uygulanacağı unsurlar yukârıda belirtildiği şekilde tesbit olunduktan sonra, mükellefin gösterdiği gayrisâfi kazanç ile bu suretle hesaplanan gayrisâfi kazancın mukayesesi yapılacaktır.
Mukayesede, nazara alınacak mükellefin gösterdiği gayrisâfi kazanç;
İşletme hesabı esasına göre defter tutanlarda 27/1 numune numaralı beyanname yaprağının 2 nci sahifesinin başındaki tablonun sol tarafında yer alan fark (kâr) sütununda yazılı rakamla hesap dönemi zarfında yapılan bilûmum giderler sütununda yazılı rakamın toplanması suretiyle bulunur.
Bilânço esasında defter tutan mükellefler de ise, aynı sahifenin sonunda yer alan tablonun gayrisâfi kâr hanesindeki rakam nazara alınacaktır.
4. Mükellefin gösterdiği gayrisâfi kazanç ile ortalama kâr haddi esasına göre tespit olunan gayrisâfi kazanç arasındaki farkın 1000 liranın üstünde olması :
Yukarıki esaslar dahilinde ortalama kâr hadleri, bu hadlerin uygulanacağı unsurlar (perakende satılan emtianın maliyet bedelleri veya işletme giderleri) tâyin olunarak ortalama kâr haddi esasına göre mükellefin bildirmesi lâzım gelen gayrisâfi kazanç ve bu kazançla mükellefin bildirdiği gayrisâfi kazanç mukayese olunduktan sonra mukayese sonucuna bâkılır.
Ortalama kâr haddi esasına göre hesaplanan gayrisâfi kazânç, mükellefin gösterdiği gayrisâfi kazancın altında ise veya mükellefin beyanına nazaran mevcut fazlalık 1000 lirayı aşmamakta ise; bir beyanname üzerinde ortalama kâr haddi bakımından bir muamele yapılmayacak, sadece muamele safhaları ve ulaşılan sonuç kısa bir not halinde tesbit edilip bu konuda vazifeli ekip tarafından imzalanarak mükellef dosyasına konulacak ve sonuç takip cetveline işaretlenecektir.
Ortalama kâr haddi esasına göre hesaplanmış olan gayrisâfi kazanç miktarı mükellefin beyannamesinde bildirdiği gayrisâfi kazançtan fazla ve bu fazlalık 1000 liranın üstünde ise, bu takdirde ortalama kâr haddi esasına göre tarhiyat yapılması bahis konusu olacaktır.
5. Mükelleflerden izahat istenilmesi ve izahatın incelenmesi :
Haklarında ortalama kâr haddi esasına göre işlem yapılacaklardan bu tebliğe ilişik formüle göre izahatta bulunulması istenilir.
Mükellefler için cevap süresi, mükelleflerin durumuna, izah olunacak hususların hacmine göre vergi dairesince tâyin olunur.
Mükellef, tâyin olunan süre içinde yazılı olarak gerekli izahatı vermiş ise, bu izahat ve varsa bağlı belgeler mükellef dosyasına konularak incelenmek üzere bu izahatları incelemekle yetkili kılınan Komisyona tevdi olunur.
Dosyaların ve dosya münderecatı belgelerin bu tetkikler sırasında ziyaa uğramaması hususunda ilgililer gereken bütün tedbirleri almalıdırlar.
Komisyonun inceleme sonuçları bir karara bağlanır. Kararda, Vergi Dairesinin yukarda 4 numaralı parağrafın sonunda belirtilen notunda tespit olunan esaslar ve mükellefin izahları madde madde cevaplandırılmalıdır.
Komisyon üç kişiden terekküp ettiğine göre kararlar ekseriyetle alınabilir. Komisyon tarafından verilen karar iki nüsha olarak yazılır ve Komisyon üyeleri tarafından imzalanır. Bu kararın bir nüshası mükellef dosyasına bağlanır.
İşin, mükellef izahlarını inceleyen Komisyondaki safhalarının takibi bakımından gider esasına ait tebliğde işaret olunan takip cetveline işin, Komisyona intikal ettiği ve Komisyondan çıktığı tarihler, kararın özeti (kısmen kabul, tamamen red şeklinde) dercedilir.
6. İkmalen yapılan tarhiyatın tebliği :
Mükellef izahlarını incelemeye yetkili Komisyon kararına göre, mükellef adına ikmalen tarhiyat yapılması gerekli olduğu ahvalde, en geç kararın verildiği tarihi takip eden 3 gün içinde Vergi Usul Kanunu hükümleri dahilinde gerekli ikmal tarhiyatı yapılarak ihbarname ile mükellefe tebliğ olunur.
Sözü edilen ihbarnameye, Komisyon kararının 2 nci nüshası bağlanır. Komisyon kararına göre ikmal tarhiyatı yapılması bahis konusu olmadığı hallerde, verdiği izahların Komisyonca aynen kabul olunduğu hususu mükellefe kısa bir yazı ile duyrulur.
Gerek ihbarname gerekse özet yazısının tarih ve numarası takip cetvelinin sütunu mahsusuna dercolunur.
İkmal tarhiyatı yapılırken aynı mükellefe gider esasına göre 1963 takvim yılı geliri dolayısiyle bir tarhiyat yapılmışsa bu tarhiyatın da gözönünde tutulması ve mükerrer tarhiyatın önlenmesi lâzım gelir.
Mükellef, Vergi Dairesince yapılan izahata bildirilen süre içinde cevap vermemiş ise, düşüklük sebepleri izah edilememiş sayılacağından, idarece tespit olunan matrah farkı üzerinden cezasız olarak gerekli ikmal tarhiyatı yapılır.
d) 1963 takvim yılına ait olarak ortalama kâr haddi bakımından uyulması lâzım gelen hususların, yukarda tafsilâtlı olarak izahına çalışılmıştır. Mahallî şartlar ve zarurefler gözönünde tutularak işin sür’atle yürütülmesi bakımından lüzumlu tedbirlerin zamanında alınması, mükellefleri, yeni hükümlerin tatbikinde endişeye veya ürkekliğe sevk edecek tasarruflardan kaçınılması iktiza eder.
e) Ortalama kâr haddi esasına tabi mükelleflerin tespiti sonuçları -emtia ticareti yapanlar, eğlence ve istirahat yerleri işletenler, taşıma işleri ile uğraşanlar şeklinde- bu mükelleflerce yapılan izahlardan ne kadarının incelenmek üzere Komisyona tevdi olunduğu, Komisyondan çıkan karar adedi ile bu kararla ikmalen tarh olunan vergi miktarı, onar günlük devreler halinde Bakanlığa bir cetvel halinde bildirilir.
Yukarıki izahat ve ortalama kâr haddi ile ilgili Genel Tebliğ esasları dahilinde gereğinin yapılmasını önemle rica ederim.
……………………… Vergi Dairesi
|
Tarih : ……………….
|
|
Sayı : …………………
|
1963 takvim yılına ait olarak verdiğiniz yıllık gelir beyannameniz ve eklerine göre :
Esas işiniz : ……………………………………………………………………………….
İşleriniz
Gayrisâfi kazancınız : …………………………………………………………………………………. TL.
Perakende olarak satılan emtia değeri : …………………………………………………………. TL.
İşletme giderleriniz : ………………………………………………………………………………….. TL.
Ortalama kâr haddiniz : % ……………………………………………………………………………. dır.
193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 484 sayılı Kanunla değişik 111 inci maddesi hükmüne göre yapılan tetkikler sonunda yıllık gayrisâfi kazancınız (…………… TL.) olarak hesaplanmıştır.
Ortalama kâr haddi esasına göre hesaplanan gayrisâfi kazanç beyanınıza nazaran (…………………………… TL.) fazladır.
1. Tespit olunan bu fazlalığın uygun olup olmadığının, uygun değilse beyanınızdaki düşüklük sebeplerinin, bu konuda lüzumlu gördüğünüz vesikalar da eklenmek suretiyle, bu yazının alındığı tarihten itibaren (…………… gün) içinde izahlarınızı inceleyecek olan Komisyona tevdi edilmek üzere, yazılı olarak izah olunmasını,
2. Yazılı cevabınızı yukarda belirtilen süre içinde vermediğiniz takdirde tespit olunan farkın sebeplerini izah edememiş sayılacağınızdan, bu fark üzerinden adınıza ikmalen vergi salınacağına bilgi edinmenizi,
193 sayılı Kanunun değişik 111 inci maddesiyle 484 sayılı Kanunun geçici 4 üncü maddesi hükümlerine göre rica ederim.